Jana Çeviri İngilizce
322 parallel translation
Haydi ama Jana.
Have some more, Jana.
Ben Jana.
I'm Jana.
Jana hoş kızdır.
Jana is a nice girl.
Hadi, Jana.
Come on, Jana.
Olga BİSTROVA Yana POHORENKO, Lev DUROV
Olga BISTROVA Jana POHORENKO, Lev DUROV
- Jana LENZ Martha
- Jana LENZ Martha
Jana en iyisidir.
Jana is the best.
Teşekkürler, Jana, bu çok hoştu.
Thank you, Jana. That was very nice.
Jana, benimle kafa bulma.
Jana, don't mess with me.
Endişelenme, Jana.
Don't worry, Jana.
Jana, ikmal aracının 5 civarı geldiğini söylemiştin, değil mi?
Jana, you say the supply truck gets here about 5 : 00?
Jana buradan çıkmak isteyebileceğinizi düşündü.
Jana thought you might want to get out of here.
Jana'nın ağabeyi saati başka bir çingeneye satmış, Reena adında bir tefeci.
Jana's brother sold the watch to another gypsy, a fence named Reena.
Jana, bunu yapmak zorunda değilsin.
Jana, you don't have to do this.
- Jana Turkovic mi?
- Jana Turkovic?
- Evet, Jana.
- Yes, Jana Turkova.
Burada rahat olacağınızdan hiç kuşkum yok
AND, UH, JANA, SPALL, PLEASE.
Bence Jana'yı kaçıran bir başkası bu evliliğin gerçekleşmesinin bütün geçimini yokedeceği biri.
I think Jana was taken by someone else. Someone whose livelihood would be destroyed if this marriage took place.
Tüm bildiğim, canımdan çok sevdiğim kadın, Jana'm onu çok seviyorum, ve gerekirse onun için canımı bile veririm.
All I know is the woman that I love more than my own breath My Jana, I love her, and I will die for her if I have to.
Sen de Jana'nı geri alacaksın.
And you'll get your Jana back.
Jana, dans edelim mi?
Jana, you want to dance?
Biz büyücü değiliz, Janna.
We are not wizards, Jana.
Jana Novak.
Jana Novak.
Ben, prodüksiyon asistanı Janna'yım.
I'm Jana, the production assistant.
Jana Wendt, dikkat!
Jana Wendt look out!
Ya da Jana Fain, polis olayı intikam davasına çeviriyor diye bağırmaya başladığında bana daha büyük bir ikramiye sağlar.
Or maybe it gets me in an even bigger jackpot... when Jana Fain starts crying police vendetta.
Jana evde mi?
Is Jana home?
Jana Fain! Ona bir bak.
Jana Fain... check on her.
Orada senden küçük bir parça var şansın varken Jana Fain'i öldürmedin.
There's some small part of you in there... that couldn't killJana Fain when you had the chance.
Bu gece nereye takılacağını biliyorum ve Jana'da VIP biletleri var.
I know where he's hanging out tonight and Jemma has tickets to the vip lounge
Artı Jana'nın diş tedavisi.
Plus Jana's orthodonture.
Jana, pizzayı uzatır mısın?
Jana, would you pass the pizza?
Jana sana bir şey soracağım.
Jana, I have a question.
Onlar hediyeydi! "Al sevgili Jana, muayenehaneni için küçük bir hediye."
"Here dear Jana, a little jump start for your office."
Jana'ya ulaşabildin mi?
Did you reach Jana?
Jana'ya bir şeyler sipariş edebilir misin?
Could you tell something to Jana?
Jana olmadan bana gelmiyorsun!
Do not come without Jana!
- Samuel'de seninle Jana gitmek ister.
- Samuel would like to go to Jana as well.
İyi anlaşabiliyor musunuz, Jana ve sen?
Do you get along well, Jana and you?
Jana.
Ach, Jana.
Jana her şeyi anlatı.
Jana told us all.
Varsayım olarak Jana Joshu'ayı durdurabilir.
If, of course, Jana can stop Joshua.
Pazartesi sıra Jana'da, Salı Thomas'da, Cuma'ları Marlene, ve Pazar günleri de 2 saat kardeşim Samuel'e görüşüyorum.
Monday for Jana, tuesday Thomas, Friday Marlene, and on sunday I call to Samuel for 2 hours.
- Jana?
- Jana?
Jana, bölüm başkanımız, Dr. Hoffman.
Jana, this is our OB resident, Dr. Hoffman.
Jana!
Jana!
Jana için endişelenme.
Don't worry about Jana.
Jana! Gidelim!
Jana, let's go!
Jana...
Jana...
Ve JANA, SPALL memnun olacaksınız.
REEVE? REEVE,
Peki Jana nerede?
Show must go on, right? Thanks. But where is Jana?