English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ J ] / Jokes

Jokes Çeviri İngilizce

4,899 parallel translation
-... sense şaka mı yapıyorsun?
- and you're cracking jokes?
- Dinlemiyor, şakalar yapıyor.
- She doesn't listen, makes jokes.
Esprilerimde de katletmiyorum ama.
I am not killing it with the jokes here.
Açıkçası Avukat, burada şakaları yapacak olan kişi benim, siz değilsiniz.
Actually, Counselor, I'm the one who makes the jokes here, not you.
Seçimlerde bu şakaları denerse ölü bir at gibi yere yığılır.
That way, if they try these jokes in the election, they'll be beating a dead horse.
O yemeği asla kaçırmazdım... Biliyor musun, onun esprilerini ben hazırlardım?
I haven't missed a dinner in... ( Sighs ) You know I vet his jokes?
- Konuşmandaki esprileri kim hazırladı? - Ben.
- Who's vetting your jokes?
Esprileri sen hazırlayamazsın.
- Me. You can't vet your jokes.
Şakalar yapmaya hakkım yok gibi hissediyorum Çünkü ben kendim bir şakayım, Şeyini pantolonunda tutmayı beceremeyen birisi,
Like I don't have the right to make jokes, because I am the joke, the guy who can't keep it in his pants, like my father, you know?
Bana bazı espriler hazırlamışlardı.
Let me see. They wrote me a bunch of jokes.
İstediğiniz şakayı yapın. Ama benim sistemim, veya "Sydstem" im...
Make all the jokes that you want, but my system, or "Sydstem"...
Seks konusu osuruk şakaları ve ikinci sayfa magazin haberleriyle eş değer.
Sex is on par with... with fart jokes and "page six" gossip.
Bence osuruk şakaları komik olabiliyor.
Well, I think fart jokes can be funny.
Ayrıca da dedi ki tahta göğüslüymüşsün ve kötü fıkralar anlatıyormuşsun ve her dokunduğunda kusmasını getiren sırt sivilcelerin varmış.
Um, and he also said that... you were really flat and that you tell bad jokes and that you've got this back acne that makes him wanna gag every time he touches it.
Şaka, bebeğim.
Jokes, bebs.
Şaka, bebeğim.
- Jokes, bebs.
İşte, konuşma metnin. Sonuna Eagleton'ı yeren birkaç espri ekledim.
Okay, here's the text I added a few more jokes, slamming Eagleton at the end.
Bu yeni olayımız mı şimdi? Ben senin yerine tüm arkadaşlarımızdan kaçınırken sen ölü şakaları mı yapacaksın?
So is this our new thing, you make dead jokes while I avoid all of our friends on your behalf?
Cidden muziplikler için zaman değil.
Not really time for jokes.
Bir güne bu kadar şaka yeterli bence.
I think that's enough jokes for one day.
"Yeşil pasaport şakaları."
" Green card jokes.
"Geniş aile şakaları."
" Large family jokes.
Bu da bildiğimiz Ann şakalarından biri mi?
Is this one of those classic Ann "not" jokes?
Espirilerimi anlar...
You know, she... She gets my jokes.
Sadece şu dişlerdi.
I like jokes. It's just... the teeth.
Lütfen şirinlik şakası yapma.
No Smurf jokes, please.
Şimdiye kadar üç şişman şakası yapıp Charles'ı ezip geçmeyi başardın.
so far you've managed to tell three fat jokes and completely bulldoze charles.
Etti mi sana beş şişman şakası.
five fat jokes. thanks, arnie.
"Raj da kız zaten." esprilerini duyalım.
Let's hear all the "Raj is a girl" jokes.
Bazen o geyiklerin can sıkıyor ama.
Yeah, well, sometimes your jokes hurt.
Janice ve Fırtına Staliano birbirlerine kasırga şakaları yapıyorlar.
Janice and Storm Staliano are trying to one-up each other telling thunderstorm jokes.
Adamdaki hava tahmin şakaları bitmiyor.
The guy never runs out of precipitation jokes.
Hava durumu şakaların, bisikletçilerin hızının yarısı kadar hızlı olsaydı izleyicilerimi Leesburg Turu'nun kısa bir bölümüne tanık olacaktı.
If your weather jokes were half as fast as the bike riders who just whizzed by, our viewers would have gotten a glimpse of the Tour de Leesburg.
Bu gece esprilerin çok komikti.
Your jokes were so funny tonight.
Şakalarınız çok ilginç.
Your jokes sound so sincere.
Şakalarıma da gülerdi, ki bu oldukça güzel bir artıydı.
She laughed at my jokes, too, which was a very nice bonus.
Sen gay şakası yapmaya devam et.
Stick to the gay jokes.
- Dalga geçme.
- No jokes.
Eğer Gary'nin götünü uçurmamış olsaydık, "İşte bu adam" şakalarımın sonu gelecekti.
If we hadn't blown Gary's cover, my days of doing "this guy" jokes would be over.
Benim gibi hissedebilsen böyle espriler de yapmazdın.
You wouldn't make jokes if you could feel the way I feel.
Chintu bir sürü fıkra biliyor.
Chintu knows lots of jokes.
Bu kadar komiklik yeter.
Enough with the dirty jokes.
Sheldon ile dalga geçiyorsunuz ama o olmasaydı bence hiçbirimiz şu an bu odada oturuyor olmazdık.
You make jokes about Sheldon, but if it weren't for him, I don't think any of us would be sitting in this room right now.
Burada yiyeceklerle ilgili espri yapıyoruz.
We're making food jokes here.
Kusura bakma, Jenny. Aramızda şakalar işte.
Sorry, Jenny, these are just inside jokes.
Bizimde aramızda şakalar var.. .. bir keresinde o kadar çok güldüm ki osurdum.
We have inside jokes, too, like... ( Laughs ) This one time, I laughed so hard that I farted.
Üst üste iki tane tek parmaklı eldiven şakası demek?
Two mitten jokes in a row?
Tamam. tüm şakaları yapın, ama varlık ve güç her zaman başarı demek değildir.
Fine. Make all the jokes that you want, but wealth and power do not automatically equal success.
Sen af hakkında şakalar yapıyorsun ben yapamazmıyım...
This is serious. Oh, sorry. So, you're allowed to make jokes about the amnesty but I'm not...
... hazırlarsınız diye bekliyorsun.
Vet his jokes.
Çok komik.
So many jokes.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]