Kaçıyor musun Çeviri İngilizce
578 parallel translation
- Kaçıyor musun?
- Running off?
Kaçıyor musun?
Are you running away?
Kaçıyor musun?
Are you running away? Coward!
- Yoksa Caine'den kaçıyor musun?
- Are you escaping from the Caine?
- Düşmandan kaçıyor musun?
You want to fly from the enemy? You, a policeman?
- Kaçıyor musun yoksa?
- I mean, you're not cutting out?
Birini öldürdün ve şimdi bizden kaçıyor musun, samuray?
You kill and run from us, samurai?
Kaçıyor musun yoldaş?
Are you running away, comrade?
Bizden kaçıyor musun?
What is the idea? You're running out on us?
Hala kaçıyor musun?
Still running?
Öndeyken kaçıyor musun?
You quit while you're ahead?
Yoksa kaçıyor musun?
Or running away?
Kaçıyor musun?
Any other tricks?
Kaçıyor musun?
You're running off?
Kaçıyor musun?
Will you run away?
Kaçıyor musun?
Are you leaving?
Kaçıyor musun şimdi de?
Now you're running?
Tang Yu, kaçıyor musun?
Tang Yu, where are you going?
Kaçıyor musun?
Do you run?
- Kaçıyor musun?
- Running?
Kasaba parçalanıyor ve sen kaçıyor musun?
This town's falling apart and you're running?
- Kaçıyor musun?
Are you running away?
Kaçıyor musun?
Where are you running to?
Louati, kaçıyor musun?
Hey, Louati, are you off?
Hey, benden kaçıyor musun?
HEY, YOU'VE BEEN DUCKING ME PRETTY GOOD LAST COUPLE DAYS.
- Kaçıyor musun?
You say it boss.
Pardon, ama kaçırıyor musun?
Say, have you got a slow leak?
Burada oturup diğer insanların sevişmelerini izlemek zorunda kalırsam aklımı kaçıracağımı anlayamıyor musun?
Can't you see I'll go out of my mind if I have to sit by and watch other people make love?
Keyfini daha çok kaçırmıyor musun?
Aren't you rather letting yourself down?
Seni kaçırdığım ve bıraktığım günü hatırlıyor musun?
I had you once, and I let you go Remember the day?
Bir kaç gece önce gördüğümüz bahçeyi hatırlıyor musun?
Remember that orchard we saw the other night?
Bir kaç ay önce ölen arkadaşımız Mizuta'yı hatırlıyor musun?
Remember our friend Mizuta that died a few months ago?
- Kaçırılıyor musun?
- Abducted?
Ölçüyü kaçırmıyor musun?
Not overdoing it?
Bir kaç kez, senin fena halde yardıma ihtiyacın oldu, anımsıyor musun?
And a couple of times, you needed my help real bad, remember?
- Kaç para var dedi hatırlıyor musun? - Hayır.
How much money was sunk to the sea according to him.
Yoksa bugün orada kaç kişiyi öldürdüğünü hatırlamıyor musun?
Or maybe you don't remember how many people you killed out there today.
Hatırlıyor musun? Demiştim ki, Fauqueux hapisten çıktığında kaçırdığı kız 18 - 19 yaşlarında olacak.
Remember, I said when Fauqueux got out of prison, the little girl he kidnapped, would be 18 or 19 years old.
Anlıyor musun, Piskopoz, Karadağ'da kaç tane dul var?
Do you see, Bishop, how many Montenegrin widows are out there?
Biliyor musun, dün olduğu gibi treni kaçırmak... senin gibi bir adama yakışmıyor.
You know, missing that train like you did yesterday that's not like your kind of man.
Hâlâ insanları sınırdan kaçırıyor musun?
Still running people across the border?
Bu kaçıyordu diğeri onu kovalıyordu, hatırlıyor musun?
This one was running and the other one was hunting him, remember?
Şimdi senin yaptığın gibi kaçıp gitmeni söylemiştim sonra ne dediğini hatırlıyor musun?
I told you to leave just like you're doing now. You remember what you said then?
14. yüzyılda kaç kadının sinir harabiyeti yaşadığını hatırlıyor musun
Do you remember how many women had nervous breakdowns in the 14th century?
Şu vur-kaç olayından getirdiğim deri parçasını inceledikten sonra ne söylediğini hatırlıyor musun?
You remember what you said after examining that particle of skin from the supposed hit-and-run? - Sure.
18 00 : 49 : 50 : 03 - Kaçıyor musun? 04 00 : 49 : 54 : 10
- Are you running away?
iki gündür kaçıyor, biliyor musun?
It only ran for two days, you know?
Bir kaç günlüğüne seninle evlenebilecek kimseyi tanımıyor musun?
Don't you know anyone who'd be willing to marry you for a few days?
bir kaç ay önce bana yolladığın mektubu hatırlıyor musun hani bana göklerin maviliği kadar beni sevdiğini yazmıştın
Remember that letter you sent me a few months ago? You wrote that you loved me as much as the sky was blue.
Geçen geceki kaçığı hatırlıyor musun?
You know your nutcase from last night?
Sadece bir kaç kopça takmanın gerektiği zamanları hatırlıyor musun?
Remember when all you had to do was a few buckles?