Kemp Çeviri İngilizce

- Burada bir şeyler var, Kemp.

- Here's something, Kemp.

Duyamazsın da, Kemp.

You wouldn't, Kemp.

Bu konudan hiç kimseye bahsetmeyeceğin konusunda sana güveniyorum Kemp.

I put you on your honour, Kemp, not to breathe a word of this to anyone.

- Gerek yok, Kemp.

- It's all right, Kemp.

- İyi geceler, Kemp.

- Good night, Kemp.

Korkma, Kemp.

Don't be afraid, Kemp.

Beni can kulağıyla dinlemeni istiyorum, Kemp.

I want you to listen carefully, Kemp.

Sen her zaman korkağın tekiydin, Kemp.

You always were a dirty little coward, Kemp.

Oturma odasında dedim, Kemp.

The sitting room, I said, Kemp.

Şimdi, Kemp.

Now, Kemp.

Burada daha fazla kalamam, Kemp.

I couldn't stay here any longer, Kemp.

Ama bununla kalmadı, Kemp. Artık anlıyorum.

But there's more to it than that, Kemp.

Yakında dünyayı dize getireceğiz, Kemp.

We'll soon put the world right now, Kemp.

Bir ortağım olmalı, Kemp,... görünür bir ortak, ufak tefek işlerde yardım etsin diye.

I must have a partner, Kemp, a visible partner, to help me in the little things.

Ortağım da sensin, Kemp.

You're my partner, Kemp.

Git ve arabanı hazırla, Kemp.

Go and get your car out, Kemp.

O kitapları almam lazım, Kemp.

I must have those books, Kemp.

İşte geldik, Kemp.

Here we are, Kemp, in here.

Yakala, Kemp.

There you are, Kemp.

Yarın sabah ciddi olarak başlıyoruz, Kemp.

We start in earnest tomorrow morning, Kemp.

Anlaman gereken bazı şeyler var, Kemp.

There are one or two things you must understand, Kemp.

Dinle beni, Kemp.

Listen to me, Kemp.

Sana güveniyorum, Kemp.

I trust you, Kemp.

- Kemp'ti.

- It was Kemp.

Şu an Dr. Kemp'in evindeymiş.

He's at Dr Kemp's house now.

Ben Dr. Kemp.

This is Dr Kemp.

Bunu bana ve Kemp'e bırak.

Leave it to me and Kemp.

Jack ve ben, çok daha hızlı oluruz.

I can do far more with Jack than you or Dr Kemp.

Aç kapıyı, Kemp.

unlock the door, Kemp.

- Burada ne yapıyorsun, Kemp?

- What are you doing here, Kemp?

Korkacak bir şey yok, Kemp.

There's no need to be afraid, Kemp.

Onu ancak Kemp ve ben tedavi edebiliriz.

It's for us to cure him - Kemp and I. Keep away, Flora.

Görünürlüğü bulana kadar da, Kemp'in laboratuvarında çalışacağım.

I shall work in Kemp's laboratory till I find the way back.

Kemp uyuyamadı.

Kemp couldn't sleep.

Kemp'e güvenmiştim.

I put my trust in Kemp.

Pencereyi açtığın için teşekkürler, Kemp.

Thank you, Kemp, for opening the window.

Sen gerçek bir dostsun, Kemp.

You're a true friend, Kemp.

Tehlikede olan sadece siz değilsiniz, Dr. Kemp.

You're not the only one in danger, Dr Kemp.

Dr. Kemp beni aradı.

Dr Kemp called me up.

Anladığıma göre, Dr. Kemp'in haricinde, bir yardımcınız daha var ; o da Dr. Griffin.

I understand you have another assistant besides Dr Kemp, a Dr Griffin.

Kemp'in evinin etrafındaki devriyeleri iki katına çıkarttık.

We've doubled the search party around Kemp's house.

Saat 10'da, Dr. Kemp'i öldüreceğini söylemiş.

He's threatened to murder Dr Kemp at ten o'clock.

Dr. Kemp, saat dokuz buçukta, yanında bir polisle,... evden ayrılacak, ve polis merkezine doğru gidecek.

Now, at half past nine, Dr Kemp, with a bodyguard of police, will leave this house and walk down to the police station.

Dr. Kemp'in koruma altına girmek istemesi, oldukça doğal bir şey.

It's a natural thing for Dr Kemp to seek protection.

Bence bu iş görür, Kemp.

I think this'll do nicely, Kemp.

Hoşça kal, Kemp.

Well, goodbye, Kemp.

- Rombout Kemp'i de kambur resmetmiş. - Kemp mi?

- Rombout kemp a hunchback.

Bay Kemp, değil mi?

You're Mr. Kemp, aren't you?

Joseph Kemp mi?

Joseph Kemp?

- Korkarım öyle, Bay Kemp.

- I'm afraid you were, Mr. Kemp.

Merhaba, Kemp.

Hello, Kemp.