Kullan Çeviri İngilizce
81,358 parallel translation
Şoföre ihtiyacınız varsa, hızlı kullanırım.
If you need a driver, I got a lead foot.
Aida varlıklarını burada kullanıyordur tabii.
Of course aida's using his assets here.
Hydra bu aydınlanma merkezini onları sorgulama cüreti gösterenlerin beynini yıkamak için kullanıyordu.
Hydra used this enlightenment center to brainwash anyone who dared to question them.
Hayalet Sürücü kullanıyordu.
Ghost Rider drives.
Kullanıyordu derken dövüşleri ve öldürmeleri kast ediyorum.
And by "drives," I mean fights and kills.
Şimdi komançiler, genellikle... çelik ok ucu kullanır.
Now generally speaking, the Comanche use steel arrowheads.
Biz kayıtları elektronik bölümüne götürüyoruz inekler de teknolojik yazılımlar falan kullanıp ne zıkkımsa bir şeyler yapıyorlar işte.
We take the tapes down to the Circuit Works and we let the Dork Docs do all the bloody faffin'about with their technicalogical software and that.
Yüksek teknoloji kullanıyor, çok para veriyor, parça alıyorlar. Parça mı?
- These Land of the Rising Sonsuhbitches went high-tech, high volume, fractional.
- Kullan at telefon?
- Burner phone?
Eski teknoloji kullanıyor, belki eskiden beri yaptığı içindir.
This guy's tech is old so maybe he is too. Could be this isn't his first foray.
Kleopatra'dan beri cinsellik, avantaj kazanmak için kullanılan bir silahtır.
since the days of Cleopatra, sexuality has been a weapon deployed to gain leverage.
Merak ediyordum da o karıncalara karşı hangi spreyi kullanıyorsunuz?
Just wondering, what kind of spray are you using on those ants of yours?
Mahalleni at kullanımına tahsis edebilirim.
I can rezone your neighborhood for horses.
Birileri de o ofisi en az benim kadar kullanıyor.
Well, someone uses that home office as much as I do.
- Peki, konu kapandı ama kullanıyor.
- Fine, it's dropped. But they do.
Buna inanıyorsanız size Japon şişme bebek satabilirim, hem de kullanılmamış.
If you believe that, I got a Japanese sex doll to sell you, unused.
Düşük orofaringeal birikim sağlamak için nanopartikül kullanımınız harikulade.
Your use of nanoparticles to produce lower oropharyngeal deposition is divine.
Bu davayı Pearson Specter'a dönmek için mi kullanıyorsun bilmek istiyorum.
I wanna know if you're using this case to get back to Pearson Specter.
Aç ve istediğin kadar kullan.
Turn it on.
Deneyimlerimi kullanıp iş dünyasında değerlendirebilirim diye düşünmüştüm.
Actually, I was hoping to use my experience and parlay it into the business world.
Ama bu süre zarfında göstermelik kullanılmayacağım.
But in the meantime, I won't be used as a stalking horse.
Başlamadan önce bu mülakatların normalde rutin BARO kabulünde kullanıldığı belirtmeliyim.
Before we get started, I'd like to point out these interviews are normally for us to quickly approve standard applicants to the Bar.
O madde son 30 yılda hiç kullanılmadı.
That article hasn't been cited in 30 years.
Şimdi bana itiraf etmezsen, bulur ve daha fena kullanırım.
If you don't come clean with me, I'm gonna find out what it is and I'm gonna squeeze harder.
- Çünkü satın alma zaten. "Donna'yı" kurum içi kullanım için üretme hakkı veriyorlar.
With a special provision that allows us to produce The Donna for in-house use.
- Sigara kullanıcısı olduğunu iddia ediyorlar.
About what? They're claiming she was a smoker.
Kullanılabilir bilgi elde etmede başarı oranınız nedir?
What's your success rate in extracting actionable information?
Tinder kullanıyor musun?
Um, are you on Tinder?
Ben kullanırım.
I'll be driving.
Onun yerine şömineyi kullanıyorum.
I'd just use the fireplace, instead.
Hem Kalaşnikoflarla içeri daldıklarında onu canlı kalkan olarak kullanırız.
Plus, we can use her as a human shield when they bust in with all the AK-47s.
Altı, keyfi ve aşağılayıcı aramalara ve tecrit kullanımına son verilsin.
Six, an end to arbitrary and degrading searches and the use of solitary confinement.
Güzel, zamanını kullan.
That's good, take your time.
Sorun yok, zamanını kullan.
It's okay, take your time.
Evet, söylenene göre o mızrak, İsa çarmıhta öldükten sonra cesedini delmek için kullanılmış.
Yes, it was the spear that was purportedly used to penetrate the side of Christ after he died on the cross.
Şimdi de gerçekliği yeniden yazmak için kullanılabilir.
And now, it can be used to rewrite reality itself.
Sihirli hayvan güçlerini mi kullanıyorsun?
Are you using your magical animal powers?
- Bu teknoloji 2137 yılında Zaman Efendileri tarafından geliştirildi ve baskı yöntemi olarak kullanıldı.
The technology was developed in 2137 by the Time Masters and used as an extreme method of coercion.
İş birliği yapabilecek iken neden ucuz kopyalar kullanıyorsun?
Why use cheap copies when we could team up?
Söylediğin her şey mahkemede aleyhine delil olarak kullanılabilir.
Anything you say can and will be used against you in a court of law.
Dinle beni, Metallo sentetik kriptoniti ne kadar kullanırsa, o kadar hızlı bozuluyor.
Listen to me, the more Metallo uses the synthetic Kryptonite, the faster it's decaying.
Güya artık kullanılmayan bir Luthor tesisinde hareketlilik var.
Activity at a Luthor facility that's supposedly defunct.
Bilirsin insanlar genelde ön kapıyı kullanır, ve bunuda gündüz yaparlar.
Wow, you know that people generally go in the front door, and when they do, it's kinda during the day.
Anlaşılan o ki kitaplarda, YouTube videolarından daha kullanışlı bilgiler var.
Turns out books have a lot more useful information than YouTube.
Aynı e-maili kullanıyorum, nerede olduğunu söyle yeter.
I have the same e-mail, just let me know where.
Ajan Danvers, bu ağı kullanıyor olabilecek... diğer türler için veri tabanı araması başlat.
Agent Danvers, run a database search for other species who might be using this network.
Buradaki Ürkütücü McGee, Mon-El'in beynine girmiş ve onu kullanıp Supergirl'ü öldürebileceğini düşünmüş.
So, Creepy McGee here got inside Mon-El's brain and thought he could use him to kill Supergirl.
Fakat biraz itinayla, biraz alın teriyle tamamiyle kullanılabilir hale getirdik.
But with a little TLC, little elbow grease, we've got it fully operational again.
Arabayı beraber kullanırsınız.
You could use a co-pilot.
- Kullanıyor muydu peki?
- Was she?
Kızlar da kullanıyor.
But the girls use it, too.