Labrador Çeviri İngilizce
212 parallel translation
Şu kum fırtınaları tıpkı Labrador kıyılarındaki sisler gibi.
These dust storms... are something like the fogs off the coast of Labrador
21 Mayıs 1962'de Labrador açıklarında kaybolduğu bildirildi.
She was reported missing May 21, 1962, off the coast of Labrador.
Labrador Akıntısı.
The Labrador Current.
Bu buz kütlesi Labrador akıntısıyla aşağı sürükleniyor olmalı.
This ice must be drifting down on the Labrador current.
Yakında Labrador akıntısına gireceğiz.
In an hour or so we'll be in the Labrador current.
Orada bir Labrador var.
There's a Labrador there.
Bak, ben bir Labrador'um!
Look, I'm a Labrador!
Birer Labrador olacağız.
We'll be Labradors.
Bunlar Labrador!
They're Labradors!
Labrador, Barbados, Trinidad, Salvador,
Labrador, Barbados, Trinidad, Salvador,
Bizi körfezden çıkarıp Labrador kıyılarına götürüyor.
He's taking us out of the gulf, to the coast of Labrador.
Ama içinde Labrador da var.
But it's got some Labrador in it.
Labrador ne demek?
What's Labrador?
Adı Labrador
His name is Labrador
- Karısını Labrador'a gönderdim.
- I put her on to Labrador
Labrador'un yanında.
By Labrador's name
Antek beni Labrador'dan uzak durmam için uyarıyor.
It's Antek warning me off Labrador
Labrador Antek'in başına buyruk birisi olduğunu söyledi.
Labrador said Antek was his own man
Labrador istekli, ama yorgun.
Labrador is willing, but tired
Labrador kanıt olmadığını, başımı eğip... buradan olabildiğince çabuk çıkmam gerektiğini söyledi.
Labrador said there was no evidence That I'd have to kowtow and get out of here as fast as possible
Elvis adında siyah bir labrador.
A black lab named Elvis.
Birinde benden bir kadını tedavi etmemi istemişti. Kadın Labrador cinsi bir köpekle ilişki kurmuştu.
I was once asked... to treat a woman... who had had... intercourse... with a Labrador retriever.
- Siyah, Labrador.
Black. Lab.
Labrador Retriever değilim ben.
I am not a Labrador retriever.
16 saat içinde Labrador kıyılarına varabiliriz.
We could make the Labrador coast in 16 hours.
Labrador Retriever su için türetilmiş.
The Labrador retriever was bred for water.
Şimdi bana Alman kısa tüylüsünün Retriever kadar iyi yüzdüğünü söyle. - Hadi!
You stand up and tell me a German shorthair can swim as good as a Labrador retriever.
Labrador Retriever'ın en iyi av köpeği olmadığını düşünen var mı?
Anybody else in here think that a Labrador retriever is not the best hunting dog in the world?
Ne zaman nişan almaya kalksam, o labrador gözünün kenarıyla bana bakardı.
Whenever I'd try to take aim, that lab would look at me out of the corner of her eyes.
O labradorun ölmek için fazla iyi olduğunu anlamıştım zaten.
I knew that labrador was too good to be dead.
SARI LABRADOR YAVRUSU 6 HAFTALIK. $ 379.75
YELLOW LAB PUPPY 6 WEEKS OLD, $ 379.75
O Labrador'dur.
That's a Labrador.
Labradordu.
Labrador mostly.
Jilly? Labrador.
Labrador.
Rachel'a Noel için 2 tane Labrador köpek yavrusu aldım, ve sen de şey...
I got Rachel Labrador puppies for Christmas, and here you are with...
Beagle değil. Alman çoban köpeği de değil. Labrador da değil.
OK, so he's no poodle... he's not a beagle either... or a German shepherd... or a Labrador
Bay Bouhan vasiyetinde Bay Glover'a köpeği Patrick'i gezdirmesi için haftada, 15 $ dolar bıraktı.
Mr. Bouhan said in his will that Mr. Glover should continue to be paid $ 15 every week for walking Patrick, his Labrador.
Çocuk-köpek : olumsuz
Children and a labrador, negative.
- Daha fazla anlat, daha fazla anlat. - Onu Arcade'de bowling..... oynamaya götürdüm. Sonra biraz takılıp, limonata içtik.
- Shh, I can't hear oh, this one must be one of yours some girl named Honey Labrador she sounds naked oops I deleted it hello, a little help!
Büyük bir köpeği vardı, Alman çoban köpeği ve Labrador karışımıydı.
He had a big dog. Half German shepherd, half Labrador. A bitch.
- Finlandiya, Greenland, İzlanda, Labrador.
Newfoundland, Greenland, Iceland, uh, Labrador... All right, cut the crap.
Yarı Alsas, yarı Labrador.
'it's half Alsatian, half labrador'.
Crufts'a gidiyorum, "Bu köpeği Labrador bölümüne koyabilir miyim?"
i go to Crufts,'Can i enter this dog in the labrador section?
"Hayır." "Neden?" "Çünkü o Labrador değil." "Doğru"
''no.''Why? .''Because it's not a labrador.''Correct.'
21 Mayıs 1962'de Labrador açıklarında kaybolduğu bildirildi.
She was reported missing May 21, 1 962, off the coast of Labrador.
Labrador cinsi bir köpeğin Picasso'ya bakması gibiydi.
It was like a labrador staring at a Picasso,
Seymour adında, 45 kiloluk siyah bir Labrador.
A 90-pound black Lab named Seymour.
Labradorum bile ondan daha iyi.
My labrador does better than that.
Benimle bir Labradormuşum gibi konuşuyor.
He talks to me like I'm a Labrador.
Harika bir Labrador'du.
He was a wonderful dog.
- Labrador.
- A lab.