Lakabım Çeviri İngilizce
434 parallel translation
Lakabım değil.
It's not a nickname.
Lakabım "Hızır Ezra."
"In the nick of time Ezra," that's my name.
Beni böyle çağrırlar, lakabım bu.
- That's how they call me.
Lakabım Altın Kamçı
My nickname is Golden Whip
Korkunç bir lakabım vardır
I have a terrible nick name
Fransız Direnişi'ndeki lakabım buydu.
That was my alias in the French resistance.
- Benin lakabım "stil" dir.
- I'm what's known as "stile."
Benim lakabım neydi biliyor musun?
Do you know how people used to call me?
Böylece Yedi Güzeller benim lakabım oldu.
That's how it came to be my name, see?
Sanırım lakabımı duymamışsın?
Guess you haven't heard of my nickname?
Evet! lakabım da Panda! Çünkü Pandaya benzerim!
Yes, they call me Panda because I look like one
Benim zaten bir sürü lakabım var.
I've got a lot of nicknames already.
Lakabım zehirci Wuxie'dır Göletin içine Tang okulunun... en zehirli ilacını... katmıştım daha önceden
My nickname is the Venomous Wuxie in the pond I've put... the most poisonous drug of... our Tang School
İlk lakabım Göz değildi.
I haven't always been called "The Eye."
Lakabım "Bukalemun" dur. Tanıştığımıza memnun oldum!
Nicknamed "Chameleon"
Lakabımı o taktı bana.
He gave me my nickname.
Söylediğim gibi Normie, Koç lakabımı bana Barry taktı.
As I was saying, Barry gave me my nickname, Coach.
Okuldaki lakabımı neydi, biliyor musunuz?
You know what my school nickname was?
Lakabım Süslü Dan'di.
My nickname was "Fancy Dan".
Lakabım Ganga'dır.
My nickname's Ganga.
Bence bir lakabım olsa iyi olur.
I think I need a nickname.
Annie bunun benim yeni lakabım olduğunu söylüyor.
Annie says it's my new nickname.
Lakabım Şehir Avcısı suçlarla savaşırım.
City Hunter is my nickname fighting crimes is the game
- Benim lakabım.
- My first surname.
Hey, lakabımı hatırlıyor musun?
Hey, you remember my nickname?
Benim lakabım olacağı şüphesiz.
Undoubtedly... it will become my epitaph.
Lakabım arkadaşlarım için.
My tag is for my friends.
Buramdaki diş gibi, beş parmağıma da üzerinde lakabım yazılı olan...
Like this tooth right here and a five-finger gold ring...
İstediğini dövebilirsin, Dr. "lakabımı çalan", sadece bana sarılma.
Thrash all you want, Dr. Skip To My Lou, just don't hug me.
Terry Bradshaw diye bir lakabım olmamıştı.
I never had no nickname Terry Bradshaw.
- Yine de lakabım üzerinde çalışıyorum.
- I'm working on a nickname, though.
İnternetteki lakabım siber eşkiyası'dır.
On the Internet, my call name is the Cyberthug.
Bu lakabın o fırtınayla bir ilgisi var mıydı?
Did that nickname have anything to do with the typhoon?
Çekiçler, hangi İngiliz futbol takımının lakabıdır? Çekiçler?
"'the hammers'is the nickname of what english football team? "
- Lakabın mı?
- Nickname?
Bir lakabın var mı?
Do you have any nickname?
Peki, Petar'a, Zvonko'yu anlat. Neydi lakabı, Hiroşima mı?
Then, tell Petar about Zvonko, what was his nickname?
Bil bakalım lakabı neydi?
And guess what they called him?
Prens Andronnikov, lakabı "Tahtakurusu-Prens", "Dilenci".
Prince M.M. Andronnikov, known as "Bug-Prince", "Beggar"
Çekiçler. Çekiçler hangi İngiliz futbol takımının lakabıdır?
"The Hammers" is the nickname of what English football team?
Evet, sanırım maymun lakabı hoşuma gitti.
Yeah, I like that. Ape.
- Benimkinin lakabı mı?
My handle?
Aslında, haklı sayılırsın Larry çünkü hiç birinci sınıf uçmadığım için bana o lakabı verdiğini düşünmüştüm.
You know, you're probably right, Larry. I always thought he gave me the name because I never flew first class.
lakabın mı yoksa?
Is that an alias?
- Hayır, sanırım onun lakabı "Ayışığı".
- No, I think his nickname was "Moonlight."
Senin lakabın : "aptal" mı?
Stupid nickname
Ona Zépherin lakabını taktım. Zépherin odasını öyle dağıtmış ki temizlikçi kadının süpürebileceği yalnızca 1 metrekare alan kalmış.
I've nicknamed him Zépherin, after the guy who was so messy his room only had 10 square feet of clear space the only place the cleaning lady was allowed to sweep.
"Lakabının Kuş olduğunu duydum."
"I'm told your nickname is Bird."
Bir lakabın filan var mı?
That's a big name. You got a nickname or something?
- O benim lakabım.
You were Captain Cool?
Senin lakabın var mıydı Ted?
And did you have a nickname, Ted?