Malin Çeviri İngilizce
149 parallel translation
Örneğin Malin, buna yastıkları dövmek mi dersin?
I say, Malin, do you call that beating cushions?
- Malin, çaydanlığı parlatacaktın.
- Malin, you're to polish the kettle.
- Beş Malin, beş...
- Five, Malin, five...
- Ne duydun Malin?
- What was it you had heard, Malin?
Zavallı hizmetçi Malin aniden kasabanın nüfusuna bir çift sağlıklı ikiz ekledi.
Malin, the poor maid, suddenly added a pair of healthy twins to the town's population.
Malin'e ise çocukları ve utancı kalmıştı.
Malin, the kids and the disgrace.
- Burasi tapulu malin degil!
- You don't own down here!
- Bize kahve getir Malin.
Bring us some coffee, Malin.
Malin, eğer zile basarsam derhal gel.
And Malin, if I ring, come at once.
İstediğiniz gibi misafir odası dışındaki mobilyaları temizledim. Teşekkür ederim Malin.
I've cleared all the furniture out of the drawing room, Your Grace, as you requested.
Ben aksini söyleyene kadar Bayan Peggy ile kal.
Thank you, Malin. You're to stay with Ms Peggy until I tell you otherwise, do you understand?
- Biliyorum Malin.
I know, Malin, I know. No.
Bolivar akıllı biri olmalı.
Malin, the Bolivar.
Malin!
Malin.
Malin nerede?
Where is Malin?
Virginia, Anna, Malin.
Virginia, Anna, Malin.
Malin melanom çok nadir rastlanan bir kanser türüdür.
Malignant melanoma is an extremely rare form of cancer. Extremely rare.
Evet önümüze malin tekinin oturmasini istemeyiz.
We don't want some jerk sitting in front of us.
Daha sonra gel, Malin.
Come back later, Malin.
Malin, onu sabit tut.
Malin, hold him still.
Malin tekiyim. Senle alakasi yok.
I've been a shit, all right, and it's me.
Altı yaşındaki Malin Persson ortadan kayboldu.
Six year old Malin Persson has vanished.
- Bu Malin.
- That's Malin.
- Bu Malin.
- It's Malin.
- Malin de kim?
- Malin who?
Bu Malin'in.
It's Malin's.
Bu Malin.
It's Malin.
Malin'i bulduk.
We found Malin.
- Malin!
- Malin!
Malin!
Malin!
Malin, bak...
Malin, listen...
Küçükken, arkadaşım Malin bir porno dergisine ilan vermişti.
When I was small, my friend Malin and I put an ad in a porno magazine to sell used panties.
- Kilise hademesi, Malin Krantz diyor.
- Malin Krantz, the sexton says.
Malin Krantz jinekologmuş.
Malin Krantz was a gynaecologist.
... Malin Krantz Ystad'daki bir klinikte kürtaj yapıyordu.
... Malin Krantz performed abortions at a clinic in Ystad.
Selam, Malin.
- Hi, Malin.
Malin benim patronum.
Malin is my boss at the free listings monthly.
"Orada çarptığınız malin değeri 250 milyona denk geliyor."
He didn't see a cent of his 250 grand.
CANTA DOLUSU ESRAR BULMAK, MALIN SAHIBININ KAYITSIZ SILAH TASIMA KONUSUNDA CEKINCE YASAMADIGINI OGRETTI.
The thing we learned about finding a duffle bag full of marijuana is that the original owners usually aren't too worried about carrying unregistered handguns.
Evet, adı Malin.
Yes, her name is Malin.
- Merhaba, adım Malin.
- Hello. My name is Malin.
Malin Almanca bildiğini söyledi.
Malin tells me you know German.
Malin tam bir kısrak!
Malin is just so fucking hot.
Malin?
Malin?
Bahsettiğin eleman bu muydu Malin?
Is that the one you talked about earlier, Malin?
Malin için "taşınma" partisi.
Housewarming party for Malin.
Malin!
Malin
Malin, bak.
Malin, check this out.
Demin eve geldim ve Malin'in parti verdiğini gördüm.
I just got home, and Malin had a party.
Malin, arkadaşın kustu.
Malin, your buddy puked.
Günaydın Malin.
Good morning, Malin.