English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ M ] / Mammoth

Mammoth Çeviri İngilizce

398 parallel translation
- DAYANIKLILIK
- MAMMOTH POWERS
" Mahoney Kardeşlerin Brodway'e muhteşem dönüşleri.
" Big mammoth appearance of the Mahoney Sisters on Broadway.
Hattie Carnegie ara ve ona Mammoth oteldeki Civciv Malone'a dantelli bir gecelik göndermesini söyle.
Call up Hattie Carnegie and tell her to send over a black lace nightgown to Toots Malone, Mammoth Hotel.
Tony bile bir mamut resmi aldı.
Toník took a picture of him with a mammoth.
- Bu bir mamut! - Gerçekten!
It's a mammoth!
Gerçek bir mamut, arkadaşlar!
A real live mammoth guys!
Bay Mamut, doğru yerdeyiz, tarih öncesinde?
Mr. Mammoth, are we back at the Prehistoric?
Kamp kurarken, mamut dışında birşey konuşmadık, özellikle Georgie.
When we set up camp all we could talk about was the mammoth. Especially Jirka.
Ama burada hiç iz yok!
I don't see any mammoth footprints.
Bu mamut dişi olmalı.
It must be a mammoth's tusk.
Hepimiz nehir kenarında bir mamut görmüştü, ama hiç birimiz onun gibi çizemeyiz.
We'd seen a mammoth, but none of us could paint one so well.
Evlilik hayatına dair sahneler Mamut Sirkinin cücelerinin yardımıyla tasvir ediliyor!
Scenes of married life portrayed with the assistance of the Mammoth Circus midgets!
Mamut Sirki, bu hikayenin tüm haklarına haizdir.
Mammoth Circus owns the exclusive rights of this story.
Gene de bana Büyük Kanyon ve Mamut Mağaraları birleşmiş misali geliyordu.
Yet to me it was the Grand Canyon and the Mammoth Caves combined.
" Unutmayın, Cy'nin telefonu Mammoth 62480.
" Remember Cy's Pet Shop. Telephone Mammoth-62480.
"Mammoth 62480."
"That's Mammoth-62480."
Eğer bizi buradan çıkarmak için iyi bir fikrin varsa sana bir mamut kemiği alacağıma söz veriyorum.
If you have any good ideas to get us out of here, I promise you a mammoth's bone.
Walter, buzun içinde bir mamut olduğunu keşfetti.
A mammoth in the ice Walter discovered
Mamut dans etti. Ve Walter da ona eşlik etti.
The mammoth danced one, two, three And Walter kept it company
Bütün gece neşeyle dans ettiler. Ta ki mamut, şöyle bağırana dek :...
Gaily they danced all night Until the mammoth cried
Profesör Mamut!
Professor Mammoth!
Yüzüme mamut diyen ilk öğrencisin.
You're the first one to call me "Mammoth" to my face.
Mamut gönderdi beni peşinden.
Mammoth sent me after you.
"Bak" diyorlar. "Tüylü bir mamuta ait olabilir"
"Look," they say. "Perhaps they belong to a woolly mammoth."
Başka bir mamut mu getirdiler?
Did they bring you another mammoth?
Bu arada, kuzeyde gerçek bir mamut buldular.
By the way, they did find a real mammoth up north.
Yüzyıllardır donmuş toprağın içinde yatan dev bir mamut, gayet yenilebilir bir şekilde ortaya çıktı.
After centuries of lying in the permafrost... the mammoth's flesh turned out to be completely edible.
Düşünsene, mamut etinden bir biftek yanında soğan.
Imagine - a real steak made of mammoth's meat. With onions.
Ama dev dans maratonunda her akşam ünlüler akşamıdır zaten.
But every night is celebrity night at the mammoth marathon.
Organizatörlerinizin sırtında sizleri rahat ettirmek için gerçekten büyük bir yük var.
Your producers have done a mammoth job to see that you're taken care of.
Mamutu mükemmel bir şekilde muhafaza ettik.
A perfectly preserved mammoth's tusk.
Dünyanın en ağır kişisi, 200 kg ağırlığında... Lady Mammothall!
The 440 pound Lady Mammoth who has been weighed all ov er the world!
Uğursuz 13 harfin her biri 5 kat yüksekliğinde, bu dev metal abide buranın kırık hayallerin Mekke'si olduğunu söylüyor.
Each of the unlucky 13 letters stand 5 storeys tall, a mammoth metal monument to this Mecca of broken dreams.
Kar haberlerini hâlâ dinlerim, Mammoth'daki hava durumunu.
I still check the snow reports, the conditions at mammoth.
Ejderhalar yoktur, mamutların zamanı geçmiştir.
No dragons. The time of the mammoth has passed.
800 salonda birden gösterime giren Gece Rüzgarı filmi, herkesten olumsuz eleştiriler aldı, devasa reklam kampanyalarına karşın ilk haftasında, Capitol Stüdyoları'nın gelmiş geçmiş... #... en az gişe gelirini elde etti.
Night Wind opened in 800 theatres to unanimously bad reviews and in spite of a mammoth advertising campaign in the first week, has grossed less money than any film in the history of Capitol Studios.
- Dev gibi, kocaman.
- It's mammoth. It's huge.
Lakabı Sibirya Ekspresi olan bu dev Rus, profesyonel ağır siklet sırasını değiştirebilir mi?
Can this mammoth Russian, nicknamed the Siberian Express, wreak havoc among the professional heavyweight ranks?
Bir zamanlar bu aynı dünyada, bu aynı güneşin altında, sizden uzun süre önce... hatta maymun ve filden bile önce kurttan önce, bizondan, balinadan, mamuttan önce dinozorlar zamanında...
Once upon this same Earth, beneath this same Sun, long before you... Before the ape and the elephant as well, before the wolf, the bison, the whale, before the mammoth and the mastodon in the time of the dinosaurs.
Uzun zaman önce Milan Dükü az tanınan bir sanatçıyı tuttu... - Bir at heykeli yapması için,
Long ago the Duke of Milan commissioned a little-known artist to erect a mammoth statue of a horse.
Mammoth Gölleri'ni aramak istiyorum.
I wanna call, uh, uh, Mammoth Lakes...
- Şimdi Mammoth'dalar ama onlara June Gölü'ne gitmelerini söyledim çünkü kar kesilmiş.
- Well, now they're at Mammoth... but they-they... but I told them to go to June Lake because there's... there's no snow it turns out.
Dev bir gökdelenin önünde duruyorsun.
You're standing in front of a mammoth skyscraper.
Ama biz yere çömelmek ve antik past - karşılamak Paleolitik Yaş-adam başlangıcı, o yünlü mamut avlanan mağara adamı gibi tam ritüel takip.
But we crouch on the ground and we meet the ancient past - the beginning of man, the Paleolithic Age - following the exact ritual as the caveman when he hunted the woolly mammoth.
Ama bize bir kez daha, büyük olasılıksızlıkla ilgili sorunumuzun çözüm yolu için gerekli olan anahtarı sunuyor.
But it does, once again, show us the key to the way out of the problem of mammoth improbability.
Hiç ıskalamıyorum. Bende bir Pygorian mamutuna yandan bile isabet ettiremem.
And I can't hit the broadside of a Pygorian mammoth.
30 cc bir Algorian mamutunu bile uyuşturabilir.
30 ccs would anaesthetise an Algorian mammoth.
Bir tanesinin mamut gibi kafası var.
That one girl, she's got a mammoth head.
O muazzam zekâsından yararlanabilirdik.
We could have explored that mammoth intellect.
- Bir mamut!
Mammoth!
Mamutu ben hallederim.
I'll take care of this mammoth.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]