Mayhem Çeviri İngilizce
608 parallel translation
Çıkan o kargaşayı hayal edebilirsiniz.
You can imagine what mayhem ensued.
Umarım bu gecenin öyküsünde cinayet ve kargaşa olmamasından rahatsız olmadınız, fakat bir süre bunlardan uzak kalabilşeceğinizi düşündük.
I hope you didn't mind the lack of murder and mayhem in tonight's story, but we thought we might give you a vacation from it.
Sanık, bir cinayetten sorumlu olmaktan ve kaos yaratmaktan yargılanıyor.
The defendant stands accused of one murder and one act of mayhem.
Yaşlılar, hastalar ve evsizler için yerler var ama başarısız olanlar için yok.
- With a free hand to commit mayhem. - hold it! Now, maybe you're right.
Tamam bazen kargaşalara sebep olurum.
I caused some mayhem in my day.
- Nefsi müdafaa mı? Şiş kebap mı?
Self-defence, mayhem, shish kebab?
- Sokaklarda kargaşa var.
- There's mayhem in the streets.
Hep aynı şeyler, cinayet ve kargaşa
Same old stuff, murder and mayhem.
- Charlie Begby'le tanışmış mıydın? - Tanışmadığımı biliyorsun.
There's nothing like a little bit of mayhem to cheer one up.
Adam kaçırma, silahlı soygun, kargaşa çıkarma.
Arson, armed robbery, mayhem.
- Biz, siz, o onlar, kimler... Elektro Kaos olarak biliniriz.
- We am. is. are and be they whom as are known as the Electric Mayhem.
Kermit ve Fozzie, Doktor Diş ve Elektro Kaos'un gümbür gümbür çaldığı müziğe doğru sıraların arasındaki yoldan yürüyerek varırlar.
"Kermit and Fozzie come walkin'down the aisle to the thunderously loud music of Dr. Teeth and the Electric Mayhem."
Hey, bir dakika.
( Electric Mayhem playing ) Hey. Now, wait a minute
Ama bazılarına da, kargaşanın hayvani cazibesi... ölüm-kalım mücadelesinin verdiği heyecan doyum sağlar.
But for others, the animal lure of mayhem... the physical sensation of life-and-death struggle... produces gratification.
İşte ben bu yüzden bu cinayetleri ve nedenlerini bilmek istiyorum, bu karagaşa dipnotları ile
I want to know why murder and mayhem are suddenly footnotes on a balance sheet.
Bir delil. Bir tanık. Boğuşma belirtisi.
Evidence, witness, signs of mayhem, a victim who doesn't answer his door.
Tam bir kargaşa.
It's mayhem.
Cinayet diyorum.
i'm talking about mayhem.
Tam bir kargaşa hâkim oraya!
It's absolute bloody mayhem out there!
Hep ölüm ve kargaşayla ilgilenirsiniz haberi nasıl aldığınız farketmez.
You people are interested in death and mayhem and you don't care how you get the story.
Sherlock Holmes, her adım başı cinayet ve kargaşa varken emekli mi olacak?
Sherlock Holmes retire when there is murder and mayhem at every turn?
Memleketini mi özledin?
So, you got nostalgic for mayhem?
Televizyon kargaşasında, bu yeni Krusty her gösterisinde, ufak bir bölümü, gençlere ders vermeye ayırdı.
Where his show had been condemned by parents and educators alike... as simpleminded TV mayhem, this new Krusty devoted a small portion of every show... to stamping out illiteracy in today's anything-for-a-thrill youth.
Onaltı saat boyunca ayakkabı satılan bir karmaşa.
Sixteen straight hours of shoe - selling mayhem.
Hadi.
Mayhem.
Tümüyle farkli bir insan. - Aman Tanrim!
His days of violent mayhem in Central City were ended by fem private eye Megan Lockhart.
Kargaşanın adı çıkmış, kaos da bu aşırı normal ve akılcı devirde darbe üstüne darbe yiyor.
You know, mayhem's gotten a bad rap, and chaos is taking it on the chin... in these pathologically normal and rational times.
Sicillerine bakılırsa sadece kargaşa ve kaosa yol açarlar.
From their records, they only contribute mayhem and chaos.
Kaos benim adım, O Kargaşa.
No, I'm Chaos, he's Mayhem. We're a double act.
Ne cinayet ne de karmaşa.
No murder, no mayhem.
Tanrım, Al, sebep olduğun kargaşa ve katliama baksana.
Oh, God, Al, look at the mayhem and carnage you caused.
Tüm bunların Rock`n Roll müziği sebebiyle başladığını düşünmek yanlış olabilir.
It would be wrong to suggest... this sort of mayhem began with rock and roll.
Beni birazcık duygusuzlaştıran bu tür saçma ve karışık olayları biraz fazla görüyorum da.
I see so much of this senseless mayhem... that sometimes I get a little insensitive.
Bira dolu bir insandan daha iyisi var mı?
What better way to spread beer-fueled mayhem?
Ve Landover yıkılıyor.
And mayhem in Landover.
Kimileri için, Amerika'nın en güzel bölgelerinden biri ama halen serbest olan Mickey ve Mallory Knox için cinayet ve kargaşaya oldukça müsait bir bölge.
To some, a beautiful stretch of the American landscape but to Mickey and Mallory Knox, who are still at large it is literally a candy lane of murder and mayhem.
Malezya'da kargaşa.
Mayhem in Malaysia.
Babacığım, bu benim sevgililer günü flörtüm Mayhem.
Daddy, this is my Valentine's date, Mayhem.
Bu yüzden, her zaman ölümcül yaralanmanın sonuçlarını göstermeye dikkat ediyoruz, böylece onları korkutmanın yanında eğitebiliriz de.
That's why we're always careful to show the consequences of deadly mayhem so that we may educate as well as horrify.
O ancak böyle bir soygunda ortaya çıkar.
And nothing brings out the Batman like a little murder and mayhem!
Daha sonra birden Cadılar Bayramı, Cehennem'in diğer adı oldu.
And suddenly... Halloween became another word... for mayhem.
Kargaşa, cinayet ve yıldırma.
Mayhem, murder and intimidation,
Kasten zarar vermek, saldırı, darp ruhsatsız silah taşımak ve ağır yaralama.
Malicious mischief, assault, battery carrying a concealed weapon and aggravated mayhem.
Tanrım. Bugün bir olayın içindeydiniz, değil mi?
You've seen a bit of mayhem in your day, haven't you?
Beni bu kargaşa arasında bırakman senin centilmenliğine ve ününe yakışmaz.
You know... Choosing mayhem over chivalry won't do much for your reputation.
Ben silah kaçakç ılığı, gün ortası soygun ve genel kargaşa bakanıyım.
I'm minister for gunrunning, daylight robbery and general mayhem.
Seni genel kargaşa bakanlığına atıyorum.
I hereby appoint you minister for general mayhem.
lKargaşa ç ıkarmada.
Bloody mayhem.
Bir keresinde bana kargaşa ç ıkarmakta yetenekli olduğumu söylemiştin.
You told me once I was good at bloody mayhem.
Pittsburgh, Philadelphia ve Miami belediye başkanlarının yanı sıra, pek çok doğu eyaletinin valisi de
The scene can best be described as mayhem. Mayors of Pittsburgh, Philadelphia, and Miami,
Mayhem.
Mayhem.