Moonlight Çeviri İngilizce
1,170 parallel translation
Demek arazimde mehtap gezintisine çιktιnιz.
Just out for a moonlight ride on my land.
"Ring around the moonlight."
"Ring around the moonlight."
Bence mehtapla alâkalı bir şeyler olmalı.
It's... It's something to do with moonlight.
Ay ışığında merdivenden mi indin?
Did ye climb down a ladder in the moonlight?
Ayışığında bahçeye gel.
Come out to the garden in the pale moonlight!
Söylediği gibi, ayışığının altında.
In the pale moonlight, where she said she'd be.
Serin Ayışığı altında mehtabı seyretmeye yatar!
She lies watching the stairs in the cool moonlight
"Serin Ayışığı altında mehtabı seyretmeye yatar!"
"She lies watching the stairs in the cool moonlight"
Serin Ayışığı altında mehtabı seyretmeye yatar... ve 2 yıldız, Cennetin Nehriyle birbirinden ayrılırlar!
She lies watching the stairs in the cool moonlight and two stars parted by the River of Heaven.
Çölün kumlu suratında kar gibi ay ışığı.
The moonlight like snow upon the desert's dusty face.
Çölde geceleri, ay ışığında, hava şey gibi kokar Afrika, Hindistan veya benzer yerlerde verimli bir orman olabilir.
In the desert at night, in the moonlight, it smells like... it could be a teeming jungle... in Africa or India or the like.
Asla bir kadınla birlikte olmadığını.
That you go riding at night. They call you "The Moonlight Lover".
Hala Magnolia Tiyatrosunda ek iş olarak çalışmak zorundayım.
I still have to moonlight down at the Magnolia Theatre.
Ay ışığına çıkıyorum yavrum.
Out in the moonlight, baby.
Çünkü ay ışığını seviyorum.
'Cause I like the moonlight.
Mehtaplı gecede duyuluyor şarkılar.
And the night with moonlight sings.
Ve şimdi de müzik zevkiniz için, sizlere Martin Segundo ve orkestrasından Ayışığı Melodilerini hediye ediyorum.
For your listening enjoyment, we now present the Moonlight melodies of Martin Segundo and the Scintilla Strings.
Colosseum'u ay ışığında görmek zorundaydım.
I was bound to see the Colosseum by moonlight.
Vakit kaybetmeyi sevmem. Kemanlar ay ışığında gezintiler bana göre değil.
Violins, walks in moonlight, not my thing.
Ay ışığıyla yıkanan karanlık bir oda.
Adark room washed through with moonlight.
Dark Moonlight filmindeki kumsal sahnesini görmek istemiştin.
You wanted to see the beach scene from Dark Moonlight,
Ay isiginda bu kapida nöbet bekle.
Moonlight I want you to go to this door. You fire through here, all right?
Seninle ay ışığında oynaşacağım.
I's gonna spark you in moonlight.
Bahse girerim kocan ay ışığında sevişiyodur.
I bet that your husband loves the moonlight.
Her yıl ay ışığı altında acı ve keder getirecek
Each year brings sorrow under the moonlight
İki ayın ışığında, gemi gezisi yapacağım.
I have a moonlight cruise. Two moons.
Bir mehtap gezintim var. İki ay.
I have a moonlight cruise.
- Evet, mehtap çok güzel.
- Yes. It's lovely in the moonlight.
- Bunu ay ışığında mı gördünüz?
You saw this by moonlight, of course, madame? Yes, I did.
Fena bir öneri değil aslında...
Well, it ain't moonlight and roses, but...
Ay ışığında tatlı kararsızlıklar
Sweet confusion under the moonlight
Solgun ay ışığında yalnız başına
Alone in the pale moonlight
Belki de sadece ay ışığındaki gölgelerdi bilmiyorum.
Maybe just shadows in the moonlight, I don't know.
"Bazen Ay ışığında dışarı çoktı.." "bir erkek aradı."
Sometimes she goes out in the moonlight to look for a man. "
... bir anda Philadelphia'nin Yunan adası kadar romantik bir yer olmadığını anladım.
It suddenly dawned on me that Philadelphia wasn't quite as romantic... as a Greek isle in the moonlight.
Ay ışığı...
The moonlight...
- Demek merhumla Ay Işığı Barı'nda tanıştınız. - Evet.
So, you met the deceased in the Moonlight Bar?
Coşku ile iki saat orada kaldık. Dev odalar arasında koşuşturup,... dış cephedeki yazıtları ay ışığında okumaya çalışarak. "
We stayed there two hours in ecstasy running through the huge rooms and trying to read the exterior inscriptions in the moonlight. "
Ben günışığı değil, ay ışığıyım.
Not during the day, I like most in the moonlight.
Sahne : Aynı eski ay ışığı
The scenes say more moonlight
Dolun Ay keyfi için geç....... çiçekler için erken kalk
Sleep late to enjoy the moonlight
George Gölü'nde, ayışığında yüzüşümüzü hatırlıyor musun?
Remember that moonlight swim at Lake George?
Ve mehtap çıkmış.
And the moonlight is out.
Ay ışığı göğüslerine çarptığında, vücutlarına bakıyoruz.
We glimpse their bodies when the moonlight hits their breasts.
Romantik ay ışığı, her zaman işe yarar.
I know already. Old moonlight still works.
Ay ışığında yüzmekten.
A moonlight swim.
# # Ve ay ışığı huzmeleri # #
♪ And the moonlight beams
" bu ayışığı mı?
" ls it moonlight?
"senin aşkın ayışıyla parlar kalbimde"
"Your love is the moonlight Shining upon my heart"
Orada biri yaşıyor.
It is inhabited and death will rise triumphal in the moonlight.
" Ay ışığında
" ln the moonlight