English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ N ] / Navi

Navi Çeviri İngilizce

56 parallel translation
- Bilgisayarıma göre...
- According to my navi-computer, the...
Evet. Otomatik pilot sistemi işimizi her zamankinden daha kolay hale getirdi. - Ne?
That Navi-Tron Auto-Drive System has made our jobs cushier than ever.
Sakin olun.Tırı otomatik pilot sistemi kullanıyor.
Relax, everybody. The Navi-Tron Auto-Drive System is driving the truck for me.
Navi-lazeri savunma sistemine dönüştürdün ve oyun odasındaki kapıları kullanarak kaportayı güçlendirdin.
You turn the navi-laser to a point defense system and you reinforced the hull with the fore door and the game place
Navi-lazerler Ogami füzelerini hallediyor. Başaracağız.
Ok, the navi-laser is taking off the Ogami missiles we are gonna to make it
Çok tedirgin, Navi.
He's very upset, Navi.
"Mesnevi Şerif"
"This is the Book of Masnavi-e Ma'navi"
Bu kocam Navi.
This is my husband Navi.
Kapattım. Bu konuyu halletti, Navi.
He took care of it, Navi.
Bunu hallet, Navi.
Fix this, Navi.
- Navi.
Navi.
Navi mi?
Navi?
Neler oluyor, Navi?
What's going on, Navi?
Navi, hayır.
Navi, no.
Navi, lütfen.
Navi, please.
Hayır, Navi, lütfen, hayır.
No, Navi, please, no.
Navi, yapma, lütfen.
Navi, don't, please.
Navi.
Navi.
- Navi, ben Naseem. Merhaba, Naseem, nasılsın?
Hello, Nasim, how are you?
Navi Araz burada.
Navi Araz is here.
Henüz ölmedi. Bir sorun mu var, Navi?
Is there a problem, Navi?
Navi, lütfen, o bizim oğlumuz.
Navi, please. He's our son.
Bir sorun mu var, Navi?
Is there a problem, Navi?
Navi bahsederken duyduğum bir kaç kişinin ismini biliyorum.
There are a few men whose names I heard Navi mention.
Birkaç kez Navi'nin onunla konuştuğunu duymuştum.
I heard Navi speak of him a few times.
Navi Araz'ın eski hücresinden teröristler arabama saldırdılar.
My vehicle was attacked by members of a terrorist cell run by Navi Araz at the intersection of Sepulveda and National.
- Kocam Navi öldürüldü.
My husband is Navi. He's been killed.
Navi büyük adamdı.
Navi was a great man.
- Çok tedirgin, Navi.
He's very upset, Navi.
GPS kılavuzu, acayip bir ses sistemi.
GPS navi, killer sound.
Yürüyen bir donanma sistemi gibisin.
You're like a walking navi-system.
4 çeker, dokunmatik navigasyon iPod uyumlu. Depo da dolu. Kaçmak için birebir.
All-wheel drive, touch-screen navi, iPod capability and a full tank of gas.
Yön bilgisayarının Sıhhiye istasyonunun etrafında büyük bir Nebula olduğundan karışık bir rota hesaplaması gerekti.
The navi-computer has had to calculate a complex course around a large nebula near the medical station.
Komutanım yön bilgisayarına göre hedefe sadece bir parsek kaldı.
Sir, the navi-computer indicates we only have one parsec to go.
- Navi Mumbai.
- Navi Mumbai
- Navi.
- Navi.
Benim evim Via delle Navi'de ama şimdi annem bir film yıldızı olduğu için Castiglioncello'da bir villada yaşıyoruz.
My home is on Via delle Navi, is a movie star, in a villa, but our house is smaller, it's called a "guesthouse".
Doğduğumda, Via delle Navi'de yaşıyorduk sonra birçok kere taşındık.
we lived on Via delle Navi, then we moved a lot.
GPS sistemi var.
I have a GPS navi system.
İtiraf etmeliyim.. buna alışabilirim
I have to admit, I could navi'i to this.
Navi-Pixieler geceleri uyuyor mu?
Do Navi-Pixies sleep at night?
Tek iletişim aracımızın Navi-şeridi olduğunu tekrarlamak isterim.
I want to reiterate that your naviband is our sole means of communication.
Ülkenin kredi veren işletmelerinden, Golden Tree, Navi Capital'i satın aldı.
The nation's largest loan company Golden Tree has taken over Na-bi Capital.
"Mutlu yıllar, kovalasın tavşanlar" Harry.
Hm. "Fleas navi-dog," Harry.
"Kovalasın tavşanlar." Harbiden iyileşmişsin sen.
"Fleas navi-dog." You are feeling better.
Chop, yön bilgisayarına koordinatları gir.
Chop, set the coordinates in the navi-computer.
Navi?
Navi.
- Evet?
Navi, it's Nasim.
Navi Araz'la evli.
Married to a Navi Araz.
Adı Navi Araz.
His name is Navi Araz.
Navi? Evet, benim.
- Yes, it's me.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]