Ninja Çeviri İngilizce
2,179 parallel translation
O olaydan sonra bir daha ninja yıldızlarını yakalamaya çalışmadın hiç, değil mi?
You never tried catching throwing stars after that, did you?
Tanaka modern samuray. Bu da demek oluyor ki bunu başarabilmek için modern Ninja olmanız gerekiyor.
Tanaka is a modern-day samurai, which means, to pull this off, you guys have to be modern-day ninjas.
Ninja.
Ninjas.
Neyse, düşündüm ki birkaç burger atabilriz, ninja tarzıyla.
Anyways, I thought maybe we could throw a couple on my burger, do it ninja turtle style.
Kaplumbağa, ninja, mutant...
Turtles, ninjas, mutant...
Şu anda çok fena ninja kaplumbağalarız.
We are so ninja turtles right now.
O zaman nasıl ninja kaplumbağa olacaksın?
So how could you be a ninja turtle?
Bayan küçük ninjanın peşimden gelmesine izin verme.
Just don't let that little ninja lady come after me, all right?
Söylemeliyim ki, ninja yeteneklerinden daha çok etkilenebilirdim. eğer A ) kapı kilitli olsaydı, ve B ) aramasaydın ve oda numarasını bilmeseydin.
I got to tell you, I'd be way more impressed with your ninja skills if A ) the door was locked, and B ) you didn't call and get the room number.
O şey suratıma Ninja yıldızı gibi çarptı be.
That thing hit me in the head like a Chinese throwing star.
Hafta boyunca muhteşem partiler vereceğiz. Kılıçlar ve ninja yıldızları havalarda uçuşacak.
And we'll have amazing weeklong parties, and there'll be swords and ninja stars lying around.
Çılgın Ninja Frank'i hesaba katmamıştı ama.
He didn't count on Frank the deli ninja.
Şunu da unutma, Çılgın Ninja Frank senin tarafında.
This is awesome. And don't forget, you got Frank the deli ninja.
Ninja atağı için beni yerimden uzaklaştırdılar.
They got me away from my post just long enough for that ninja attack.
Ayrıca bil diye söylüyorum adamın bir sürü koruması var hepsi de ninja.
And just so you know, the guy's got a few bodyguards and a really hot ninja chick.
- Kulağa ninja zımbırtısı gibi geliyor.
- Sound like some ninja shit to me.
Ninja kulakları.
Ninja ears!
Ninja gibi atladı.
Oh, shit. He's a ninja.
- Lanet bir ninja!
- A fucking ninja!
- Ninja mı?
- A ninja?
- Şeytanın köpekleri ninjanın icabına bakar
- Devil Dogs can take care of ninja.
- Ninjadan ne haber?
- What about the ninja?
Ben ninjayım!
I'm a ninja!
Yani teknik olarak, oyuncu olduğum ölçüde bir ninjayım.
I'm as much as a ninja as I am an actress.
Eğer işe yaramazsa, belki benimle ninja olmana izin verebilirim.
Well, if it doesn't work out, maybe I'll let you be a ninja with me.
Çelik pençeleri ve kedi güçleriyle Akrobatik ninja.
Acrobatic ninja with steel claws and cat powers.
Ninja kaplumbağalar gibi gözükmemizi istemiyorlardı.
They don't want us to look like a bunch of ninja turtles.
Seksi ninja robotlar.
Like hot ninja robots.
Ninja deme ama ama biz kaplumbağa olduk.
Can't say about Ninja.. .. But we've become turtles.
Ninja gibiyim.
I'm like a ninja.
Fruit Ninja'ya başladım mı kitleniyorum.
It turns out I am quite the fruit ninja.
Burası kafa çekmek ve Ninja Kaplumbağalar üniversiteye gitse nasıl olurdu diye düşünmek için geldiğim yer.
Oh, this is where I come to do whip-its and think about what would happen if the Ninja Turtles had to go to college.
Dekan kampüsteki pizzacıyı kapatıyor ve Ninja Kaplumbağalar bunu hoş karşılamıyor.
the dean closes down the campus pizza shop and the Ninja Turtles do not take it well.
Nihayet bunu Fruit Ninja oynamaktan başka bir şey için kullanacağız.
I'm finally gonna use this thing for something more than playing Fruit Ninja.
Ninja koşuşu yaptım az önce resmen!
Just did a complete ninja run!
O herşeyi duyan bir ninja gibidir.
She's an eavesdropping ninja.
Ninja
Ninja.
Ninja.
Ninja.
Biliyor musun, ninja kaplumbağalar hakkında harika olan şey ; ne zaman Leonardo'nun başı belaya girse diğer kaplumbağalar her zaman ona yardım ederdi.
Help me get rid of all this stuff. You know, the great thing about the ninja turtles is that whenever Leonardo was in trouble, the other turtles were always there to help out.
Ninja yıldızlarım var.
I got shurikens.
İçindeki Ninja'yı tutarak namlu üzerindeyken duygu belirtisi gösteriyor.
Displaying emotion while with holding your inner ninja at gunpoint.
- Hızlı bir ninja gibisin.
Whoa! - You're such a fast ninja.
- Kawasaki Ninja. - Güzel alet.
Hmm, a Kawasaki Ninja.
Sıkıcı Ninja işleri.
Ninja stuff. Boring.
Peki, Ne oldu da ninja bu küçük kasabaya geldi?
Well, how did a ninja wind up in this small little town?
Ninja ile öğle yemeği mi?
Lunch with a ninja?
Ninja olman dışında tabii onu halletmiştik zaten.
Other than being a ninja, which we've already covered.
Ben Ninja değilim...
I'm not a ninja.
Yani... Ninja değil.
So... not a ninja.
Çünkü belin o adama ninjalık yaparken sağlıklıymış gibi geldi bana.
Your back seemed just fine when you went ninja on that guy.
Sanat için burdayım.
And you thought you'd look less conspicuous dressed up as a, uh, ninja? I'm just into doing the art.