English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ O ] / Omec

Omec Çeviri İngilizce

142 parallel translation
Bu bir Omec alaşımı.
It's an Omec alloy.
Tebrikler, kendinize özbeöz bir Omec buldunuz.
Congratulations. You found yourselves an honest-to-goodness Omec.
Bu ismi duymuştum ama yok oldular demişlerdi.
Omec? I've heard the name, but I heard they died out.
Votanlı bir arkadaşım bugün Omec ile ilgili bir hikâye anlattı.
Yes, um, a Votan friend of mine was telling me a story today about the Omec.
Yamyamlar sadece kendi türlerini yerler ama Omec bizleri yemeyi tercih eder.
Cannibals eat their own species. Whereas Omec, they preferred eating us.
76 yılda bir Omec gezegeni aslında buradadır diğer Votan gezegenlerine yaklaşır.
Every 76 years, the Omec home planet, which is here, would come close to the other Votan planets.
Omec devasa uzay gemileriyle gelirler atalarımızdan binlercesini yanlarına alarak kaybolurlar.
The Omec came in giant space vessels and spirited away thousands upon thousands of our ancestors.
Hasat edilenler köle olarak tutulurlar ta ki Omec efendileri onlardan sıkılana dek.
Those harvested were kept as slaves until their Omec masters grew bored.
Omec'e inanmıyorum.
I don't believe in Omec.
Omec'ler tamamen gerçek ve çok tehlikelilerdir.
The Omec were very real. Very dangerous.
Başkan babama Omec hakkında bir şey soruyor sonra da NeedWant'da bir tanesi ortaya çıkıyor.
There's nothing to see, short stuff. Mayor came into my dad's booth asking about Omec, and then one showed up outside the NeedWant.
Baban ona Omec dediğin için seni dövmemiş miydi?
You see Omec? Didn't your dad beat you once for calling him Omec?
Baksanıza.
There's totally an Omec in here. Check it out.
Omec.
Omec.
Omec'i öldürün!
Kill the Omec!
Seni Omec büyücüsü, zayıfların düşmanı, şeytansın!
You Omec enchanter, ravager of the weak, devil!
Bu Omec oğlumu öldürdü!
This Omec killed my son!
Omec fizyolojisine yararlı birçok kullanım şekli vardır.
It has many applications that are beneficial to Omec physiology.
Omec'ler artık küçük ırkları öldürmüyor, ama bu seni ilgilendirmez.
The Omecs no longer consume the lesser races, but that is no concern of yours.
- Omec dili konuşmak için çok gençsin. - Çok akıcı konuşamıyorum.
- You are young to speak Omec.
Çocukken bize anlatılan uyku öncesi hikâyelerde Omec'ler "Muhteşem Büyücüler" olarak anlatılırdı.
In the bedtime stories of my childhood, the Omec were known as furije nefkitso.
Efsaneye göre Omec ile karşılaşan bir kız ona delicesine aşık olur Dehşet Hasadı'nda kaybolur ve bir daha geri dönmezmiş.
As legend has it, if a girl was ever to cross paths with an Omec, she would fall madly in love and be swept away in the Dread Harvest, never to be seen again.
Et konusunda uzmanlaşmış bir Omec daha lezzetli şeyler tercih eder sanırım.
As a connoisseur of the flesh, I would think an Omec would prefer something a little more savory.
- Omec gemilerine ne oldu?
What happened to the Omec ships?
Votanlar Omec'lerin bu cenneti yani dünyayı ellerinden çalacaklarından korktular.
The Votans feared that the Omecs would steal this paradise, this earth, out from under them.
Sorunsuz çalışan bir Omec savaş gemisi bütün Votan Birliğini yok edebilir.
A fully functional Omec warship could destroy the entire Votanis Collective.
Gizli bir iğnenin içine doldurdum cinsel ilişki esnasında Omec'e enjekte edeceğim.
I'll fill a hidden needle and inject the Omec during coitus.
Ama Omec öldü mü? Hayır.
But is the Omec dead?
- Omec'i vurmak aptalca bir plan.
Shooting the Omec is a stupid plan. Why is that?
Omec'lerin yaşlandıkça güçlendiklerini öğrendim.
I learned that Omec become stronger as they age.
Sinirli bir Omec'in de yapacağı şey, seni yakalayıp ayaklarından asıp, sırtından ikiye ayırmak olacaktır.
An irritated Omec is likely to hunt you down, hang you from your ankles and separate you from your spinal column.
Omec, Nolan ve Irisa'yı kapsülden dışarı çıkarırken bu bağlantıyı kopardı.
The Omec severed the attachment when it took Nolan and Irisa out of the pod.
Kamplarının üzerinde uçan bir Omec gemisi onları çok korkutur.
The sight of an Omec ship over their camp would terrify them.
Diğer kurtulan Omec'leri bulabilmek için tek umudumuz o gemi.
Our only hope of finding other Omec survivors is with that ship.
Tek ihtiyacım olan bir Omec dronu.
All I need is an Omec drone.
Bu bir Omec geleneğidir birçok eşe sahip olmak.
It is tradition for Omec to have many partners.
Omec güzelliği hangimizin yargılandığıyla ölçülür.
Omec beauty is the standard by which the rest of us are judged.
Teşekkür ederim, Omec.
Thank you, Omec.
Omec artık güvende olduğumuzu söyledi.
The Omec said that we would be safe now.
Omec dostlarımızın sayesinde, madenler yeniden açılıyor. Ve gulanit kolay bir şekilde çıkarılıyor.
Thanks to our Omec friends, the mines are open, and the gulanite is flowing at a rapid pace.
Defiance'da iki Omec var.
There are two Omec in Defiance.
Omec'ler mi?
The Omec?
Sen Omec'i gördün mü?
What?
Onu neden öldürmedin? O Omec'i?
Why didn't you kill it?
Her şeyi öldürüyorsun.
That Omec.
Çocuklar, yalan söylemiş. Burada kesinlikle bir Omec var.
Guys, she's alive.
Gel buraya küçük Omec.
Come here, little Omec.
Omec'i öldürmek.
Kill the Omec!
Biz Omec'iz.
We're Omec.
- Bir Omec için.
An Omec life.
Sen bir Omec değilsin.
You are not Omec.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]