Outsiders Çeviri İngilizce
787 parallel translation
Yabancı yok.
No outsiders.
Dışarıdakiler daha iyi bilir.
It takes outsiders to know.
Burada yabancıları istemeyiz.
We don't want any outsiders here.
Ama güvendiği adamlar pazar yöneticileri, heyet başkanları, kervanbaşları hep dışarıdan.
But the men in his confidence, the bazaar managers, the foremen, the caravan leaders, are all outsiders.
Ama yabancılar daha kötü.
But outsiders are worse.
Biliyorsun ki yabancılar bize hiç saygı göstermedi.
You know outsiders have never had any respect for us.
Yabancılara karşı şüphe duymanız oldukça normal.
It's natural for you to be suspicious of outsiders.
Diğer herkesi dışa itiyor.
It makes outsiders of everyone else.
Thor ve benim için yok ama dışarıdan gelenler için var.
Not for Thor and me, but I have for outsiders.
Aramızda buraya ait olmayan hiç kimse yok.
There are no outsiders here.
Böyle abartılı hikayeler duymak sevindirici, demek oraya az insan ayak basmış.
Glad to hear such tall tales'cause it means few outsiders have set foot there.
Sencede Michiko'nun sana ve bana karşı olan tutumu tamamıyla bir yabancınınki gibi değil mi?
Don't you think..... that Michiko treats you and me like complete outsiders?
Belki de yabancılara anlatılmayan bir gizemi vardır.
Is it perhaps a secret not meant for outsiders?
Gelip de bir şeyler arayan yabancılar.
Outsiders coming in looking for something.
Topraklarını komşularına ya da senin gibi yabancılara sattılar.
They'd sell to each other or to outsiders like you.
Bizden olmayanlara bunları anlatmak bir şey kazandırmaz.
Don't you know it doesn't pay to tell outsiders?
Neyi, nasıl düşünmemiz gerektiğini söyleyen yabancılara ihtiyacımız yok.
We don't need no outsiders to tell us how or what to think.
O yüzden insanları gölden uzak tutmalısınız.
So keep outsiders away from the pond.
- Lütfen yabancılar işime karışmasın.
- And ask outsiders not to interfere.
Prenses? Benim ihtiyacım olan tek bir başarı.
To save us from outsiders who wanna corrupt our way of Iife.
Her zaman yabancıları küçümsüyorlar, ne kadar iyi olurlarsa olsunlar.
They always scoff at any outsiders, however good
Bu işi tabii yabancılar yapacak.
It'll be done by outsiders.
Yabancılarla birlik olmaya nasıl cüret edersin?
How dare you conspire with outsiders?
Yabancılara söylemeyiz, bu bir kuraldır.
We don't tell outsiders, that's the rule.
Latin Amerikalıların tümü her türlü ayrımcılığa maruz kalıyor. Evrensel olduğu iddia edilen bu yeni sahtekarlık oyunu içinde eziliyorlar, geri çevriliyorlar, göz ardı ediliyorlar ve yabancı muamelesi görüyorlar.
Latin Americans are all discriminated against, oppressed, rejected, ignored, outsiders within that new scam pretending to be universal :
Paşam kaderimizi bu adamların ellerine bırakacak kadar onlara güvenebilir miyiz?
It is advisable to trust our luck these outsiders?
Kasabamızı yabancılardan korumaya kararlı.
See, he's hide-bound on keeping our place safe from outsiders.
Diğer insanlar, yabancılar, kötü alışkanlıklara ve ahlaksız fikirlere sahipler.
Other people, outsiders, they have evil habits and corrupt ideas.
Burada genellikle yabancılara izin vermeyiz.
We don't usually permit outsiders here.
Yabancılar karışır.
Outsiders interfere.
Bu yabancıları tanıyorsun.
You know these outsiders.
Yabancılara gittin.
You went to the outsiders.
Eğer yabancılar böyleyse asla yakınlarında olmak istemiyorum.
If this is what outsiders are like I never want to be near them.
Avrupa İç Savaşı'nın galipleri yabancılardı :
The winners in the European Civil War are outsiders :
Yani kıtanın fizikî kontrolü üç yabancının elindeydi. Çünkü her ne kadar Eisenhower'ın Anglo-Amerikan gücüne % 25 nisbetinde bir katkı verseler de, İngilizler de işin bir parçasıydı.
So that you have the physical control of the Continent in the hands of three outsiders - because the British were a part of it, although they only contributed 25 % of the whole total to Eisenhower's Anglo-American force.
Diğer yabancılar, bunu daha önce saldırmak için kullanmışlardı.
Other outsiders have used it to attack before.
İlgisi olmayanlar karışmasın
Outsiders please stay away
İlgisi olmayanlar karışmasın
Outsiders please keep away
Bu günlerde köyde pek çok yabancı dolaşıyor.
So many outsiders in the village these days.
Özellikle batıdan gelen yabancıların yanında.
Especially in front of outsiders here in the West.
Yıllardır.... buraya hiçbir yabancı girmemişti
For many years... no outsiders have ever come here
çeviri - falcetus -
"Outsiders"
- Dışardan kimse alamazsınız...
- You can't have outsiders...
Geri kalanlar ya dışarıdanlar ya da görevli elemanlar.
The rest are all outsiders or members of the staff.
saldırganlık ve dinsel törelerimizle liderlere boyun eğme ve yabancı olana düşmanlıklarımızla.
Propensities for aggression and ritual submission to leaders, hostility to outsiders.
Üzgünüm ama hastalarımın sağlık durumunu başkalarıyla konuşmaya pek alışık değilim.
I'm sorry, but I'm just not used to discussing the patient's case with outsiders.
Geçitten geçen ilk yabancılar biziz.
We were the first outsiders through the pass.
Bu günlerde bize ulaşan bir çok raporda Frenco nehri üzerinde en az 3 adet yamyamlık olayına tanıklık edilmiştir.
We heard several reports recently that along on the Frenco River, one of the Amazon's major tributaries at least 3 incidents of cannibalism had been witnessed by outsiders.
Küçük şehrimize gelip bizim ödül paramızı alan yabancılara ne yaptığımızı göstermemizi istedi.
Well, she suggested that we, uh, show you outsiders... what we do to people that come in here and take away our little prize money.
Kaptan dışardakileri incitmemizi yasakladı.
Captain forbids hurting outsiders
Dışarıdakiler ile kendine bir grup kurmuşsun.
So you teamed up with outsiders