Palavra Çeviri İngilizce
1,709 parallel translation
- Bu sana palavra gibi mi göründü? - Hayır.
Does that look like smoke and mirrors to you?
Televizyonda hastayı dinlemekle ilgili söylediğin şeyler palavra mıydı?
Those things you said, about listening to the patient, was that just TV crap?
Live Aid konserinde sana prezervatif taktığımı söylediğimde palavra atıyordum ama, bu, çocuklarımın adı üstüne, gerçek..
I was full of shit when I told you I had a condom at Live Aid, this, on my children's names, is real.
Palavra.
That's crap.
- Palavra.
- Bullshit.
- Yani, tüm suçu palavra mıymış?
- So all he's guilty of is a bad pun?
palavra!
Blasphemy!
Bana palavra sıkma!
Stop that shit.
Her zaman palavra sıkar, şimdi olduğu gibi.
All that he says is false, like his proposals.
Hepsi palavra, tamam mı?
Because they're bullshiting, okay?
ilk abümün adi "Yatak, Banyo ve Palavra."
I'm calling my first album "Bed, Bath and Bullshit."
Yatak, Banyo ve Palavra.
Bed, Bath and Bullshit
- Bunların hepsi palavra, öyle değil mi?
- Well, they're all liars, aren't they?
Bunun adı komünizimdir. Aksini iddia ederek, bana palavra sıkma!
That is communism and don't try to bullshit me otherwise.
- Bunların hepsi palavra, ne dersin?
- This guy can talk a lot of shit, huh, Pa?
Karı bize palavra sıkmış.
She did bullshit us.
İşin gücün palavra.
Always bragging.
Matt! - Palavra atıyor!
- He's full of shit!
Palavra.
That's bullshit.
Tamamen palavra.
It was complete bullshit.
Kendine bir sandviç hazırlayacak olursan, benimkine de biraz palavra koy.
If you'd rather have a sandwich, I think I have some baloney.
- Hepsi palavra, anne.
- It's bullshit, Mom.
Palavra değil. Peygamberin sözleri.
Not yarns, the Prophet's words.
Palavra.
Oh, bullshit.
Sen de biliyorsun. Palavra atma.
Don't give me that bull.
Palavra.
Bullshit.
Palavra!
Bullshit!
Yaşlı adam kadar palavra.
It is a tale as old as man.
- Her şey palavra. - Pek öyle sayılmaz biliyorsun.
- But that's not how it works you know that.
Stacey'i ayartan, saçma sapan ilişkilerden korumaya çalışıyorum ki böyle palavra şeylere hemen inanıp kendini kaptırıyor.
I try to get Stacey out of her abusive relationships so that she can actually be happy instead of faking it.
Sen ve Mod olayının palavra olduğunu söylemiştin.
I thought that whole you and Mod was just bullshit.
Yapmayın. Bu tam bir palavra.
Oh, come on, that is such a crock.
Hep palavra üstüne palavra atarsınız.
You're talking away, feeding me this bullshit...
Benim iyi olduğum tek şey hepinize palavra sıkmak.
The only thing that I'm really good at is bullshitting all of you guys.
- Bunun palavra olduğunu biliyorsun.
- That is crap and you know it.
Bize palavra atıp duruyor, efendim.
He's bullshitting us, sir.
Palavra atıp duruyor.
He's full of shit.
Belki palavra atıyordur.
He may be screwing with us?
Demek palavra.
So it's bullshit.
Palavra.
No shit.
Doğru, palavra.
No shit is right.
Palavra bu.
Nonsense.
Bir halt değil, palavra atıyor.
He's full of shit. He's all bravado.
Palavra sıkma!
Stop making things up!
Palavra sıkıyor! Bu pisliğe nasıl inanırsın?
What's that logo on your back?
Palavra bunlar!
Come on!
- Palavra!
I did.
- Palavra dolu halinize bir bakin!
Keep your shit for hicks.
Vallahi palavra sıkmıyorum.
I'm not putting you on.
Şimdi. Palavra değil.
It's no bullshit.
Bence palavra.
I think it's totally hypocritical for you to just talk this giant game. I say bullshit.