Pending Çeviri İngilizce
1,124 parallel translation
İleri seviyede incelemeler sonucunda, Chaco tesisi, Tarım Bakanlığı'nca mühürlendi.
Pending further review, the Chaco processing plant was closed by the USDA.
Sizinkine çok benzer bir davanın avukatın beceriksizliği sonucu daha geçen ay Teksas'ta reddedildiğinin farkında mısın?
You know the same points raised in the pending ineffective counsel petition were turned down by Texas just last month?
Sivil Havacılık kara kutuyu aldı. Araştırma başlamak üzere. Tekrarlıyoruz :
FAA officials have retrieved the blackbox... and a full investigation is pending.
Sanık hakkında gasp suçlaması da vardır. Konuyla ilgili sanığın işvereninden...
The state has charges pending concerning theft of property...
- Karara bağlanmamış davalara bakmıyorum.
- l don't do pending, Counselor.
" Mahkemede süren davanızın sonucunu beklerken, Gramercy Hastanesi...
" Pending the outcome of your criminal trial, Gramercy Hospital...
Çok para verilen, fazla büyütülen, boşanmak üzere olan pis Rayburn'den mi söz ediyoruz? Ondan mı bahsediyoruz?
Are we talking about " the overpaid, overrated SOB with the pending divorce Rayburn?
Şu anda 124 ayrı dosya var.
124 pending cases.
Bir tokat hakkım daha var.
One more slap is still pending.
Yarısı şimdi, yarısı iş bittikten sonra.
Half in advance, half pending his cooperation.
Kızkardeşinize, bu geceden itibaren haftada üç yatılı izin hakkı vereceğim evlatlık meselesi sonuçlanana kadar.
I am going to allow your sister three overnight visits a week, starting tonight pending resolution of the adoption issue.
Size departmanınızı nasıl işleteceğinizi söylemem, ama... ... şu andaki düşünce tarzını açıklamak için, size yasal sonuçlar... ... İllinois eyalet yasası, devam eden davalar...
I wouldn't presume to tell you two how to run your department, but to give you an idea about the current thinking, these are the CDC findings illinois state law and pending legal cases and various NIH and journal reports.
Olay yerindeki kazı tamamlanmadı... park departmanıyla, muallakta olan bir problem var.
Excavation is incomplete, pending a problem with the parks department.
Bu dosya, yeni kanıtlar dolayısıyla kapanmıştır.
This case is closed pending further evidence.
Ulusal Güvenlik Konseyi'yle iş birliği halindeyiz..... tabii başkan geri dönene kadar. .. ve evet, James Marshall hala başkandır.
I am coordinating with the National Security Council... at the White House pending the president's return... and, yes, James Marshall is still the president.
Doğal olarak size bir masa verilecek ve böylece...
Naturally, you will be given a desk pending the outcome.
Eğitimi tekrarlamayı kabul etmiyorum efendim. Bu suçlama yüzünden bana yapılanların ortaya çıkması da umurumda değil!
I would not choose to repeat the training, sir, nor do I care to drive a desk... pending the outcome of this malicious allegation.
Fotoğraf silah palyaço ambulans hepsi askıda.
The photo the gun the clown the ambulance it's all pending.
Sayın Yargıç, davanın iptali istemi, hala karara bağlanmadı.
Oh, uh, your honor, the motion to dismiss is still pending.
And certain trade issues are pending which ensure you a fairer shot than usual.
And certain trade issues are pending which ensure you a fairer shot than usual.
Bu kızın söylediklerini çürütmek zorundayız. Bekleyen kararı reddetme şansımız var.
We've got a motion to dismiss pending.
- Tabii benim iznimi aldıktan sonra.
Of course. Well, pending my approval.
Neden bir kere de turta soğutmuyor, ekmek pişirmiyor boşanma işlemlerine başlamıyorsun?
For once, why couldn't it be pie cooling, bread baking? Divorce pending?
Tüm detayları bilmiyorum. Ama anladığım kadarıyla müvekkilimin iki davasında da muallakta olan kanıtlarla alakalı sorunlar yaşanmış.
I'm not privy to all the details, but there have been certain evidentiary problems concerning both of my client's pending matters.
Makul sebepteki meseleden temyiz için bekliyor.
He's out, pending appeal on the probable cause issue.
Beklemede bir dava dururken televizyona çıkmıyoruz
We are not going on TV with a case pending.
Tutuksuz yargılama talep ediyoruz, temyiz beklenmekte Sayın Yargıç.
Ask personal recognizance pending appeal, Your Honor.
- Burada.
What if there were no pending college departures?
Ceset üzerinde kimlik tespiti çalışmaları sürüyor.
Identification of the body is pending further investigation.
Temyiz sonucu açıklanana kadar beni de buradan çıkaramazsın.
And you're not gettin'me out of here, neither. My appeal is pending.
Sosyal Yardım Bakanlığı'nın, Martin Cahill'in işsizlik yardımının... askıya alındığını ve mali durumuyla ilgili soruşturmanın da çözüm beklediğini bildirmesi genel olarak sevinçle karşılandı.
There was a general welcome when the Minister for Social Welfare announced... Martin Cahill's unemployment assistance was being suspended... pending an investigation info his financial situation.
Raporun ışığı altında ve anlatılan hikâye karşısında resmi raporum tamamlanmadı. Yeni veriler karşısında uzlaşma teklif ediyorum.
In light of your report and narrative, my official report is incomplete, pending these new facts I'm being asked to reconcile.
Kesinleşmemiş tüm konserlerini iptal et.
Cancels Concert you have pending.
Kararı doktor raporuna göre vereceğim.
I will withhold a verdict pending a medical report.
Raporun ışığı altında... ve anlatılan hikaye karşısında... resmi raporum tamamlanmadı... yeni bulgular karşısında uzlaşma teklif ediyorum.
In light of your report and narrative, my official report is incomplete pending these new facts I'm being asked to reconcile.
Davalı ceza süresi belirleninceye kadar serbesttir.
This defendant can stay free pending sentencing.
Anladığım kadarıyla Babil 5, İttifak tarafından bir oylama yapılmadıkça Dünya'dan bağımsız olmaya devam edecek.
Yes, sir. It's my understanding... that Babylon 5 is to remain an independent state... pending decision by the Alliance to formally buy it from Earth.
- Daha fazla test gerekse de bir haftadan az. Ancak bulan robotun kayıtlarına göre uzayda sadece altı veya yedi saat kalmış.
- Pending more tests, I'd have to say... less than a week, but Mainbot records indicate that the body wasn't in space... more than six or seven hours before it was found.
Rotasyonunuzdan alındınız. Resmi soruşturma yapılacak.
You're out of the rotation pending a formal inquiry.
Trapez, ip cambazlığı ve patent bekleyen muhteşem Karpatyalı Fırlatmasını yaptık.
We did the trapeze, the high wire, and the spectacular Carpathian catapult, on which patent is pending.
Kapatıldınız, bir dahaki incelemeyi bekleyin.
You're closed, pending further inspection.
Kovin, resmi kovuşturma için burada yeterli kanıt var.
Kovin, there is sufficient evidence here to detain you pending official proceedings.
Kan testi yapılmasını talep...
Pending a blood test, I...
DNA testi sonuçlarına göre, Kevin Gerrity'ın vasiliği garantilendi.
The court grants custody to Kevin Gerrity, pending the DNA test results.
Hakim W.Lokovich cezası belli olana dek Demarest'i şehir hapisanesine gönderdi.
This is bullshit. Judge Edward Lavwitz remanded demarest to county prison pending sentencing.
Resmi olarak boşandığını sanmıyorum, hala sürüyor galiba, ama bunu benden duyduğunu söyleme çünkü gerçekten bilmiyorum.
I don't think he is officially, I think it's still pending. But don't quote me'cause I don't really know.
Altı patentim var. Altısı da onay bekliyor. Bir tanesi sayesinde de evimi aldım, hatırlatırım.
I have six patents and six patents pending - one of which made me enough dough to buy my apartment house.
Onun gözetimi altında olduğu sürece.
I'm allowing her to maintain custody pending the hearing. And as long as she's the guardian - ---
Ameliyathaneye haber ver, keşif laparotomisi için bekliyorlar.
Notify the O.R. They've got another ex-lap pending.
- Henüz aileye haber verilmedi.
- Pending notification of the family.
Kötü bir şey olacak hissi mi?
A feeling of pending doom?