Pepsi Çeviri İngilizce
430 parallel translation
Petrol, inşaat işi, turbo jet motorları ve Pepsi-Cola.
Oil, construction business, turbo-jet engines, Pepsi-Cola....
Pepsi-Cola "Daha fazlasını iste!"
"Pepsi-Cola Hits the Spot!"
Amerikalı. Petrol, inşaat işi..... turbo jet motorları ve Pepsi-Cola. "Daha fazlasını iste."
Oil, construction business turbo-jet engines, Pepsi-Cola, and "You Hit the Spot."
- Bu, Pepsi-Cola mı?
- Is this Pepsi-Cola?
Büyük Britanya'daki şişeleme fabrikaları elden geçsin.
Attention all Pepsi-Cola bottling plants in Great Britain.
Önerilen slogan, "Pepsi için uğrayın." Benim için uygun.
Suggested slogan, "Pop in for a Pepsi" okay by me.
Acaba Pepsi Cola'da çalışmak nasıl olur?
- I wonder what it's like to work for Pepsi.
Aşağıda pepsi kola olsaydı bu hiç adil olmazdı.
It wouldn't even be fair if there was Pepsi-Cola down there.
Pepsi kolanız. Buzlu kahve kimin?
The pepsi-coce for you.
Amerika'da otoyol kenarlarında büyük ilân tahtalarında... şöyle yazıyor : "Sen de Pepsi nesline katıl."
I noticed huge billboards along American highways saying, "Join the Pepsi Generation."
- Evet, Pepsi-Cola'yı çok severim.
- I love Pepsi-Cola.
Pepsi kimin?
Who gets the Pepsi?
Pepsi benim.
I get a Pepsi.
Polis Murray'e ılık bir Pepsi.
Murray the policeman gets a warm Pepsi.
- Pepsi makinesi.
- Pepsi machine.
Kola şişesi yanında mı Von?
Von, you got that bottle of Pepsi-Cola?
- Hayır, yapma Patsy, hayır.
- No! No, don't do this Pepsi, no!
# Şekersiz Diet Pepsi burada # #
♪ Sugar-free Diet Pepsi is here
Evde köpeğinizlesinizdir geç bir saatte eşinizle falan odada yatağınızda uzanmış televizyon izliyorsunuzdur, konuşuyorsunuzdur. Yarım şişe Pepsi, biraz Doritos vardır.
And, uh, you're upstairs watching TV late at night in bed got the dog with you, got the light on, you're reading, talking to each other, you got half of a Pepsi there, some Doritos, man,
Aynı şekilde gece vakti eşinizle yatak odasındasınızdır, köpeğiniz yanınızdadır televizyon, ışıklar açık sohbet ediyor olursunuz.
Same situation, late at night, you're with your person, you're with your dog in the bedroom, television's on, the lights are on, you're talking, still got some Pepsi left,
Hala biraz Pepsi kalmıştır, Doritos yerindedir.
Doritos are holding out good.
Kızın birinin gazozuna hap mı atmış?
Dosed some little girl's Pepsi with Spanish fly?
Sana bir Pepsi aldım.
Got you a Pepsi.
Pepsi hesabına da mı çalışıyor?
Does he work for Pepsi-Cola too?
Ne gibi görünüyor, Pepsi müsabakası gibi mi?
What does this look like, the Pepsi Challenge?
Onlar yapmazsa, Pepsi satacak.
If they don't, Pepsi will.
- Diyet Pepsi ve patates kızartması.
- Diet Pepsi with French fries.
- Diyet Pepsi aldırmaz.
- Diet Pepsi's diet.
Bir Diet Pepsi verin o zaman.
Give me a Pepsi Free.
Eğer Pepsi istiyorsan dostum, bunu ödeyebilmelisin.
You want a Pepsi, pal, you're going to pay for it.
Köfte sandiviçi ve bir tane daha Pepsi alayım.
I'll have a meatball sandwich and another Pepsi.
Ben de bir Pepsi alayım.
I'll have a Pepsi, too.
Pepsi.
Pepsi.
İki köfte sandiviç ve iki Pepsi.
That's two meatball sandwiches and two Pepsis.
İki köfte sandiviç, iki Pepsi ve bir büyük boy pizza.
That's two meatball sandwiches, two Pepsis... and a large pizza. Everything on it?
Birer pepsi almaz mıydınız beyler?
- Won't you gentlemen have a Pepsi?
2 pepsi geliyor.
Two Pepsis to go.
"Siz beyler neden birer pepsi almıyorsunuz."
"Why don't you gentlemen have a Pepsi?"
Cherry, Git bana bir Pepsi al.
Cherry, I want you to get me a Pepsi.
- Pepsi Kola?
No, thanks. Pepsi-Cola?
Siz? Ben de bir duble Pepsi alayım.
Um, I'll have a Pepsi double.
Bir duble viski ve bir Pepsi'niz hemen geliyor.
One whiskey double and one Pepsi coming right up.
Ve... duble Pepsi.
and a... Pepsi double.
Pepsi desem?
I mean, a Pepsi?
- Pepsi'nin nesi var ki?
- Wh-what's wrong with Pepsi?
Sıcak Pepsi-Cola.
Hot Pepsi-Cola.
Pepsi var ama bir zahmet Doritosu da kendileri getirsin.
And, uh, chit chat, you know, talking to each other, you brought your Pepsi down, but fuck'em, let them get their own Doritos.
Temizle onları, Temel.
Almost brought you a bottle of Pepsi. Clean up on'em, Popeye.
Bir Pepsi?
A Pepsi?
Diğerleri sevgililerimizle sevişirken biz bu berbat şeylere alışmak zorundayız.
I bombomed mama san and in the garbage dump under deuce and a half while a girlsan reading a magazine and sucked on pepsi.
Diet Pepsi.
Diet Pepsi.