Polonyalı Çeviri İngilizce
1,275 parallel translation
Amerikalı pop yıldızı Tina Turner'in mevcut politik özgürlük şartlarına rağmen yalnız bırakılmadığı tespit edildi böylece Polonyalılar onun atletik güzelliğine ve altın kaplama eteğine yoğunlaştılar.
American pop star Tina Turner was determined that politics be left alone despite the current climate of freedom so that Poles could concentrate on her athletic charms and gold lamay nickel skirt.
Bazı İngilizlerin geceleri Polonyalılardan daha çok çalıştığını görüyorum.
I see some English work harder at night then Poles onto Sunday.
Polonyalı askerler Varşova'da savaş elbiseleriyle dış dünyaya bağlı tüm telefon ve teleks hatlarını kestiler.
Polish soldiers patrol the streets of Warsaw in battle gear, telephone and telex lines for outside world were all cut yesterday.
Askeri darbeden bu yana ilk kanın döküldüğü, ülkenin güneyinde çıkan çatışmada yedi işçinin öldürüldüğü ve 39 yaralı olduğu, Polonyalı yetkililer tarafından dün gece bildirildi.
The first initial bloodshed by the Polish authorities since the military takeover was reported last night that seven workers had been killed and 39 injured in a clash south of the country.
Ordu üniforması giyen Polonyalı bir televizyon muhabiri, askerlerin seçeneği yoktu dedi.
Polish television news reporter wearing an army uniform said that the soldiers had no choice.
Polonyalı Paula.
Paula the Polack.
Bana karşı geliyorsun, seni küçük Polonyalı.
You're getting feisty on me, you little polack.
Seni yaramaz Polonyalı!
You cocky polack!
Polonyalı bir çocuk.
A polish boy.
- Polonyalı bir arkadaş.
- A polish friend.
- Polonyalı bir yoldaş.
- So a polish comrade, right?
Polonyalı'sın ve bu yüzden devlet düşmanı olduğunu... ve hep öyle kalacağını unutuyorsun. Suçsuz olsan bile!
You forget you are a Pole and, therefore, an enemy of the Reich, and that you always will be even if you are not guilty of a crime.
Görünüşün ve konuştuğun Almanca ile Polonyalı olduğuna inanmak zor. Yüz hatların, açık renk tenin... tipik bir Aryan'sın.
It's hard to believe you're Polish with your perfect German and the way you look, your fair skin, the structure of your face.
Sen pis bir Polonyalı'sın.
You're a dirty Polack!
Annem, Polonyalı'ların çingenelerden de kötü hırsız olduklarını söylüyor. Ve tabii daha kirli!
Mother says Polacks are worse thieves than Gypsies and dirtier, too.
Güneyli bir pisliğe bacaklarını açarak beni böylesine aldatan bu iki zamanlı... Polonyalı ile evlenmeden önce cehennemde yanardım.
I say "was going to," past tense, because I'd burn in hell before I'd marry a two-timing Polack who'd spread her legs for a sneaky Southern shithead, betraying me like that.
Benim gibi yaşlı bir Polonyalı kadınla ne yapacaksın?
What are you going to do with an old Polish lady like me?
Polonyalı mısın?
Are you a Polack?
Ben Polonyalı'yım!
I am a Pole!
Sen Polonyalı'sın. Yahudi değil!
You're a Polack not a Yid.
- Polonyalı aristokrat Kont Grazinski " sin.
- You're Count Grazinski, polish aristocrat.
Grazinski, eşcinsel, Polonyalı zenne.
Grazinski, a gay, polish female impersonator.
- Polonyalı bir kontsa, ben de Greta Garbo " yum.
- If he's a polish count, I'm Greta Garbo.
Şu Polonyalı homoyla beraber.
well, there's this polish fairy, you see.
İyi Polonyalı veya Kötü Polonyalı vardır.
There is bad Polack, there is good Polack.
Bu sefer ki çok kötü Polonyalı.
This time, very bad Polack.
İtalyanız, Polonyalıyızi zenciyiz de ondan!
We're the dagos, we're the Polacks, we're the niggers!
- Artık Polonyalı amından bıktın yani.
- You getting tired of Polack pussy?
Onlar Polonyalıları bize karşı ayarlamak isteyebilirler Bu Onların işlerini kolaylaştırır.
They want to set the Poles against us. To make their work easier.
Polonyalılar.
Poles.
Polonyalılar kimi zaman bana zulmettiler.
Sometimes the Poles hunted me.
Mücadeleden kaçan Polonyalı insanlar Evlerine dönüyorlardı.
The Polish people... who had fled the fighting, were returning home.
bir polonyalı
A polka.
Geçen hafta iki Polonyalı kız tutuklandı.
2 Polish girls were arrested last week...
Bak, biz daha önce Çeklere, Macarlara....... Afganlara ya da Polonyalılara yardım ettik mi?
Look, did we help the Czechs, the Hungarians, the Afghans or the Pols?
Bir Polonyalı'nın kıçındaki sivilce nedir?
- What's a pimple on a Polack's ass?
Polonyalı banka soyguncusunu duydunuz mu?
Did you hear about the Polack bank robber?
Bir Polonyalı'nın kıçındaki sivilce nedir?
What's a pimple on a Polack's ass?
Anahtarlarını arabanın içinde unutan Polonyalı'yı duydunuz mu?
Hear about the Polack, who locked his keys in the car?
Süt içerken ölen Polonyalı'yı duydunuz mu?
Did you hear about the Polack who died drinking milk?
Polonyalı terörist arabayı havaya uçurmaya çalışırken, egzos borusunda dudağını yakmış.
A Polish terrorist tried to blow up a car and he burned his lips on the exhaust pipe.
Bildiğiniz gibi kocam büyük Polonyalı aktör Frederick Bronski'dir.
You see, my husband is that great Polish actor, Frederick Bronski.
Evet çünkü Polonyalıları topluyoruz topluyoruz...
Well, that's because we do the concentrating...
Sen bir Polonyalısın.
You're a Pole.
Bir Polonyalı!
And a Polish one!
Artık İngiliz, İtalyan veya Polonyalı değilsiniz.
No longer are you an Englishman, Italian, or Pole, or whatever.
- Papa, Polonyalı mı?
- Is the Pope Polish?
Hayır o Polonyalı.
No he's a Polak.
Walker Polonyalı ismi mi?
Walker is a Polak name?
Evet, Polonyalı. Ama ailemizde yavaş yavaş alışacaktır.
Yeah, she's Polish... but the family will get used to that gradually.
Ben senin Polonyalı karınım.
I'm your Polak wife.