English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ Q ] / Qumran

Qumran Çeviri İngilizce

21 parallel translation
Kumran'daki kazıların başına geçecek.
She is to take charge of the excavations at Qumran.
Altı gün Kudüs'tesiniz, Bay Cope. Ardından, dört gün Kumran'da.
We have you down for six days in Jerusalem, Mr Cope... and then Qumran for another four.
Kumran çok ilginçtir.
Qumran is particularly interesting.
Kumran'a. Ben arkeologum.
To Qumran. I'm an archaeologist.
Doğrudan Kumran'a gidiyorum. Kazmaya.
I will be going directly to Qumran to dig.
Kumran'da bazı Amerikalılar kaybolmuş.
Some American's disappeared from Qumran.
Kumran mı?
Qumran?
- Kumran'a arabayla mı gidiyorsunuz?
I believe you, too, are going by car to Qumran?
Kumran'a benimle gelme zevkini bana verir misiniz?
Perhaps you will accord me the pleasure of coming to Qumran with me?
Pekala, haydi Kumran'a gidelim.
All right, let's go to Qumran.
Sen Kumran'ı biliyorsun.
You know Qumran.
İlaç dolabımda var, ama Kumran'a getirmedim.
I carry one in my medicine chest, but I didn't take it to Qumran.
Bay Rogers, Kumran'daki Arap çocuklarla konuşmalarımızı yazıyordu.
Mr Rogers here has been writing up the notes... of the talks we had with the Arab boys at Qumran.
Bu Kumran'daki kamptan Hasan değil mi?
Isn't that Hassan from the camp at Qumran?
Yozlaşmış olduklarını düşünüp, Jerusalem'dan Qumaran'a Ölü Deniz Parşömenlerini yazdıkları yere, gittiler.
They considered them corrupt, so they abandoned Jerusalem to Qumran, where they wrote the Dead Sea Scrolls.
Peter, onları Qumran'a kadar takip ettim.
Peter, I followed them to Qumran.
- Beni mi? Qumran'a gittik.
Me?
Sense yoktun.
We went to Qumran.
Qumran?
Qumran?
Onları Qumran'a kadar takip ettim.
I followed them to Qumran.
Haham Lev'in adamları Qumran'da.
Rabbi Lev's people are in Qumran.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]