Razi Çeviri İngilizce
73 parallel translation
Onu razi ettin mi?
Did you persuade him?
Bu konuda b ¡ r belge ¡ mzalamaya razi misiniz?
Would you be willing to sign a paper to that effect?
Her neyse, Sayin Baskan kongrede Ben'in yer ¡ ne konusmaya razi oldu.
Anyway, the President's volunteered to sit in for Ben at the convention.
- Allah razi olsun.
- God bless you.
Fahreddin Razi, yalnızca sen İbn Rüşd'ün kitaplarını koruyabilirsim. İbn Rüşd'ün söylediklerinin çoğuna katılmasam da böyle durumlarda bu kitapları korumak benim görevim.
Al-Razi, only you can be entrusted with this I don't always agree with what Averroes says, but under such circumstances it is my duty to save these books
Allah sizden razi olsun.
And God bless you all.
Onu nasilda evlenmeye razi ettin!
You got him to agree to marriage!
Ve ayrıca evlenmeye de razi değilim.
And you are not agreeing to get married also.
- Razi Mokhtari. Yaş 45. Chatswvorth'te oturuyor.
- Razi Moktari, 45, lives in Chatsworth.
- Razi Mokhtan'yi gözetliyorduk.
If that's what we're dealing with, lay out the evidence, and we'll stand aside. Razi Moktari's on our watch list.
Razi Mokhtari bazen gümrük ödemelerinde ilginç yollar bulan bir ithalat-ihracat adamıydı.
- Thank you. - Right. Razi Moktari used to be just an import-export guy who sometimes found interesting ways... around paying customs.
Razi'yi onlarla bağlantılı gösteren somut kanıtınız var mı?
Do you have any direct evidence that links Razi to them?
- Razi'nin işi nedeniyle. 5 yıl önce.
Razi's business. 5 years ago.
Razi'nin ölümünü bilmesi gereken çok ahbabımız var.
There are so many people who ought to know about Razi's death.
Önümüzdeki hafta. Ama Razi ve oğlu için rezervasyon görünmüyor.
But there are no reservations for Razi or the boy.
Yakın mesafeden atış. Muhtemelen önce Razi, sonra da fedaisi vurulmuş.
Close range, probably Razi first, then the bodyguard.
Craig Sherman adlı herif, Razi Mokhtari'yi öldürdüğünden bahsediyor.
A guy named Craig Sherman is claiming credit for killing Razi Moktari.
"Hiçbir Müslüman masum değildir" demiş. Razi Mokhtari'yle de yetinmeyeceğini belirtmiş.
It says no muslim is innocent, and Razi Moktari is only the first.
Şimdiye dek Razi Mokhtari'nin terörist olduğuna dair kanıt sunmuş da değilsin. Sunsan şimdi burada olmazdık.
And so far you haven't provided one single piece of evidence that Razi Moktari was a terrorist, because if you had, we wouldn't be here.
Ve Razi Mokhtari ile J effrey Sanders'ı öldürdüğünü kabul. ettin bile?
- No. And you've already admitted to killing Razi Moktari and Jeffrey Sanders?
"Onlar da kim?" sorusunu bir tarafa bırakırsak, niye Razi Mokhtari'yi hedef aldın?
We can decide the question of who "they" are. Why did you target Razi Moktari?
Razi sana tutsak muamelesi yapıyordu.
Razi was treating you like a prisoner.
Razi'ye doğru yürüdü. Ateş etti ve tabancayı tekrar cebine koydu.
he walk... he walked over to Razi and fired the gun,
Boşanma davası açmak varken Razi'ye ölüm pususu kurdular. Bir de suçsuz adam öldürdüler.
They lured Razi to his death and killed an innocent man in the process... when she could've just filed for divorce.
Beklemeye razi olduguma bile sükretmelisin.
You're lucky I'm even willing to wait.
Razi, onlara nasil yaristigimi anlat.
Razi, you tell them how I race.
Razi, daha hizli!
Razi, faster!
Razi!
Razi!
Sorun su ki, Joe yarisa razi mi?
The problem is, is Joe agreed to race?
Selam, Razi, Joe ile anlasmam var.
Hello, Razi, I've deal with Joe
Aman Tanrim Razi!
Oh God Razi!
Razi uyan Razi!
Razi wake up, Razi!
uyan, Razi!
Wake up, Razi!
Razi uyan!
Razi wake up!
uyan Razi!
Wake up Razi!
Razi yi oldurdun?
You killed Razi?
Razi gibi hepimizin olmesini bekle
Wait till all of us die like Razi
Bundan sonra Filistinli Araplar daha fazla Yahudi göçüne razi olacakti.
After that, Palestinian Arabs would have to acquiesce in any more Jewish immigration.
Annenlerin evlenmesine asla razi olmadi.
He never accepted your parents'marriage
- Razi.
- Ah, Razi!
Razi, Razi, ben burada kalamam.
Razi, Razi, I can't stay here.
Razi, konuşamıyorum.
Razi, I can't talk.
- Razi!
- Razi!
Kaderine razi bir ölüm.
A fateful date, the end of Great Britain's dominion over the seas.
Bunun ön saflarında, M.S. 865'de, burada, İran'ın başkenti Tahran'ın hemen dışındaki Rey şehrinde doğan İbn Zekeriya El-Razî adlı bir ortaçağ İslam doktor ve kimyageri vardı.
At the forefront of this was a medieval Islamic doctor and chemist called Ibn Zakariya Al-Razi, who was born here in the city of Ray, just outside the Iranian capital Tehran in 865 AD.
Râzî'nin sınıflandırılması Yunanlılarınkinden çok farklı oldu.
Al-Razi's classification was very different from the Greek one.
El-Razi gruplarının her birinde son derece farklı bir deneysel davranış vardı.
'Each of Al-Razi's groups'had a profoundly different experimental behaviour.
Tabii ki bu sınıflandırma türü, bugün kullanılan bir yol değildir ; zaten asıl nokta, Râzî'nin, maddelerin gruplandırılması işini ilk kez felsefî esintilerle değil deneysel gözlemler temelinde yapmasıdır.
'Of course, these classifications are not the way we do it today,'but the point is that, for the first time, 'Al-Razi was grouping substances on the basis'of experimental observations, not philosophical musings.'
Râzî'nin çalışmalarının üzerinden 1000 yılı aşkın yol geldik.
We've come over 1,000 years since the work of Al-Razi.
Evet, Râzî ile, gerçekten de başka deneylere yol açan ilk sınıflandırmayı, insanların rasyonel çalışmaya başlamalarını sağlayan ilk şemayı görüyoruz, diye düşünüyorum.
Well, I think with Razi, we start to see the first classification which really leads on to further experiments, the first schema which allows people to start doing rational work.
Daha muhteşemi ve daha iyisi gerçekleşme yolundaydı, çünkü İslam matematiği ve Cabir bin Hayyan ve Râzî'nin deneysel teknikleri, işleri tamamen yenilikçi bir şekilde devrime tabi tutacak ve modern bilimsel çağı yaratacak şekilde bir araya kaynaşmak üzereydi.
But bigger and better was to come, because Islamic mathematics and the experimental techniques of Jabir Ibn Hayyan and Al-Razi were about to be welded together in a completely innovative way that would revolutionise their work and create the modern scientific age.