Remaining Çeviri İngilizce
2,643 parallel translation
Kainatın uzak geleceğinde arta kalan beyaz cüceleri benzer bir alın yazısı bekliyor.
And in the far future of the cosmos, a similar destiny awaits the remaining white dwarves.
Sen alacağını aldıktan sonra da kalanını bana belgelettirdin ama bir de günah keçisine ihtiyacın vardı.
Then after you stole it, you had me voucher the remaining cash, in case you ever needed a fall guy.
Peki ya bazıları yaşam için hayati olan ve birçoğunu değerli saydığımız diğer elementlere ne oldu?
What of the remaining elements, some of which are vital for life and many of which we hold most precious?
Orası özgür kalan tek kalemiz.
The last remaining free strong hold.
Geri kalan krallıklarında fetihini tamamlamış oldum.
I completed my conquest of the remaining Realms.
Diğer kötülüklerin efendilerinin geri kalan altı noktaya dağıldıklarını düşünüyorum.
I can only assume the other masters of evil have been dispatched to the remaining six locations.
Ultron programının içine gir ve... her şeyi yok et.
Go through the remaining Ultron shells and programming... destroy everything.
Hayır, hayır o kadar kaldı.
Oh, no, no, remaining.
Fabrikaya koyduğunuz kameralardan kalan bir tanesi, Kwan olduğuna inandığımız bir adamın resmini yakaladı.
The remaining surveillance camera you put up in the factory captured an image of a man we believe to be Kwan.
Toller 17 Ekimde Miami-West Cezaevi'nden yapılan firardan kalan son kaçaktı.
Toller is the last remaining fugitive from the Miami-West prison break of October 17.
Kalan iki bin akçeyi de maaşlarına zam olarak verirsiniz.
Add the remaining 2000 as a wage increase.
13 gün, 20 saat kaldı.
1 3 days, 20 hours remaining.
Geri kalan topları ateşle.
Shoot the remaining balls.
Ben sadece buradan çıkmak ve son günlerimi torunlarımla geçirmek istiyorum.
I just want to get out of here and spend my remaining days with my little grandkids.
Mesela sessiz kalma hakkına sahipsin.
Yeah, you do have rights... Like remaining silent.
Ve kalan malların nerede olduğunu biliyorum.
I know where the remaining stock can be found.
Kız kardeşinin evliliği için yapılacak çok iş var.
There are so much work of the marriage of sister remaining..
Supria'nın düğününe 8 gün kaldı.
There is marriage of Supria and only 8 days are remaining.
Belki de Dr Dick bütün en iyi bileşenleri ben ve No2 üzerinde kullanmıştır.
Dr. Dick probably made you, Third, out of the remaining parts of us,
Kalan zaman böyle geçirilmez.
That's no way to while away your remaining hours.
Çünkü seni seviyorum ve... 499 kere daha beni eğiteceksin.
Because I love you and... we still have 499 times remaining to get tuned.
Kalan tek oyuncu...
The only player remaining is...
Geriye tek dal da yaklaşık 200.000 yıl evvel ortaya çıkan türümüz kalıyor.
Our species, appearing about 200,000 years ago, is the only remaining twig.
Altılı kutudan kalan dört birayı getirdiniz mi?
Did you bring the remaining four beers from the six-pack?
İlacımız hayattan beklediklerini artırır ve kalan yıllarını daha iyi geçirir.
Our drug makes people's remaining years better, and it doubles their life expectancy.
Kalan eşyaları toplamak için sadece 20 dakika kaldı.
There were now just 20 minutes left in which to scavenge our remaining items.
Kalan adamlarına kameralar yeniden devreye girene kadar sürekli devriye dolaşmalarını söyle.
Have your remaining men walk continuous rounds until our cameras are up and running.
Mekke'de ise, Kureyşliler Hz. Muhammed ve kalan takipçileri üzerindeki baskıyı arttırmışlardır.
Back in Mecca, the Quraysh began to turn the heat up on Muhammad and his remaining followers.
Muhammed ve kalan takipçileri üzerinde, tek bir tanrıya inanç mesajlarına gölge düşürmeye, Kureyşlilere teslim olmalarını sağlamaya veya en azından onların taptığı bazı tanrıları kabul etmeye yönelik sıkı bir baskı vardı.
There was now immense pressure on Muhammad and his remaining followers to compromise their message of believing in one God only, and to give in to the Quraysh or to at least accept some of the other gods worshipped by them.
Kalan arabamı demek istiyorsun.
Oh, you mean my remaining car.
Bir arada kalsak daha iyi değil mi, özellikle de... En iyi şansımız önce kalan buz bloklarını taşımak.
Aren't we better staying together- - our best bet is to move the remaining ice blocks first.
Biliyorsun ki ben öldüğümde saklanan diğer üç gardiyanım kutuları açığa çıkaracaklar ve bütün sırları ifşa edecekler.
Knowing that when I die, the remaining three Guardians wherever they're hiding, will release the content of their boxes. - All those secrets, all at once.
Programdaki son üç çalışan onlardı.
They were the last three remaining staff members of the program.
Gogol aradığınız gardiyanları bulmanıza yardım edecek.
Gogol will fund your search for the remaining guardians.
Yani hesabınızda ne varsa nakit olarak çekmek istiyorsunuz, öyle mi?
So the full remaining amounts in these accounts, in cash?
Adamı etkisiz hale getirirken, bir taraftan da sivilleri kurtarmamız gerekiyor.
We'll disarm him while getting any remaining civilians out of range.
Geri kalan Klon ve Gangan'ları hazırlayacağım.
I'll marshal the remaining Clones and Gungans.
Herhangi iki karekökün toplamı ikiz kenar üçgenin kareköküne eşittir.
The sum of the square roots of any two sides of an isosceles triangle is equal to the square root of the remaining side. Oh, joy.
Kalan asker sayısı 572.
Remaining troop strength : 572 soldiers.
Kalan asker sayısı 2875.
Remaining force : 2,875 soldiers.
Kalan asker sayısı 3.
Remaining soldiers : 3.
Misafirim olma onurunu bana tekrar bahşedin.
Do me the honor of remaining my guest.
Artık zaman yok.
No time-outs remaining.
Diğer hayvanlar kalan birkaç gölcüklere çekilmişlerdi.
Other animals retreat to a few remaining pools.
Peki analiz edecek örnek kalmadı mı?
And there's no remaining samples to analyze?
Patron, kalan 4000 doların faizini Joo Dong-hyun'dan alınmasını söylüyor.
Boss says to charge Joo Dong-hyun interest for the remaining $ 400.
Bu çok iyi..... kalan droid'lerin işini bitirin.
Very good. Finish off the remaining droids.
Harmon ailesinin yaşayan tek üyesi.
She's the only remaining member of the Harmon family.
Diğer Lobo'ların yerini öğrendik bunlardan.
They gave us the intel on the remaining Lobos.
Tarikat mensupları, belirli aralıklarla dünyanın sonunun geldiğini öne sürüp duruyor.
And every few years the remaining members predicted the world's gonna end.
Son kalan üç tel saçını da yoldurtma bana.
I'll be out of your three remaining hairs in a minute.