Samira Çeviri İngilizce
125 parallel translation
Bir Samira Makhmalbaf filmi...
A film by Samira Makhmalbaf
Samira MAKHMALBAF
Samira MAKHMALBAF
BLACKBOARDS KARATAHTALAR Bir Samira MAKHMALBAF Filmi
BLACKBOARDS a film by Samira MAKHMALBAF
Samira Makhmalbaf
Samira Makhmalbaf
Yönetmen : Samira Makhmalbaf
Directed by Samira Makhmalbaf
Samira ve çocukları almaya geleceğim.
I am going to collect Samira and the children.
- Samira...
Samira...
- Neler oluyor? - Samira, kaç.
What is happening?
Samira!
Samira!
Samira...
Samira...
Kuzenim Samira düğünde olacak
My cousin Samira will be at the wedding
Git Samira Bekliyor.
Go up to Samira. She's waiting
Samira güzel ve seni seviyor.
Samira is beautiful and she loves you
Dr. Samira Terzi.
Dr. Samira Terzi.
Semra?
Samira.
Evet, Semra.
Yes, Samira.
Onu dövdüm Semra... Tıpkı üvey babamın beni dövdüğü gibi.
I beat him, Samira, like my stepfather beat me.
Semra, iyi misin?
Samira... You are safe.
Semra!
Samira.
Semra.
Samira.
Samira, benim. Bu seni son arayışım olacak.
'Samira, it's me.'be able to call you.
Samira, benim için endişe etmeni istemiyorum.
Samira, I don't want you to worry about me.
Samira?
'Samira?
- Arkadaşın Samira bugün beni görmeye geldi.
Your friend Samira came to see me today. Really?
Samira.
Samira.
Samira ve ailesi için dua edeceğiz.
We'll pray for Samira and her family.
Ra. Samira.
- ra, Samira.
Küçük Samira'nın birkaç fotoğrafı.
A few photos of little Samira.
- Biz sadece Samira'mızın ait olduğu yere gelmesini istiyoruz.
- We just... We just want our Samira where she belongs.
Samira'nın evlat edinmesindeki gecikmenin evraklardaki karışıklıktan başka bir şey olmadığını söyledi. Tamam.
Told the holdup with Samira's adoption was nothing more than a paperwork mix-up.
Bunu söylemek hiç kolay değil ama öğrendiğime göre Samira'nın biyolojik annesi geri adım atmış.
There's no easy way to say this... but he informed me that Samira's birth mother has stepped forward.
Tüm bunlar da ne, Samira?
Was that all, Samira?
Samira, Louis'in bardağı boşalmış.
Samira, Louis's glass is empty.
Bir içki alır mısın yoksa Samira'yı mı çağırayım?
A drink or shall I call Samira?
Senin hatan değil, Samira.
It's not your fault, Samira.
Samira, aşağı in.
Samira, go down.
Samira ile benim arama uzanabilirsin.
You can lie between Samira and me.
Adamın biri Samira'yı satın aldı.
A man has bought Samira.
Önce Samira'da başladı.
Samira was first.
Ama Samira kusmaya başlamadan önce tatlı bir koku aldığını söyledi.
Samira said she smelled something sweet.
Samira geldi, ben kahve yapacağım sende acele et
Samira is here, i'm gonna go prepare the coffee. Hurry.
Farklı bir şekilde olsa da Samira Mahmelbaf da bilir.
And, in a different way, Samira Makhmalbaf does.
Filmi, 90'ların İranlı yönetmeni Samira Mahmelbaf'ı derinden etkiler.
As we'll see, her film was a huge influence on this great Iranian director of the'90s, Samira Makhmalbaf.
- Buzdolabındaki resimler Samira'nın mı?
- Is that Samira on the fridge? - Yes.
Samira, beş yaşına giriyor bugün.
Samira turns five today.
Samira?
Samira?
Samira bugün beş yaşına giriyor.
Samira turns five today.
Masum olan Samira'ydı.
Samira was innocent.
Onca yetim varken neden Samira?
Why Samira? Of all the orphans in the world, why her?
- Neler oluyor?
Samira, run.
Samira'yı mı istiyor?
She wants Samira?