Slowly Çeviri İngilizce
8,616 parallel translation
Yavaşça.
Slowly.
Tamam. Yavaşça...
Okay... very slowly...
Yavaşça gözlerini kapat.
And slowly close your eyes.
Yavaşça odak noktanı yukarı çıkar.
Slowly move your focus up.
Yavaşça kendine geri çek.
Slowly pull it back into yourself.
Yavaş ol yoksa başın döner.
Slowly, or your head will spin.
Yavaş yavaş indirin.
Slowly. Easy.
Seni yavaşça benzeteceğim.
I'm gonna do you slowly.
Yavaşla.
Slowly!
Yavaşça.
♪ slowly ♪
Evrimin çok yavaş olmasının bir sebebi var.
There's a reason why evolution happens really slowly.
# Yavaş yavaş yanıyorum. #
"I burn slowly."
Buna rağmen Kızılderililer git gide daha çok toprak kaybetmeye devam etti.
However, the Indians still slowly lost more and more land.
Ama yavaşça.
But slowly.
Ancak güzel şeyler farkına varmadan, yavaş yavaş gelenlerdir.
But the best things come slowly without knowing.
Yavaş yavaş.
Slowly.
Eğer bir kadın evine gelirse ve ona seks yapmak istemediğini, ilişkiyi ağırdan almak istediğini söylersen, alt tarafına çömeleceğini garanti ederim.
If you get a woman back to your place and you say you don't wanna have sex, you just wanna take it slowly, I guarantee she will go down on you.
Temponu kontrol et ve yavaşça hızlan.
Control your tempo then build slowly.
Yavaş yavaş ölme oyun keyfini çıkarın.
Enjoy your game of slowly dying.
Yavaşça kolunuzu gerin.
Stretch your arm slowly.
Yavaş, yavaş.
Slowly, slowly.
# Yavaş ama emin bir şekilde beni öldürüyorsun. #
Slowly but surely you've done me in
Bence çoğu insanı çok mutsuz eden bir sistem. İnsanlar yavaş yavaş ölmekte olan veya istismar edilen bir gezegende yaşamak istemez sanırım.
I think it's a system that makes most people very unhappy, and I don't think people want to live on a slowly dying planet or to be exploiting, um, you know, their neighbors.
Yavaşça yaklaşacağım.
I'm going to approach slowly.
Yavaşça kalk!
Get up slowly!
Yavaş aç.
Open it slowly.
Bakın bir yaratık çok yavaş büyüyorsa onun büyüdüğünü hiç fark etmezsiniz.
See, If a creature grows slowly enough, you'll never notice it grows at all.
Ama tüm bu hatıralar soluyor ve sadece suçluluk duygum artıyor.
Memories of them slowly fade and my guilt is increasing day by day.
Yavaş hareket et.
Move slowly.
Çok yavaşça.
Very slowly.
Yavaşça, çok gaz verme.
Slowly, not too much gas.
Yavaşça, çok gaz verme.
Slowly. Not too much.
Yavaşça, dikkatli.
Slowly. Carefully.
Yavaşça...
Slowly...
Bak, yavaşça.
Watch it, slowly
Söyledim : yavaşça.
I said : slowly.
Yavaşça yürü.
Walk slowly.
At yere, yavaşça.
Put it down. Slowly.
Pekâlâ, yavaşça yap.
Okay. Slowly.
~ Yavaşça, yavaşça dudaklarımda beliren bir gülümseme hissediyorum. ~
"Slowly... slowly... on my lips.." "..
Yavaşça.
Slowly!
Sana kaç kere daha söyleyeceğim yavaş ye diye?
How many times do I have to tell ya? Eat slowly.
Önce yavaş yavaş, ve tek tek ilerlemek lazım.
You need to go slowly, and one by one.
Ellerini görebileceğimiz bir şekilde yavaş yavaş yukarı çık!
With your hands where we can see'em... Slowly come on up!
Zaman yavaşça değişiyor...
Time's changing slowly...
ihtiyacım olan son şey kadının birinin yavaşça ve bağırarak ölmesi.
The last thing I need is some woman dying slowly and loudly
Onu yavaş yavaş ölüme terk ettim.
I left him to die very slowly
Fazla yavaş yürüyorsam söyle.
If I'm walking too slowly, just say it
Yavaş ol!
Slowly!
Çeviri : ohyoulovemetoo Yeppudaa RM Çeviri Ekibi
"Slowly... slowly... on my lips.."
Yavaşça.
Do it. Slowly.