Spicy Çeviri İngilizce
1,401 parallel translation
Parlak ve kumral Baharatlı gibi bir kız
So bright and fair she's a spicy lass
Ama bazılarınız... ki, bu gruptan insanlar Kariyer Günlerine gelip konuşmaz... çünkü bu pek tercih edilmez... bazılarınız amaçsızca ortalıklarda dolaşıp... baharatlı yiyecekler yiyecek... ve 30'lu yaşlarına kadar zenci müziği dinleyecektir.
But some of you, and this is the group that no one ever comes into Career Day and addresses, and it's criminal, some of you are just gonna float along, eating spicy foods, humming black people's music into your 30s.
İki adet acılı suşi... bir tabak taze meyve ve biraz chimichanga.
Okay, we got two orders spicy tuna hand rolls, a plate of fresh fruit and some chimichangas.
Edepsiz oluyorlar.
They're spicy.
Hardal sosu çok mu baharatlı acaba?
Is the mustard sauce spicy?
Acı olunca yiyemiyorlar.
Too spicy, they won't eat it.
Gerçek şu ki baharatlı sosisi özlediğim için kaçtım.
The truth is that I ran away because I was missing some spicy sausage
O baharatlı köri pişirmiş.
She cooks a spicy spread.
- Bir acılı, bir normal?
- One spicy, one regular?
Rahatlatıcı bitki çayları aldım.
Tea leaves for spicy food.
Şimdi, öldürücü şeylerim var ve baharatlı tuna sarmalarım.
Now, I have some killer yellowtail here and spicy tuna rolls.
Baharatlı salsalı karides parçalarını da siz aldınız.
And you are getting the prawn bites with spicy salsa.
Baharatlı tavuk.
Spicy chicken.
Acılı Dijon.
Spicy Dijon.
Burada öküzden olan tek şey kişnişli tavuktaki baharatlı salamura.
The only jerk around here is the spicy marinade on this Jamaican chicken, mon.
Baharatlı karides yuvarlaması, bu Nori'nin favorisi,
Spicy shrimp hand roll, that's Nori's favorite,
Çok seksi bir karın var.
You have such a hot and spicy girl!
Bu Kajular çok baharatlı mı...?
How spicy are these Cajun...?
Salsa "baharatlı-acı" anlamına gelir. Bugünkü halimize tam olarak uyuyor.
Salsa means "spicy-hot." That suits our mood today perfectly.
- Nasıl başa çıkıyorsun?
Why don't you Try some of this spicy orange
Fazla baharatlı değil.
Not too spicy.
Ekstra baharatlı istemiştim.
I ASKED FOR EXTRA SPICY.
İşte ekstra baharatlı.
HERE YOU GO, EXTRA SPICY.
- Baharatı çok değil mi?
- I do. - Not too spicy?
- Baharatlı yemek severim.
- I like spicy food. Do you?
Lynnie de baharatlı yemek seviyor. Sen de seversin.
Lynnie likes spicy food and so do you.
Chang sosunuzu ne kadar acı istersiniz?
How spicy would you like me to make your Chang sauce?
Chang sosunuzu ne kadar acı istersiniz?
How spicy would you like your Chang sauce?
Bu salsanın biraz fazla baharatlı olduğunu düşünmüyor musunuz?
Does anybody else think this salsa's a little too spicy?
Ateşli ve acılıydı. Şöyle diyelim... Kendime özel kore barbeküm oldu.
It was hot and spicy and let's just say I had my very own Korean barbecue.
Çok baharatlı pişiriyorlar ayrıca mutfakları da temiz görünmüyor.
It's too spicy and it never looks clean in there.
Sarmısak mı, bitki mi, kırmızı biberli mayonez mi?
Garlic, herb, or spicy aoli?
Birisi az acılı olsun.
Make one a little spicy.
Ne kadar az acılı?
How spicy is a little?
Yumuşak mı, orta mı, baharatlı mı?
Mild, medium or spicy?
Orta boy olsun diyeceğim ama o zaman baharatlı diyemiyorum.
I'd say medium, but then I couldn't say spicy!
Çıtır çıtır, baharatlı ve kaygan.
Crunchy, spicy and Slippery.
Tamamdır, hikayenin temasından bildiğin gibi,... Ben Stiller baharatlı yemekleri sevmiyor.
All right, so as you know by this point in the story, Ben Stiller doesn't like spicy food.
Baharatlı pirinç gibi.
Like spicy rice cakes.
Tökezleyip sandal ağacı, misk ve baharatlı limon üzerine mi düştün yoksa bu bir parfüm mü?
Did you trip and fall onto sandalwood musk and a hint of spicy citrus or is that cologne?
- Mısırlı biftek and lahana yanında baharatlı hardal.
- -Corned beef and cabbage with that spicy mustard.
Acı olanı almışım.
Picked a spicy one.
- Annem için baharatlı tavuklu sandviç.
- Spicy chicken sandwich for mom.
Baharatlı tavuk, paket olacak.
I need a spicy chicken to go.
Yok iyiyim, şey bu köfte acıymış!
No, I'm fine. It's just... this roll is really spicy.
- Ne o, çok mu baharatlı?
What, is it too spicy?
- Vay canına, bu çok baharatlıymış.
Wow. That's so spicy.
Baharatlı şeyler yiyemiyorum.
I can't eat spicy foods.
Acılı!
Make them spicy!
Baharatlı pirinç?
Spicy rice cakes? Spicy rice cakes?
Sonra, asıl şey yok oluyor ve sadece bu görüntü kalıyor.
But let's say, that this point here is your happy face after those spicy rice cakes.