Suikastçi Çeviri İngilizce
525 parallel translation
Sınırı geçtiğin anda, şuursuz bir suikastçi olmuştun.
From the moment you crossed the frontier, you became an unconscious assassin.
Profesyonel suikastçi.
He is an assassin, a professional...
Profesör size suikastçi özgür gezerken cezayı bize çektiriyor gibi gelmedi mi?
Has it ever occurred to you professor that the assassin is letting us pay for his act... While he goes scot free?
Adamın suikastçi olarak hazırlandığını söylüyorsunuz.
You say the man has been built as an assassin.
Ben, Perseus, Danae'nin oğlu, Argos'un yasal kralı. Prensin suikastçi ve gaspçı olduğunu beyan ediyorum.
I, Perseus, son of Danae, legitimate king ofArgos, declare that the prince is an assassin and a usurper.
Şimdi, Bay Cunningham sizce bu ilginç ziyarteçi bir dolandirıcı mı? Bir suikastçi belki de!
Now, Mr. Cunningham do you suppose this garrulous intruder may be a swindler perhaps?
Suikastçi!
Assassin!
Albay Jacques Bouvar bilinmeyen bir suikastçi tarafından öldürüldü.
Colonel Jacques Bouvar was killed by an unknown assassin.
Canım, bu olağan bişey bu yıllarda suikastçi tutmak normal bişey
My dear, it was an accepter accepted thing in this age to hire an assassin
Bir mafya üyesi ve 24 Ocak 1895'de Castelvetrano, Sicilya'da doğan John Scalise gibi profesyonel bir suikastçi.
He is a member of the Mafia and a professional assassin... as is John Scalise, born Castelvetrano, Sicily...
Beni duydun Kiryu'dan aşağı gönderdiğin adamlar yerimi belirledi ve o anda bir suikastçi gönderdin.
You heard me... You sent your men down to Kiryu determined my whereabouts, and then even sent an assassin.
Suikastçi elimizde.
We have the assassin.
Suikastçi gönderemeyeceğin bir yerde.
Where you wouldn't look for an assassin,
Dedikerine göre... Suikastçi Uçan hançer Kralı, Kou Ying'miş.
I heard that the assassin was the famous King of Flying Daggers, Kou Ying.
O Kou Ying, suikastçi!
He's Kou Ying, the assassin.
Yakalamam gereken bir suikastçi var
I have an assassin to catch.
Kou Ying, suikastçi!
Kou Ying the assassin.
Ben suikastçi "Yalnız Kurt ve Yavrusu"!
Assassin Lone Wolf and Cub.
Bana bak, yanımda beni koruyan kötü şöhretiyle meşhur suikastçi Shino var.
Listen here, I have the infamous assassin, Shino protecting me.
Her kim suikastçi Shino'yu öldürürse... Chaya'ların sahibinden 100 ryo alacak.
Whoever kills the assassin Shino... will receive 100 ryo from the Chaya owners.
Suikastçi Shino, teslim ol!
Assassin Shino, surrender now!
Suikastçi Shino...
Assassin Shino...
Suikastçi Shino, ne korkunç bir düşman...
What a formidable foe, this Assassin Shino.
Suikastçi yakalandı.
The assassin was caught.
Suikastçi
Assassin
Tipinden anladığım kadarıyla sizler suikastçi olmalısınız
Judging from your accent I knew you must be swordsmen
Sen bir suikastçi misin?
Are you an assassin?
Benimle olacaksan bir suikastçi olacaksın demektir
When you followed me And became an assassin
Fakat bizleri birer suikastçi gibi eğitmeni anlamamı nasıl beklersin?
But how do you expect me to understand you're training us to be assassins?
Bir suikastçi olduğunu kanıtladım.
I proved he was an assassin.
Ben suikastçi değilim!
I'm not an assassin!
Çünkü bu sabah beklediğiniz suikastçi yani Piedra yakalandı.
Because Piedra, the assassin you were waiting for this morning, he was caught.
Bir suikastçi tarafından.
By an assassin.
Söylesenize Bay Pahpshmir, tüm dünyada en etkili suikastçi kimdir?
Tell me, Mr Pahpshmir, in all the world, who is the most effective assassin?
Suikastçi olarak kimliğini gizlemeyi başaran herkes.
I would think anyone who manages to conceal his identity as an assassin.
Evet ama daha da ideal bir suikastçi vardır.
Yes, but there is even a more ideal assassin.
Suikastçi olduğunu bilmeyen biri.
One who doesn't know he is an assassin.
Anladığım kadarıyla... herkes... suikastçi olabilir.
And it seems to me... anyone... can be an assassin.
O sıradan bir suikastçi değil.
He's no ordinary assassin
Bilmiyorsun. Kaçsak bile Şogun peşinden daha çok suikastçi gönderir.
Even if we escape from here, he'll send more assassins after him.
Onlardan bir suikastçi yaratmalarını istedim.
I told them to build me an assassin.
PEKİN'DEKİ SUİKASTÇI
ASSASSIN AT PEKING
O, "Yalnız Kurt ve Yavrusu" denen sûikastçi.
Then he's the assassin called the "Lone Wolf and Cub..."
Şu andan itibaren baban, acımasız bir öldürme dünyasında sûikastçi olarak kan ve cesetlerden oluşan bir yolu izleyecek.
From now on, your father shall follow a road of blood and corpses as an assassin in the world of killing without remorse.
Sûikastçi olarak alacağım görevlerle ailemize acı çektiren Yagyu'ya acıyı geri tattıracağım.
By taking assignments as an assassin all that our family has suffered can be returned back to the Yagyu!
Demek ki çocuğu olan bir sûikastçi olacağım.
An assassin with a child, I see.
Bilinmeyen ikiliye "Yalnız Kurt ve Yavrusu" deniliyormuş ve sûikastçi olarak kiralık çalışıyorlarmış veya böyle bir şeydi.
The unknown pair were called the "Lone Wolf and Cub..." ... and were available for hire as assassins or so the story goes.
Itto'nun Cehennem'e giden yolda artık çocuğuyla yaşayan bir sûikastçi olduğuna dair bir dedikodu var.
I heard, Itto Ogami had become an assassin together with his child
Shogun cellatlığı makamını gaspetmek için Gölge Yagyu tuzak kurup arkanızdan iş çevirdi ve siz tuzağa düştükten sonra intikam almak için sûikastçi olmayı seçtiniz veya öyle diyorlar.
You became an assasin to rehabilitate your clan.
Itto'nun Cehennem'e giden yolda artık çocuğuyla yaşayan bir sûikastçi olduğuna dair bir dedikodu var.
I heard, ltto Ogami had become an assassin together with his child
Her domuzu, her inegi... her kasabayi, her orduyu, ve bana bir suikastci diyorlar.
Pig after pig, cow after cow... village after village, army after army, and they call me an assassin.