Söndür Çeviri İngilizce
1,104 parallel translation
Söndür ışıkları.
Cut the film. Stop the lights.
Önce ışığı söndür.
First turn off the light.
Işıkları söndür.
Turn out the lights.
Işıkları söndür.
Kill the lights.
- Tamam mı? - Sigaranı söndür.
Put out the smoke.
Sen et, ve sonra ışıkları söndür.
You have the fight. When you're through, turn off these lights.
Franko, söndür sigaranı.
All right, Franko, get rid of that cigarette.
Işığı da söndür.
Turn out the light.
Oh, yeri gelmişken, giderken ışıkları söndür.
Oh, by the way, when you leave, turn out the light
Söndür onu.
Put it out.
Söndür şu kibriti.
Put that match out.
Söndür şu ışığı!
Kill that light!
Sen ne yaptığını sanıyorsun, söndür şunu.
What the devil do you think you're doing? Braithwaite!
Söndür, söndür dedim.
Put it out. Put it out, sir! Take it away!
lşığı söndür!
Turn out the light!
Şu ışıkları söndür!
Turn out those lights!
lşıkları söndür!
Lights off!
lşıkları söndür.
Turn the lights off.
Çabuk, söndür haydi! "
Quick, put it out! "
Işığı söndür ve yat.
Turn off the light and get some sleep.
Söndür şu sigarayı!
Put that cigarette out!
Işıkları da söndür lütfen.
And turn the lights on, please.
Işıklarını da yakıp, söndür de Noel için başka neler yapacağını görelim?
Why don't you flash your lights so as we can see what else you got for Christmas?
Kapıyı açmadan ışığı söndür.
Put the light out before it opens.
Söndür onu.
Turn that off!
lşığı söndür.
Douse that light.
Mumu da söndür, Amy.
Put out your candle, Amy.
Çıkarken kapıyı kapat ve ışıkları da söndür.
Close the door and turn off the lights on your way out.
Kapıyı kapat, ışıkları da söndür.
Close the door and turn off the lights.
- İrlandalılar başka yoldan, biz başka yoldan gidiyoruz. - Söndür şu puroyu.
Put out that cigar.
Işığı söndür.
Turn out the light.
Ateşi... Ateşi söndür Gavin.
Hurry... hurry with the fire, Gavin.
Kapıyı açmadan ışığı söndür.
You're going back to the 4077. Does this mean I'm not getting the hug?
Çabuk, önce soyun. - lşığı söndür o zaman.
- Take off your clothes. - Switch off the light.
Farları söndür.
Headlights off.
Sen de şunu söndür!
You, that lamp!
Kapıyı "kapatmak", "ocağı" odun atmak, ateşi "kapatmak" diyorsun. Halbuki kapıyı kapat, ateşe odun at ve ateşi söndür diyeceksin.
You " "closer" " the door'" "putter" "in firewood and" "putter" " out the fire when it really is to close the door put more firewood in and put out the fire.
Söndür şunu.
Put it out. Let's go.
Ama önce ışığı söndür.
But first put out the light.
Ezerek söndür onu.
Stamp it out.
- Johnny, söndür şunu!
- Johnny, put that out!
- Johnny, söndür şunu!
- Johnny, put that- -
Bernard, ateşi söndür.
Put out the fire!
Işıkları söndür.
Turn the lights off!
Sigaranı söndür.
Put that cigarette out!
Ateşi söndür.
Drop the fire line!
- Haydi Şaban mumları da söndür.
- Okay, Saban blow out the candles.
Söndür şunu, lanet olsun!
Put that away, goddamn!
Mumları söndür.
You'd better put out the candles.
- Sen git arabanın lastiğini söndür, bizi keşfetmesinler.
Get her in the car
Söndür şunu!
Put that out!