Taller Çeviri İngilizce
1,504 parallel translation
Uzadı.
Taller.
Çalışmadığım zamanlar daha güzel kıyafetler giymeye ve biraz daha uzun gözükmek için topuğu yüksek ayakkabılar giymeye başlamıştım.
I dressed nicely in my free time and started wearing lifts so I'd be a bit taller.
Şimdiye kadar hayatıma giren tüm kadınlar benden uzun olmuştu.
All the women that had come into my life had been taller.
Sudan'dan kaçtığımızda 13 yaşında olmama rağmen diğerlerinden uzundum bu yüzden beni seçtiler...
When we run away from Sudan, despite me being 13, I was taller than the others so I had to be select out, that please,
Belki o benden biraz uzun belki de ben ondan.
Maybe he's taller than me or I'm taller than him.
Beyaz bir gelinlik, kendisinden uzun bir pasta, yüzlerce konuk.
A white dress, cake taller than me, hundreds of guests.
- Kesinlikle düşündüğümden daha uzun.
- He's certainly taller than I thought.
Vincent, yavaşla biraz. Boyunu uzatmasa da seni şişman gösteriyor.
Even if it doesn't make you taller, it makes you fat.
Herkesten daha uzun herhalde.
Taller than anyone.
Wow, hatırladığımdan daha büyüksün sen.
Wow. You're taller than I remember.
Yeni fark ettim sen benden birazcık uzunsun.
I just realized you are quite a bit taller than me.
Benimki olduğunda senden daha uzun olduğumu sanmıyorum.
I don't think I was much taller than you when I had mine.
Belki sözüm sudan daha sessiz, dağlardan daha yüksek ve altından daha ağırdır.
May my word be quieter than water, taller than mountains and heavier than gold
Hiç de değil benden kilolusun.
Oh, nonsense. You're taller than I.
Bulacağım, ona bineceğim ve sadece babamdan daha uzun olduğum zaman ineceğim.
I'll find it, ride on it, and I'll only get off when I'm taller than my father.
Sadece biraz daha uzun ve yaşlı.
Just a bit taller and older.
On yıI sonra boyun uzayınca gelsek nasıI olur?
Why don't we come back in 10 years? When you're taller.
Benden uzun olmak zorunda, kolejde okumuş olmalı, ve çılgın olmamalı çocuklar yok, güzel dişler, ve sex yok.
Yes, yes. He just has to be taller than me, college educated, and not crazy. No kids, good teeth, and no kinky sex.
Senin karından uzun ve daha zayıf.
Because she's taller and slimmer than your wife.
Belki birazcık uzadı.
maybe grew a little taller.
Ya ben nasılım söylesenize?
Hey, have shrunk? Everybody's taller than me.
O yüzden de daha yüksek bir çit yaptırıyorum. Sokaklarımızda devriye gezen yeni güvenlik minibüsleri olacak.
That's why I'm building a taller fence, and there are going to be new safety vans patrolling our streets.
Hayır Pramod, benden daha uzunsun.
Oh no, Pramod. You're taller than me.
Daha genç ve daha uzun olduğunu sanmıştım.
I thought you were a lot younger and taller.
Bücür aşağı, bücür yukarı. Ben senden uzunum.
"Yo, shorty, shorty." I'm taller than you.
Gerçekten büyümüşsün. Seni son gördüğümden daha uzunsun.
No, really, you're... well, you're taller than when I last saw you.
O senden daha uzun!
He was taller than you!
Ben senden uzunum, bununla yüzleş.
You shouldn't do that. I'm taller than you, and you should just face it.
Ve daha uzun?
Huh? Taller?
Her gördüğümde boyun biraz daha uzamış oluyor.
You seem to get an inch taller every time I see you.
- Neden 30 santim daha uzun değilim?
- Why ain't I half a foot taller?
Hostetler'ın boyu benden uzundu.
Hostetler was taller than me.
"Eğer Bill, Ted'den uzunsa ve Ted de Mary'den kısaysa hangisi kesinlikle doğrudur?"
"If Bill is taller than Ted, and Ted is smaller than Mary, which of the following is definitely true?"
Tabii ki Bill, Mary'den uzun çıkacak.
Obviously, Bill is taller than Mary.
Mary, Bill'den nasıl uzun olur?
How the hell can Mary be taller than Bill?
Senden 15 santim daha mı uzun?
- What is she, like, six inches taller than you? - Whoa. Whoa.
Komik. Seni daha uzun boylu ve daha az kibirli hatırlıyorum.
I remember you taller and less uppity.
Adam ondan daha uzundu.
Uh, he was taller than her.
Yakından çok daha uzunsun.
You look so much taller in person.
Senin sayende her polis memuru başı daha dik yürüyecek.
Every officer will be walking a little bit taller tomorrow because of you.
Ah, fahişe uçaktaki herkesten 15 santimetre daha uzundu ve mesleki basınç işaretleri taşıyordu.
Ah, the prostitute was six inches taller than anyone else on the flight, and she had occupational stress markers.
Büyüyoruz, uzuyoruz, yaşlanıyoruz.
We get bigger, we get taller, we get older.
Uzun boylu annenin ölmesi ve küçük çocuğun yaşaması nasıl mümkün olur?
What would cause a taller mother to drown and a smaller child to survive?
İtiraf etmeliyim, senin hakkında anlatılanlardan sonra senin daha uzun olacağını sanıyordum.
I must admit, considering what they say about you I thought you'd be taller.
daha uzun görünmeye çalıştıgını farkettim.
I've noticed that you try to look taller.
Ve angela, çünkü ikisi de senden daha uzunlar.
And angela, because they are both taller than you.
Biliyor musun, angela benden daha uzun degil.
You know, angela isn't that much taller than me.
Ama kız ondan belki otuz santim uzun.
But she's like a foot taller than him.
Ben her zaman daha uzun olsam ya da daha sportmen olsam acaba kalır mıydı diye merak ettim.
I MEAN, I'VE ALWAYS WONDERED, LIKE, IF I'D BEEN TALLER OR BETTER AT SPORTS, MAYBE HE WOULD HAVE STAYED.
- Boyum uzuyor.
- I'm getting taller.
Böylece etrafındaki her şeyden daha uzun olur.
We're going to try to get them to add another floor so that it's taller than everything around it.