Trucks Çeviri İngilizce
2,819 parallel translation
Jabbar bana tüm günü Dr. Joe ile tırcılık oynayarak geçirdiğini söyledi.
Jabar told me he spent the whole day playing trucks with Dr. Joe.
- Oğlumla kamyonculuk oynayan bir çocuk doktoru var. Hiç hoş değil.
- So why is there a pediatrician playing Tonka trucks with my son--it's not cool.
Jabbar dedi ki, Doktor. Joe ile bütün gün kamyonculuk oynamış. Bütün gün mü?
Jabbar told me he spent the whole day playing trucks with Dr. Joe.
Standart 6 farklı kamyon.
Comes standard on six different trucks.
Canavar kamyonlar, motosikletler, havai fişekler.
Monster trucks, motorcycles, fireworks.
Revir, malzeme çadırı, araçlar...
Infirmary, supply tent, trucks.
İtfaiye araçlarının yolunu kapamadıkça ABC'nin nereye park ettiğinin önemi yok.
I don't care where ABC parks their truck, as long as it doesn't block the fire trucks.
Yakıtlar kamyon depolarında donuyor ve tehlikeli bir yöntemle eritilmesi gerekiyor.
Fuel freezes in the tanks of the trucks and has to be melted in a rather alarming way.
Kadınlara futbol, dövüş sporları, ve kaza yapmadan tır sürmeyi öğretmekle işe başlamalıyız.
We need to start teaching women football, teaching women U.F.C., teaching them to drive trucks without crashing.
Nehir boyunca batıya giden bir konvoy.
A convoy of trucks is heading west, towards the river.
aslında kamyonet dedim, çünkü ben kamyonetlerle test sürüşü yapıyordum...
I-I meant truck after all,'cause I've been test-driving trucks...
Bagajı olan kamyonetler.
Trucks with trunks.
Bagajlı-kamyonet.
Trunk-trucks.
Bulaşık makinasına gücümüz yetmiyor, ama sen kamyonetlerle test sürüşü mü yapıyorsun?
We can't afford a dishwasher, but you're out test-driving trucks?
Eğer istersem kamyonetleri test edebilirim.
I can test-drive trunk-trucks if I want to. End of story!
Mike komyonetlerle test sürüşü yapıyor, ama ben bir bulaşık makinası bile alamıyorum.
That Mike has been test-driving trunk-trucks, and I can't even get a dishwasher.
Git arabalarınla oyna.
Go play with your trucks.
Kamyonlardan hangisinde?
All right. Which one of those trucks is he in?
Nakoa bu kamyonlardan birinde olmalı.
Nakoa's got to be in one of those trucks.
Herneyse, ben bir Alman kamyon konvoyu tespit ettim, ve, kendi kendime düşündum, Hey, bugun benim şansli günüm.Hepsini ben halledecegim.
So anyway, I spotted this convoy of Jerry trucks, and I'm thinking to myself, hey, this is my lucky day.
Üç minibüs dolusu patlayıcı boşalttık.
We loaded three trucks full of explosives.
Araçlar köprüye varınca ararız. [SES YANKILANIR]
When the trucks are on the bridge we'll call.
Üç minibüs.
Three trucks.
Çünkü insanlar ata binmez, cip veya araba sürer.
Because everybody, they don't ride horses, they drive in trucks and cars.
Petrol fiyatları yükseldiğinden beri tüketiciler daha az güvenir oldu vagonlara- -
Oil prices have caused consumers to be less reliant on trucks...
Terkedilmiş Alman kamyonları.
Abandoned German trucks.
Geride bir yığın hasarlı araba ve kamyon bıraktılar.
... leaving a trail of demolished cars and trucks in their path.
Ve Bering denizinde buluştuk. Alaska'da bir fiyortta balık kutularını yeniden paketleyip kamyonlara yükledik.
And we met it up in the Bering Sea, and then took it off up into a fjord in Alaska, repackaged it all in wetlock fish boxes, put it all on the trucks,
Silahlı avcılar ve devriye araçları varmış.
There's hunters with guns, and border patrol trucks.
Tırlara dikkat edin bu civarda.
- Be careful with trucks here.
Kamyonların önünü kesiyorsunuz.
You're blocking the fucking trucks.
Siktir.
Sir, it's those trucks, about 1,000 yards. Shit.
Hareket eden üç araç var.
Got three trucks moving in.
- Buraya araç girmiyor.
Trucks don't drive here.
Peki ya kamyonlara kaç kişiyi bindirdim?
And how many have I put on the trucks?
Yine mi gaz kamyonları hakkındaki korkunç hikâye?
That horror story about gas trucks again?
Hırsızlık önleyici cihazlar yani sinyal verici anahtarlar ile şanzıman kilitleri gibi şeyler yeni model tırların çalınmasını neredeyse imkansız hale getirmektedir.
Anti-theft devices, like transponder keys and transmission locks, make newer trucks nearly impossible to steal.
Buna gerek yok. Dağlara giden kamyonlar gönderiyorlar.
Don't even bother, they are sending trucks to the mountains.
İhtiyacınız olanları yanınıza alın!
Grab what you need out of your trucks.
Almanlar yolu seçebilir teğmen
If the Germans take this road, Lieutenant, our trucks can't pass and the offensive stalls.
Üç tane kamyon yaklaşıyor.
Three trucks are approaching.
Kamyon ile geçemeyiz.
Trucks can not pass by.
- Okula Dönüş partisinde bütün kulüplere yetecek kadar el arabası ve kamyon bulunacağını bildirmekten mutluluk duyuyorum.
- AND I'M HAPPY TO REPORT THAT THERE WILL BE ENOUGH TRAILERS AND TRUCKS FOR ALL THE CLUBS TO HAVE FLOATS AT HOMECOMING.
Bebeklerinin üzerinden tonluk tırları kaldıran anneleri duydun mu?
Have you heard about those mothers that lift one-ton trucks off their babies?
Ben sol tarafta kamyonların arkasında takıldım.
I'm on the left, stuck behind some trucks.
Moussa, kamyon şoförüydü.
Moussa drove trucks.
Bu hafta içinde iki tane kamyonumuzu kaçırdılar.
They hijacked two of our trucks this week alone.
Ramadhir Singh 10 kamyonla birlikta Jariya'den ayriliyor.
10 trucks of Ramadhir Singh will leave from Jariya.
" Bakalım.
There's no description when people look in a magazine for trucks.
Güzel bir kamyonet satın alan herkes.
I'll tell you who buys trucks for speed- -
Hedefimiz üç adet Karayolu amblemli minibüs.
To all teams. Our targets are three Highway Directorate trucks.