Turin Çeviri İngilizce
239 parallel translation
Yarın Cenova'dayız, sonra da Turin.
Tomorrow we're in Genoa, then Turin.
" Luigi Ferraris.
Born, Turin,
Turin doğumlu. 3 Ekim 1906. 4 Şubat 1928'de Polonya'da tutuklandı.
Oct. 3, 1906, detained in Poland Feb. 4, 1928.
Burası Radyo Turin... Bu gün size çok özel bir gösteri sunuyoruz. Pirinç çiftliklerine işçileri taşıyan trenlerin yanında duruyoruz.
This is Radio Turin bringing you a very special show today.
Topçu birliği ile Turin'e gönderildi.
They sent him to Turin, with the Artillery.
- Torino'da iş için bulunuyorum.
- I'm in Turin on business.
Torino'da insanlar kaçta kalkar?
What time do people in Turin get up?
Torino'ya güzellik salonu açmaya geldi, resim almaya değil.
She's in Turin to open a salon, not to buy paintings.
- Torino'dan mı geldiniz?
- Are you from Turin?
Daha genç bir kızken Torino'dan ayrıldım.
I left Turin when I was just a young girl.
Torino'daki müşteri kitlesini tanımıyorum uyum sağlayabilecek miyim bilmiyorum.
I don't know the clientele in Turin... and I'm not sure I'll fit in.
Ben Rosetta'yla birlikte trenle Torino'ya döneceğim.
I'll take the train back to Turin with Rosetta.
Hem böylece Torino'ya da biraz erken dönmüş olurum.
This way I'll get back to Turin a little earlier.
Muhtemelen burada, Torino'da kalırım..
I'll probably stay here in Turin.
Bütün bu olanlardan sonra... Torino'da kafan rahat olmaz.
After everything that's happened... you wouldn't feel right here in Turin.
Siz 1922'de burada mıydınız?
- No, I was in Turin.
Nehirler, Turin, Milan,
The lakes, Turin, Milan,
Bize artık Sicilyalı bir teknisyenin Milanolu veya Turinli emsalleriyle eşit seviyede olduğunu kanıtlıyor.
It proves the Sicilian technician now equals his counterpart in Turin or Milan. Even the Germans.
Geçen yıl bu yolda bir bayana rastladım, radyatörü su kaynatmış.
Last year I came across a lady from Turin here, who's radiator had boiled dry.
- Torinoluyum.
I'm from Turin.
Torino'dan tanıdığın çok mu?
Do you know a lot of girls from Turin?
Fiyatın daha da düşmesine neden olacaksın. Ne yapabilirim ki?
No, I meant selling in Turin or Genoa.
TURIN, On Dokuzuncu Yüzyılın Sonları
TURIN, End of the 19th Century
Turin'de herkesin çalışma saati sizinkiyle aynı.
Everyone works those hours in Turin.
Porta Susa'dasınız, Turin'de.
It's Porta Susa, Turin.
Turin'e geleli daha iki hafta oluyor.
I've been in Turin for 15 days.
Napoli lehçesi yerine, Torino lehçesi ile konuşur. Hepsi bu!
You trade the dialect of Turin for that of Naples... that's all.
Bir kaç ay sonra Torino parlamentosunda milletvekili olacak.
In a few months he'll be deputy in the Turin parliament.
Torino'dan biri.
Someone from Turin.
Demek istediğim Sicilya ve Sardunya krallığının muhteşem birleşmesi Torino hükümeti, bazı ünlü Sicilyalıları krallık senatörlüğüne aday göstermek istiyor.
I mean the glorious union of Sicily and the kingdom of Sardinia, the government in Turin intends to nominate some illustrious Sicilians as senators of the kingdom.
Listeyi Torino'ya göndermeden önce üstlerim sizi bilgilendirmenin ve bu teklif için onayınızı almanın uygun olacağını düşündü.
Before sending the list to Turin, my superiors thought it proper to inform you and see if this proposal met with your approval.
Torino'da Sicilyalılarla bizzat tanıştım uyumak dışında her şeyi yapar gibiydiler.
I myself have met Sicilians in Turin who seemed anything but asleep.
Milano'daki, Torino'daki işçiler rahat yaşıyorlar.
Workers in Milan and Turin are living large.
Kendisi Turin'li.
He's from Turin.
Burası Torino, İtalya'nın sanayi başkenti.
This is the city of Turin, the industrial capital of Italy.
Her hafta hava meydanından yola çıkıyor.
It leaves Turin airport every week.
Hedefine ulaşmak için, Avrupa'nın en kalabalık trafik sistemlerinden birinin içinden geçiyor. Bu sistemi TV kameraları ve Torino Trafik Merkezi'ndeki bilgisayar kontrol ediyor.
To reach its destination the convoy has to travel through one of the busiest traffic systems in Europe, a system controlled by television cameras and by the computer in this building, the Turin Traffic Control Centre.
Hatta o gün Torino'da bir futbol maçı var.
There's even a football match in Turin the day before the delivery.
Bu üç çirkin herif bizleri Torino'dan yıldırım hızıyla uzaklaştıracak.
These chinless wonders will get you out of Turin faster than anyone else on four wheels. Alright! Remember that.
Ve işte, Profesör. Torino'daki bilgisayardan o sorumlu.
Now, we come to the Professor here, who is in charge of all matters relating to the Turin computer.
Dave, vadiden Torino'ya doğru. Tamam mı?
Dave, take the valley road to Turin, OK?
Turin'den Levi, Roma'dan Piperno.
A Levi from Turin, a Piperno from Rome.
Ayrıca latince dersi veriyor, Torinoda çıkan bir dergiye yazıyorum.
Furthermore I give lessons in Latin and write for a diary of Turin.
Torino'da derler ki, fahişeler para kazanmada ikinci sıradadırlar.
They say that in Turin, prostitutes are in second place for earnings.
Bu kadar metan gazı Torino büyüklüğünde bir kentin günlük ihtiyacını karşılayacak kadar enerji üretebilir.
This methane flame produces enough energy for the daily needs of a city like Turin.
Romada ki birçok lise gibi biz de istiyoruz... Milano, Turino, Genova, Floransa, Vb... Öğrenciler, bir sınıf konseyi kurabilir üç ayda bir değerlendirnek için tartışma yapabilir.
Third, we ask that as in other schools... of Rome, Milan, Turin, Genoa, Florence, etc.... students have a board-class... and participate in discussions the final results.
Her şeyi duyarım.
I am in Turin.
- Arkadaşın olduğu için pişman mısın?
Regrets that her boyfriend is in Turin?
Torino'da aldığı yeni bir dairenin anahtarını gönderdi.
He sent me the keys to a new apartment in Turin.
Turin'e.
Turin.
- Onun işi var.
- You are in Turin.