University Çeviri İngilizce
7,782 parallel translation
Doğu Indiana Üniversitesi operatör sistemindesiniz.
Woman : This is the east Indiana state university operator system.
Ve geçen ay, bir üniversiteye veya araştırma fakültesine gitmeyen tek nakliyat var.
And in the last month, they've only had one shipment that didn't go to a university or research facility.
Kurban, Alcott Üniversitesi'nde okuyan eski sevgilisi Bobby Hughes'ın saldırıların arkasında olduğunu düşünüyor.
Victim thinks her ex-boyfriend Bobby Hughes, student at Alcott University, was behind the attacks.
Planları evi yenileyip sonrasında ise mutlu mesut yaşamakmış ama yakınlardaki bir üniversiteden bir kız öğrenciyle ilişkisi olmuş ve sonra karısı öğrenmiş, üzüntüyle dolmuş ve kendisini bodrum katta asmış.
The plan was to renovate and live happily ever after, but he had an affair with a coed from the nearby university, and when the wife found out, she became consumed with grief and hung herself in the basement.
Kamu hizmeti kuruluşunun kayıtlarına göre Alcott Üniversitesi'nde profesör olan Dr. Louis Atwood orada yaşıyormuş.
Utility records show that a Dr. Louis Atwood, a professor at Alcott University, was living there.
- Üniversiteden önce 12.
And you? 12 before university.
Stanford Üniversitesi'nden bir kabul mektubu ile...
With an acceptance letter from Stanford university...
Ben kampüste takılan ama öğrenci olmayan Ferhat'ım.
I am the Farhad who hung around campus... but wasn't a university student.
Üniversitede bir adam vardı... Onu tanıyorsun, Ali Yakuti.
There was this guy at university... you know him, Ali Yaghuti.
Üniversitede, İngiliz Edebiyatı bölümünden lisans derecesiyle mezun oldu.
He graduated university with a bachelor's degree in english literature.
- Üniversiteye yakın.
- It's by the university.
Ve onları bir model programına koydum. Minas, Patras Üniversitesi Havacılık bölümüne girmeyi denemiş ki bu da işinde ustalığı açıklıyor.
Minas attended the University of Patras studying aeronautics, which explains his impressive work.
Ben bu okulun rektörüyüm.
I'm the chancellor of this university.
Bu adamın üniversite ile bir ilişkisi yoktur.
This man is no longer affiliated with the university.
Şarkı yazarları için üniversite gibiydi.
It was like a university for songwriters.
Teksas Üniversitesi var. Elli bin öğrencili.
The University of Texas is 50,000 students.
Bizzat Ausley'nin kendisi onu oraya götürmüştü. Teksas üniversitesi laboratuvarlarında başka bir kimyasal hazırlamıştı.
And it was because Owsley himself brought it there and set up another chemist in the laboratories at the University of Texas.
Bütün üniversiteyi kendine çekerdi.
There was Raul's on Guadalupe on the main drag by the university.
Üniversitenin adli komitesi önüne bugün çıkacak ve çocuğu attırmaya çalışacak.
She is going in front of the university judiciary committee today to try and get the guy expelled.
Sayın Yargıç, davalının istediği tek şey üniversite panelini değiştirmek için acil bir enjeksiyon.
Your Honor, all plaintiff wants is an emergency injunction - to change the makeup of the university panel.
Ben Louis Canning, üniversitenin dışarıdan avukatıyım.
Uh, Your Honor, I'm Louis Canning, outside counsel for the university.
Üniversite, duvarı boyama sürecine girmiş.
The university is in the process of painting over the wall.
Bu isimlerin üniversitenin sizin müvekkilinizin yargı sürecini...
These names have nothing to do with whether the university
Güvensiz bir çevre yarattığı için üniversiteye grup davası açıyoruz.
A class action against the university for creating an unsafe environment.
Bu gelişmelerden üniversiteyi haberdar ettim,... onlar da bana bu açıklamayı verdi.
I apprised the university of the progress of these proceedings, and they gave me this statement. Would you like to read it?
Marquette University, doğru mu? - Evet.
Marquette University, right?
Georgetown Üniversitesinde.
Georgetown University.
Rachel P. Hanson, Columbia Universitesinde uygulamali matematik bolumunde profesor.
He is the Rachel P. Hanson Professor for Applied Mathematics at Columbia University.
Columbia Üniversitesinden Willard Rhodes bu kaydı 1940'ın başlarında aldı.
This recording was made by Willard Rhodes of Colombia University in the early 1940s.
Hiç kimse üniversite bursunun o Burberry kemer için yeteceğini düşünmez.
No one here thinks that your university stipend paid for that Burberry belt.
Burası özel bir üniversite ve tüzükte de bir dava söz konusuysa polise yardım etmek zorunda olduğu yazıyor.
This being a private university, bylaw mandates they can cooperate with any police investigation with due cause.
-... ofisinde bulunuyor. - Güzel, güzel.
- at the Chicago State University location.
Ne yazık ki bayım, bu biletleri üniversiteden fiziksel olarak alabilirsiniz ancak.
- Unfortunately, sir, those tickets will require your physical presence at the university location.
Çünkü Sarah Salvatore şu an Güzel Sanatlar okuduğu Duke Üniversitesi'nin yatakhanesinde. Ayrıca bir bakımevinden diğerine geçmiş de değil.
Because right now, Sarah Salvatore is in her dorm room at Duke university, where she studies as an art major, and she didn't bounce from group home to group home.
Seul Üniversitesi'nden mezun olduğunu söylüyordu.
Saying that he graduated from Seoul National University
Chungang Üniversitesi
Chungang University
Alcott Üniversitesi'nde Sanat Bölümü'nde ikinci sınıfa gidiyor.
He's a second-year art major at Alcott University.
Üniversite beni bir tehlikeye değer biçmem için aradı ve ben de onunla iletişime geçtim ve sonra da bana takıntılı hale geldi.
The university called me into assess a threat, and I made contact with him, and he became fixated on me.
Bu yüzden mi üniversiteden vazgeçtin?
And so you gave up your university place?
Mezun olduktan sonra Southern Methodist Üniversitesi'nde çalışmışsın.
So, you did your postgraduate work at Southern Methodist University?
SKurthan, Şubat 2015
For a free Open University interactive poster exploring animal life journeys, call...
Çeviri : SKurthan, Şubat 2015
For a free Open University interactive poster exploring animal life journeys, call...
Antibiyotiklerini Tıp Fakültesi kliniğinden alabilirsin.
You can get the antibiotics filled out at the university clinic, okay?
Üniversite açılana kadar hademelik yapacak.
Yeah, as a porter, just till university starts.
Jennifer üniversiteye gittiğinde araba benim olacaktı.
It was gonna be my car when Jen went to university.
Eğer Sacred Oaks'taki üniversiteye gittilerse
If they got back to the university out in Sacred Oaks.
Ailesi onu Queen's University Belfast'ta fizik okutabilmek için çok mücadele etti.
And they really struggled to get him into Queen's University Belfast to study physics.
Ve tüm bunlar yaşanırken bir grup hippi fizikçi Kaliforniya'daki Berkeley Üniversitesi'nde çalışmaktaydı.
And while all this was going on, a small group of hippy physicists were working at the University of Berkeley in California.
"Kayıp Üniversiteli Kız" ı da unutmayalım.
And "Missing University Girl".
Ofisimiz üniversiteye haber vermiş.
Our office has notified the university. We have the package.
Üniversiteden sonra, Keşmir'deki Büyük Göller çevresinde yürüyüşe çıktım.
You know, after university,