Upchuck Çeviri İngilizce
38 parallel translation
Adamın faresi haddini bilmeksizin konyak yuvarladı ve zamanının yarısını kusarak geçirdi.
Perhaps not. His mouse tooted brandy immodestly and spent half her time in the upchuck.
"Siktir et."
I say, "Upchuck on all that."
Woodchuck veya Upchuck derler, Dolores'i tercih ederim.
Some call me Woodchuck or Upchuck, but I prefer Dolores.
Adamların atmamasına rağmen.
Tough guys don't upchuck.
Babam hep avlayışımın biraz kıt olduğunu söylerdi.
My daddy always said I was a little slow on the upchuck.
Yeni arabaya kusmasını istemedik.
We don't want upchuck in the new car.
Kes şunu, kusunç şey, yoksa suratını dağıtırım!
Can it, Upchuck, or I'll break your face!
Ağzına çorap tıka kusunç.
Stuff a sock in it, Upchuck.
Kusma dürtümden başka hiçbir şeyi.
Other than my upchuck reflex, nothing.
Kusmuk Kamalu var ya.
What about Upchuck Kamalu?
Böyle bir şok Küçük Dick için lezzetli bir yiyecek gibi.
Upchuck is a delicacy for little Dick.
Adamların atmamasına karşın.
Tough guys don't upchuck.
Dans ayakkabılarını giy, Veronica Mars, çünkü bu gece davullar hangi ritmi kusarsa onunla dans edeceğiz.
Put on your dancing shoes, Mars,'cause tonight we're gonna upchuck the boogie to the rhythm of the boogie, the beat.
- Kusmak mı?
- "Upchuck"?
Demek kusma uzmanısın.
So you're the upchuck specialist.
Dikkat etmezsen kusacak!
She's gonna upchuck if you don't watch out!
Hey, Upchuck.
Hey, Upchuck.
Ne dedin?
Did you say "Upchuck"?
Kusanların kraliçesi.
queen of the upchuck.
Kusanların kraliçesi.
Queen of the upchuck.
Sadece bir dahaki sefere, internete içini dökebilmen için birkaç gerçeğe ulaşmana yardım ediyorum.
Look, I am just trying to help you get a few facts in the mix next time you decide to upchuck online.
Bu doğru değil, ilk din-din, ilk omuzuna kusması.
Not true, the first din-din, the first upchuck on your shoulder.
Henüz evli değilim, ve sen bana "din-din" ve kusmaktan bahsediyorsun.
I'm not married yet, and you talk "din-din" and "upchuck" with me.
Göz açıp kapayana kadar annenlerin çarşaf dolabına küçük kusmuklar bırakıyor olacaksın. Tebrikler.
Before you know it you'll be leaving baggies of upchuck in your parents'linen closet.
Abby şişmiş siyah bileğinin Mandi'ye köpeğinin iğrenç kusmasını unutturmak için yeterli olmasını umut ediyor
Abby was hoping that her swollen, black ankle... might be enough for Mandi to forget about her dog's infamous upchuck.
- Saçım kusmuk içinde.
I have upchuck in my hair.
Bir çok yılan ölümle burun buruna geldiğinde...,... mide muhteviyatındakileri dışarı atmasıyla bilinir.
Many snakes, when confronted by a specter of death, are known to upchuck what's in their stomach contents.
De ki upchuck the boogy
♪ Say up jump the boogie ♪
Amerika halkı bu hükümetin nasıl çalıştığını bilseydi ancak FEMA'nın temizleyebileceği boyutta kusarlardı.
If the American people really knew how this government ran, there would be one big collective upchuck the size of which FEMA would have to clean up.
Iy, kalsın, yoksa birisi gerçekten "kusçak", Chuck.
Ew, pass, or I really will upchuck, Chuck.
Daha çok Vücut şişirme.
More like Body by Upchuck.
Kusmuğu hallet.
Deal with the upchuck.
Kustuğunu ben onayladım.
I confirmed an upchuck.
- Çıkarman lazım, tamam mı? - Ne?
- You have to upchuck, okay?
Bu eğitim yılı bitmeden haylazı okuldan almamalıyız.
We shouldn't pull young upchuck out till he finishes the school year.
Yani, Caroline, Max'ın çıkardıklarına dirseğine kadar girdin.
I mean, Caroline, you were elbow-deep in Max's upchuck.
Uçuç böceği oldu bu.
That's some upchuck.
Al sana uçuç böceği.
Upchuck.