English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ U ] / Urkutucu

Urkutucu Çeviri İngilizce

12 parallel translation
- Wow, urkutucu bir goruntuydu.
- Wow, that is a disturbing image.
Onlar çocuklar urkutucu ve sana yiyecek gibi bakan çocuklar.
they're kids... creepy, "stare at you like you're lunch" kids.
Hadi, gelde su urkutucu mezarliga bi bakalim.
Come on, let's go check out this creepy graveyard.
Bu urkutucu bir sey.
That's- - That's the creepy thing.
Ry-ry ile bir ucaga binip urkutucu kendisiyle evlenmenin eglenceli oldugunu dusundun.
You thought it would be fun to get on a plane with Ry-ry and marry his creepy self.
Bu urkutucu bir sey.
That's a scary thing.
urkutucu derecede sessiz, Bay Baskan.
It's eerily quiet, Mr. President.
Felaket urkutucu bir seysin. Yuzunde o acayip gulumsemenle yakaligini takip gizlice yanasmalar falan.
You are creepy as shit, sneaking up on me, wearing'that collar with that freaky-ass smile.
Kalbinin tekledigini bilmek urkutucu oluyor.
It's scary, knowing your heart's not good.
hayır konusmak yok boylece herhangıbır yalanda yok sımdı sızı oldurecek degılım tum bu urkutucu konusma sadece sızı korkutmak ıcındı ama sızı uyarıyorum neden paul bu adada bılıyormusunuz
No, don't talk. I knows you are, so there ain't no use lying. Now, I ain't gonna hurt you.
[ÜRKÜTÜCÜ ORKESTRA MÜZİĞİ]
[spooky orchestral music]
Ama nasıl? ÜRKÜTÜCÜ KARNAVAL
But how? Whoo-ha-ha-ha!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]