Vedat Çeviri İngilizce

Jandarma Asteğmen, Vedat Dinçkaya.

Gendarme second lieutenant, Vedat Dinckaya.

Siz Vedat ile beraber o eski atış tanzim listesini alın. - Tekrar bir gözden geçirin. Kontrol edin.

You and Sedat look through the old files..... and check them for death zones and shot directions.

Vedat listeler nerede?

- Vedat, where are the files?

- Bu mevzileri niye birleştirmediniz Vedat?

Why didn't you connect the dugouts?

Hazır mısın Vedat?

Are you prepared for that?

Ben Vedat.

- I'm Vedat.

Vedat abi, buyur abi.

Let's drink, Vedat.

Abi o kadar güldük ettik, Vedat Abimiz beklemesin.

Right. Enough laughs. Let's not keep Vedat hanging on any longer.

Zaten dikişiyle falan kendini belli ediyor Vedat Abi.

Just look at that stitching. It speaks for itself.

Anlat oğlum, Vedat kardeşimiz yabancı değil ya.

Go on, tell him. Vedat's one of us. There's no one around.

Vedat abi, Amerikan başkanı sultana bir hediye gönderiyor. Sultanımıza.

Vedat, the US president sends our sultan a gift.

İşte Vedat Abicim hikaye böyle.

So that's the story Vedat.

Vedat abi, ihtiyacım olmasa hakikaten satacak bir insan değilim.

Vedat, if I didn't need the money I seriously wouldn't be selling them.

Vedat Abi, belki ilgi alanınıza girer diyerekten, şöyle bir şey yaptım...

Vedat, there's something else I thought might grab your interest.

- Vedat abi, alıcıysan anlatacağım.

- I'll only go on if you're a buyer.

Brigid payına düşeni yeteri kadar yaptı, ama sonunda o aç gözlü vedat etti.

Brigid did her part well enough, but in the end, she got greedy, adios.

- Yorgun görünüyorsun Vedat. - Yok Komutanım.

You look tired, Vedat.