Veum Çeviri İngilizce
106 parallel translation
Varg Veum.
Varg Veum here.
Veum'a kapıyı gösterin, olur mu?
Show Veum to the door, will you.
Ben Varg Veum.
I'm Varg Veum.
Varg Veum.
Varg Veum.
- Varg Veum.
- Varg Veum.
İsmim Veum.
My name is Veum.
Bilirsin işte, Veum.
You know, Veum...
Varg Veum isminde.
A Varg Veum.
Varg Veum'la başa çıkabilir misin?
Can you handle Varg Veum?
Veum, bana karşı biraz nazik ol, olur mu?
Veum, be kind to me, will you.
- Arkadaşımız Varg Veum.
- This is Varg Veum.
Bu, Varg Veum.
This is Varg Veum.
VARG VEUM - YERYÜZÜNE İNMİŞ MELEKLER Çeviri : Utku Akar
VARG VEUM FALLEN ANGELS
Bu kadar ihtiraslı olduğunu bilmiyordum, Veum.
I didn't know you to be so passionate, Veum.
Bu bir cinayet soruşturması, Veum.
This is a murder investigation, Veum.
Daha sekiz yaşındaydı, Veum.
She was eight, Veum.
- Hayır, Veum.
- No, Veum.
Veum, artık çok ileri gidiyorsun.
Veum, now you're going too far.
Benim, Veum.
It's me, Veum.
Görüşürüz, Veum!
See you later, Veum!
Varg Veum?
Are you Varg Veum?
- Sence bunu Veum mu yaptı yani?
- Do you think Veum did it?
Ne halt ediyorsun burada, Veum?
What the hell are you doing here, Veum?
Burada bir kaç mülkiyetim var Veum, bir kaç tane de İspanya'da.
I have some property here in town, Veum, and some in Sunny Spain.
Aramızda kalsın, Veum.
Between you and me, Veum...
- Gördün mü, Veum.
See, Veum.
Eğer arabaya ihtiyacın varsa, bir şeyler ayarlayabilirim.
If you need a car, Veum, I'll make you a good deal.
- Veum vardı ya.
- This Veum guy.
Neyse, yardımların için sağ ol, Veum.
Well, thank you for your help, Veum.
Veum!
Veum!
Varg Veum ben.
Varg Veum.
Geçen gün seni eve bırakan adam vardı ya, Veum...
So this Veum, he drove you home the other day?
Veum, sorguda senin de olmanı istiyorum.
Veum, I want you present during questioning.
- Seni ayrı bir odaya alacağız Veum.
- You will sit in a separate room, Veum.
Varg Veum beni öldürmeye çalıştı.
Varg Veum tried to kill me.
Veum.
Veum.
Sence kadın sana aşık mı, Veum?
Do you think the girl's in love with you, Veum?
- Beş yıl bekleyebilir misin, Veum?
- Can you wait five years, Veum?
- Alo, Varg Veum ben.
- Hey, Varg Veum speaking.
Merhaba Veum, sanırım daha sonra konuşmamız gerekecek.
Oh, hello Veum, I'm going to have to call you back.
Harika, Veum, gerçekten güzel haber.
Great, Veum, really great.
Teşekkür ederim, Veum. Gerçekten çok endişelenmiştik.
Thank you, Veum, we've been so worried about her.
- Kendisi Veum, özel araştırmacı.
- This is Veum, private investigator.
Benim için çalışıyor.
Veum works for me.
- Bizim sırrımız yok, Veum.
- We don't have any secrets, Veum.
Böyle şeylerle oldukça sık karşılaşıyoruz, Veum.
We see people like him way too often, Veum.
Veum, eve git artık.
Veum, go home now.
Veum, bunu kimin yaptığını bulmalısın.
Veum, you must find out who did this.
Onu bulan sensin, Veum.
You were the one who found him, Veum.
Veum, biraz yürüyelim mi?
Veum, can we go for a walk?
- Ayağını denk al, Veum.
- You be careful now, Veum.