Victoria Çeviri İngilizce
4,578 parallel translation
Victoria devrinden kalma klasik, antika, varaklı tabloları ben de fark ettim.
I've noticed the vintage, antique, gilded Victorian frames, too.
Victoria zirvesini çok seviyorum.
I love Victoria Peak.
Kraliçe Victoria'dan eksiğin yok.
"You're no less than Queen Victoria"
Hangi nehir Victoria ve Chavuma şelalerini içinde barındırır?
Which river contains the Victoria Falls, the Chavuma Falls and...?
Victoria'yı sana tercih etmemeliydim.
I shouldn't have chosen Victoria over you.
O anlamadan bunu Victoria'nın dolabına geri koyacağım.
I'll slip it back into Victoria's closet before she ever knows about it.
Kararlılığına hayranım tabii, Ems ama Victoria'yı bugün düğününe getirmek tek odak noktan olmamalı mıydı?
While I admire your determination, Ems, shouldn't getting Victoria to your wedding today be your sole focus right now?
Söylemekten nefret ediyorum ama Victoria'nın vazgeçmesi seni zor durumda bırakır.
Well, I hate to say it, but her cold feet have put yours to the fire.
Victoria düğüne katılmıyor.
Victoria isn't attending the wedding.
Belki Victoria ile nasıl başa çıkacağımıza dair yeni fikirleri de olabilirdi.
And perhaps he would've had some fresh insight on how to deal with Victoria.
O halde sanırım bu Victoria'nın kaçıracağı birçok şeyin ilki olacak.
Then I guess this will be... The first of many things that Victoria misses.
Çünkü yokluğunun yaratabileceği acıyı Victoria'ya hatırlatmıştı.
Because he reminded her of the pain her absence can cause.
Victoria'nın katılımı senin için bu kadar önemli mi?
So Victoria's attendance means that much to you?
Dertlerimizi geride bırakma umuduyla ellerim açık olarak yaklaştım, Victoria.
I approach with open palm, Victoria, hoping to leave our grievances in the past.
Grayson yatına binmeden önce gizlice içeri girip Victoria'nın adına aldığımız silahı yerleştireceğim.
Before you board the Grayson yacht, I'm gonna sneak on side and preset the gun we bought in Victoria's name.
Herkes izlerken Victoria'nın ayrılmasını sağlayacağım.
When everyone's watching, I'll make sure Victoria leaves.
Güverteden atladığında Victoria'nın kapısını açacağım, böylece şahidi olmayacak.
Once you've jumped overboard, I'll release Victoria's door, ensuring her lack of alibi.
Sonra sonunda yöntemleri, cinayet sebebi, bileziğindeki barut kalıntıları ve şahidi olmamasıyla birlikte Victoria Grayson cinayetimden ötürü tutuklanacak.
Then finally, with means, motive, gunshot residue on her bracelet, and no alibi, Victoria Grayson will be under arrest for my murder.
- Victoria?
- Victoria?
Anlaşmamızı hatırlatmama gerek var mı Victoria?
Need I remind you of our deal, Victoria?
- Victoria.
- Victoria.
Victoria bana Conrad'ın onu evliliklerinde yıllarca nasıl esir tuttuğunu anlattı.
You know, Victoria told me about how Conrad kept her prisoner in that marriage for years.
Victoria, bekle.
Victoria, wait.
Onu sevmiyorsun, Victoria o yüzden neden bıdı bıdı yaptığını bilmiyorum.
You don't love him, Victoria, so I don't know what you're going on about.
İlk kez tamamen deli değilsin, Victoria.
You know, for once, you're not completely mad, Victoria.
Dediklerini duyuyor musun Victoria?
Do you even hear yourself, Victoria?
Elveda, Victoria.
Good-bye, Victoria.
Victoria nerede?
Where's Victoria?
Bunlar Victoria's Secret mankenleri.
These are Victoria's Secret models.
Victoria's Secret fantazi sütyeninin koruyucusuyum.
Victoria's Secret Fantasy Bra.
Görüşmede olabilrdim, Ama Victoria's Secret çekimi vardı... ki zamanını kasten görüşmeye denkgetirdin.
I could've been at the pitch, if I didn't have the Victoria's Secret shoot... which you intentionally scheduled during your pitch.
Belkide sebebi Victoria's Secret melekleri olmalarıdır, bunu daha önce bikaç defa duymuşlardır.
Well, perhaps it's because they're Victoria's Secret Angels, so they've heard it maybe once or twice before.
Çünkü ben sirkteki bir ucubeyim ve sadece aydınlanmış ve merhametli Victoria dönemine ait biriyle anlamlı bir ilişkim olabilir.
Because I'm a fairground monstrosity with whom only an enlightened and compassionate Victorian doctor could have a meaningful relationship.
Biz Kraliçe Victoria kazıp vardı, eğer bu ihlal denilen olurdu değil mi?
If we were to dig up Queen Victoria, it would be called violate, do we not?
Şu anki duruma göre masum olabilirsin. Victoria'ya göre de, herhangi bir şekilde yargılayama yapamayız.
You may just be innocent, contrary to what's already happened.
Yarın öğlen. Gölün yanındaki Victoria Park'ında.
Tomorrow, noon, Victoria Park by the pond.
Hepsi Victoria's Secret mankenine benzemek zorunda mı?
Do they all have to look like Victoria's Secret models?
Amerikalı kadınlar, Victoria's Secret'ta onlarla tanıştığın zaman eğlenceli olabilir.
American women may be fun in Victoria Secret when you first met'em.
Plainfield'de Victoria'da çalıyor.
She's playing Victoria's in Plainfield.
Victoria Şelaleleri dumandan gelen gök gürültüsü.
Victoria Falls... The smoke that thunders...
Victoria dönemi tema parkı ama Nedler işletiyor.
It's a Victorian theme park, but it's run by neds.
Hey, ben Star Kanalı'ndan Victoria Lap.
Hey, Victoria Lap in Star!
Bir müzeden alınma Victoria Dönemi'ne ait eski giysiler giydirilmiş.
It's dressed in a shoddy Victorian outfit from a museum.
Victoria!
Victoria!
Kafası karışan ben değilim, Victoria.
I'm not the one who's confused, Victoria.
Onun sesini duymak bile çok güzel, Victoria.
It's just nice to hear his voice, Victoria.
Victoria, benimle biraz daha konuşur musun?
Victoria, can you just stay with me for a second?
Baksana Paul, Victoria gölü hala hatırladığım kadar güzel mi?
Hey, Paul, is Lake Victoria - as beautiful as I remember it being?
Buradakiler de Charles, Nadir ve Victoria. Ve köşedeki de Roger.
Then here are Charles, Nadir and Victoria.
Victoria?
Victoria?
Victoria.
Victoria.