Walid Çeviri İngilizce
106 parallel translation
- Senin gerçek evladın, ikinci oğlun Velid.
Walid, your second son. he is your true blood I say :
Bir yanda kardeşim Şayiba! Bir yanda oğlum Velid! Ortada ben!
my brother, Shaiba my son Walid and myself
Senin gerçek oğlun Valid.
Your truth son is Walid.
Şeybe, kardeşim,... Velid, oğlum,
Shaiba my brother, Walid my son, and myself.
- Halit Bin Velit onlara öncülük ediyor.
- Khalid Ibn Al Walid directs them.
Walid Fahladi.
Walid Fahladi.
Walid.
Walid.
Valid, seni bu işe bulaştırdığım için özür dilerim.
Walid, I'm so sorry I got you into this.
Walid?
Walid?
Bak, eğer serbest bırakacağın birisi varsa, o kişi Walid olmalıydı.
If you're gonna release anybody, it should be Walid.
Walid soruşturmadaki şirketin başında bulunuyor.
He's the head of the organisation under investigation.
Walid masum.
Walid is innocent.
O halde Walid'in endişelenmesi gereken bir şey yok, Sandra.
Then Walid has nothing to worry about, Sandra.
Buradan gitmeden önce onunla konuşmam gerekiyor.
- I need to speak with Walid.
- Walid'in hakları var.
- Walid has rights.
Walid, seni bu işe bulaştırdığım için özür dilerim.
Walid, I'm so sorry I got you into this.
Bu aramanın arkadaşın Walid'le ilgili olma ihtimali var mı acaba?
Does this concern your friend Walid?
Walid'in başına geleceklerden bizzat seni sorumlu tutuyorum.
I am holding you personally responsible for whatever happens to Walid.
Walid Al-Rezani.
Walid Al-Rezani.
Eğer o tesislerde aktif bir ekip varsa Walid'in daha fazla şey öğrenmesi gerekli.
If there is an active cell inside that detention facility, we need Walid to find out more.
- Walid böyle bir şey için eğitimli değil.
Walid isn't trained to do something like this.
- Walid bunu yapıyor olmamalı. - Ona bir şey olmayacak.
- Walid should not be doing this.
Walid benim müvekkilim.
I've told you before- - Walid is my client.
Kızkardeşinizin, Walid'in yanına hastaneye gitmek için yola çıktığını söylediler.
Your sister's on her way back to the hospital to be with Walid.
Walid'in kulağına bombalarla ilgili laflar gelmiş.
Walid heard conversations about the bombs.
Samuels, Walid'in içlerine sızdığı adamların resimlerini gönderdi.
Samuels sent us images of the men Walid is with.
- 4 misafir daha mı? Ne demek bu?
- ( Walid ) What does that mean?
Walid telefonu alabilirse, yapılan tüm konuşmaların izini sürebilirim.
If Walid can get the phone, I can trace any call that's been made.
Konuşmadan sonra Walid'i oradan çıkarırsınız.
- Fine. Then after that, get Walid out of there.
Walid o telefonu almakla müthiş bir iş başardı.
Walid did a greatjob of getting that phone.
Walid onların güvenini kazandı.
Walid has earned their trust.
Tamam. Walid telefonu geri verebilirsin.
All right, Walid, you can put the phone back.
- Walid'i oradan çekip çıkartıyorum.
- I'm getting Walid the hell out of there.
Korumalara, Walid Al-Rezani'yi çıkartacağımızı bildirin.
Notify the guards we are taking Walid Al-Rezani out.
Walid, Walid.
Walid! Walid!
Walid'i oradan hemen çıkarıyorum.
I'm getting Walid the hell out of there.
Walid'in başına gelenleri az önce öğrendim.
I just heard what happened to Walid. I am so sorry.
Walid'in bazı planları ortaya çıkarmak içim gizli görev yaptığını söylediler.
They said Walid was working undercover to expose some plot?
Damat da o güzel yerin sahibi Walid.
The groom is Walid, owner of the roasting place.
Walid, plastik kapağı arabaya koy.
Walid, get the plastic cover in the truck.
Hakkeshou Kaiten!
! Marks the eight session of the heavenly Walid
Yoldaş Arshad'ın sülalesinin izleri İbn-i Walid, İbn-i Abdallah'a kadar uzanır.
Brother arshad can trace his lineage Back to ibrahim ibn walid ibn abdallah,
- Her şey kuralına göre olacak.
Get the car, Walid.
Velid adam olmazsa al senin olsun. Navy NCIS 07x12 Flesh and Blood Rip :
Walid doesn't get his act together, you can have him.
Maktulün adı Velid Abbas.
The victim is Walid Abbas.
Velid'e çok üzüldüm Ajan Gibbs, ama Suudi Kraliyet Ailesi'ni bilir misiniz bilmem, suikastlar günlük hayatımızın bir parçasıdır.
Look, I am sorry about Walid, Agent Gibbs, but if you know anything about the Saudi royal family, assassinations are a part of our lives.
Bir tek kardeşime yapılan suikast girişimi değil, Velid'in acı ölümü de öyle.
Not only for the assassination attempt on my brother, but the tragic death of Walid.
Evet. Velid kardeşime hizmet ederken öldü.
Walid died in the service of my brother.
Velid'in cenazesini alabileceğim söylendi.
I was told Walid's body is ready.
Walid'in kulağına bombalarla ilgili laflar gelmiş.
Walid overheard some conversations about the bombs.
Walid Al Razani.
Walid Al-Rezani.