Warners Çeviri İngilizce
39 parallel translation
Dickson'ları davet edersek Warner'ları da davet etmemiz gerekir...
- Then we have to have the Warners... - Mother, let's call the whole thing off.
Warner'lar onunla film yapıyorlar, adı "Jazz Şarkıcısı"
Warners is making a picture with it, "The Jazz Singer".
Warners, vahşi kedi anlaşmasında parayı onayladı ama onu 16'sına kadar hazır etmen gerekiyor.
Now, Warners okayed the money on that wild cat deal... but he's got to be ready on the 16th.
Warners, Metro, Fox.
Warners, Metro, Fox.
Sadece "Warners" dan sıkı dostum olan Bay Feldman'dan son bir olur bekliyorum.
I'm just waiting for the final okay from my good pal at Warners, Mr Feldman.
Warnerlar.
The Warners.
Warnerların elinde nakitle dolu bir valizi var.
The Warners have a suitcase full of cash in the villa.
Gerçek Warnerlar burada.
MARY : The real Warners are here.
Johnny, Universal ve Warner kardeşlerle konuş.
Johnny, get on the horn to Universal and Warners.
Warner's ta görüşürüz.
I'll meet you at Warners'. Make sure he's on time.
Warner Bros'ta maaş dolandırıcılığı.
Payroll scam at Warners.
Warner Bros'la vardı.
I was, at Warners.
Babam, Warner Bros'ın kapısında görevliydi.
My pop, he was on the gate at Warners.
Haklisin, Eric, aldim, çünkü Disney otoparkindan atildiktan sonra Warners'taki arkadasim Alan'i görmek için oralari dolastim.
You're right, Eric, I did, cos after I got tossed off the Disney lot I went around the block to see my friend Alan at Warner's.
Bob projeyi Warners'a satmis.
Bob just sold the project to Warner's.
Dün Warners'ın başkanına s.. tirip gitmesini söyledim.
And I told the president of Warner's to fuck himself last night.
Muhtemelen Warners'ı arayacağı için kafayı yiyordur.
He's probably freaking'about making the Warner's call.
Vince, buraya son geldiğinde seni Warners ailesinin içinde istediğimi söylemiştim, değil mi?
Vince, last time you were here I told you I wanted you in the Warner's family, right?
Warners'daki Alan'ı ara.
Call Alan at Warner.
Warners 300 diyor.
Warners is at 300.
Dan, bu Natalie, Warner'daki yöneticim.
Dan, this is Natalie, my exec at Warners.
Warner'da finansal danışman.
Business Affairs at Warners.
Adamlarımız Warner'ların Tribeca'daki evlerinin kapıcılarıyla konuştu.
So a uniform just talked to the doorman at the Warners'building in Tribeca.
- Neden Warner'ların evindeydin?
Why were you at the Warners'?
Senin Warner'larla, Warner'ları elmasla, elması ölen kızla ölen kızı da seninle ilişkilendirdim.
I've connected you to the Warners, the Warners to the stone, the stone to the dead girl, and the dead girl back to you.
Doğru, Warner'lar elması bulmam için beni tuttular.
Yes, the Warners hired me to find the diamond.
- Ben veya Warner'lar değildi.
It wasn't me. It wasn't the Warners.
Çünkü Warner'lar saldırıdan bahsedince bilen birinin yaptığını anladım.
Because when the Warners described the mugging, I could tell it was an inside job.
- Warner'lar saldırıya mı uğradı?
The Warners were mugged?
Peki, Warner'lar saldırıya uğradılarsa neden polise gitmediler?
Okay, so if the Warners were mugged, why wouldn't they just go to the police?
Warner'lar hırsızın kar maskesi taktığını söylediler. Ama kesinlikle erkekmiş.
The Warners said the mugger wore a ski mask, but was definitely male.
- Peki, Warner'lar nereden almışlar? - Ve neden elmasın varlığını reddediyorlardı?
So where did the Warners get it, and why are they denying its existence?
Ben hala Warner'ların neden insan üretimi bir elması olduğunu anlamadım.
I still don't get why the Warners had a man-made stone in the first place.
Elmasın çalındığını bilen insanlar ben, Alice ve Warner Ailesi'ndekiler!
The only people that knew that diamond was gone were me, Alice, and the Warners.
Bir kadın ve iki çocuk. Tıpkı Warner'lar gibi.
Wife and two kids, just like the Warners.
Niye Warners'dan ayrılıyor muyuz?
- What, are we leaving Warners?
Warners ile devam etme kararı aldılar.
They went with Warners.
Bugün Joe Smith ile Warners'da konuştum.
I'm calling joe smith at warners today.
Ben de aynı numaraları Warners'la sözleşmem varken yapardım.
I used to play the same tricks when I was at Warner's under contract.