Wedlock Çeviri İngilizce
207 parallel translation
Bu sevgi ve sadakat dolu çifti....... kutsal evlilik bağı ile birleştirmek üzere toplanmış bulunuyoruz.
We are about to unite this loving and devoted couple in the holy bonds of wedlock.
Bu kutsal evliliğe itirazı olan varsa ya şimdi konuşsun ya da sonsuza kadar sussun.
If anyone knows any reason why these two should not be joined in holy wedlock, let him speak now or forever hold his peace.
Annen ve baban evlenirken çalan müziğe... eğer evlilikte doğduysan ki, şüpheliyim.
What they danced when your father married your mother... if you were born in wedlock, which I doubt.
Homer ve Wilma, kutsal evlilik bağıyla bağlanmaya karar verip, tanrının ve sizlerin önünde de bu isteklerini ortaya koydular ve ayrıca birbirleri için sadakat yemini ettiler yüzük takıp, ellerini birleştirerek evlenme isteklerini ilan ettiler.
For as much as Homer and Wilma have consented together in holy wedlock and have witnessed the same before God and this company, and thereto have given and pledged their troth, each to the other, and have declared the same by giving and receiving a ring, and by joining hands,
Ve bu yüzden bu harika, muhteşem kız senin annen olabilirdi pekala. Ama O parayı ve serveti seçti. Ve kendini zengin bir züppeye verdi ve onunla evlendi.
And that's why this very wonderful girl... who might have been your mother, decided on security... and gave herself in wedlock to a wealthy yankee.
Eğer amacı evlenmekse ondan daha iyisini asla bulamazdı bence.
If wedlock's his aim... he couldn't shoot at a neater target.
Bu inanılmaz, ülkedeki en gerçekçi kişiyle 11 yıl geçirmek senin iyi insanlar hakkındaki yanlış inancını değiştirmemiş.
It's amazing how 11 years of wedlock with the greatest realist in the country haven't altered a single one of your lovely delusions about nice people.
Serbestsiniz, nikâh kıyıldı artık.
You are free and they are bound in wedlock.
Madem ki Buckley Dunstan ve Kathryn Banks kutsal evlilik bağına rıza gösterdiler ben de baba, oğul ve kutsal ruh adına onları karı-koca ilan ediyorum.
For as much as Buckley Dunstan and Kathryn Banks have consented together in holy wedlock I pronounce they are man and wife in the name of the Father and of the Son and of the Holy Ghost.
"David'le Lacey kutsal evlilik bağıyla birleşmeye rıza gösterdiklerine göre" onları karı koca ilan ediyorum. "
"For as much as David and Lacey have consented together in holy wedlock... " I pronounce that they are man and wife ".
Bu Einar, evli olan tek oğlum.
This is Einar, my only son in wedlock.
1934'te, Ontario, Blind River'da doğmuş, gayrı meşru çocuk.
Born : Blind River, Ontario, 1934, out of wedlock.
Üç aydır evli olman sana dokunmamış.
Three months of wedlock haven't done any harm.
Kutsal evlilik bağına rıza gösterdiğiniz ve yüzük alıp verdiğiniz için...
For as much as you have consented together in holy wedlock, and have given and received a ring in token of your troth...
Kutsal evlilik bağına rıza gösterip bağlılık nişanı olarak yüzük verdiğinize göre sizi karı koca ilân ediyorum.
For as much as you have consented in holy wedlock, and have given and received a ring in token of your troth, I now declare you husband and wife.
Sam ve Jennie kutsal evlilikte bir arada olmaya razı oldu ve Tanrının huzurunda ve bu topluluk önünde aynı şeyi ifade ettiler, bende onları karı koca ilan ediyorum.
Forasmuch as Sam and Jennie have consented together in holy wedlock, and have declared the same before God and in the presence of this company, I pronounce them man and wife.
Gayri meşru bir çocukmuş.
This is a son out of wedlock.
Dördümüz evliliğimizi kutlamadan önce birlikte yaşadığımızı duymak isterler mi sanıyorsun?
Do you want us to celebrate us two living out of wedlock? - I don't think they'd appreciate it.
"Evlilik dışı doğum yapacak olan Jennifer Hayes'in... "... ölümünden suçlusun.
That you are guilty of the death of Jennifer Hayes who was to bear your child out of wedlock.
Birlikte yeni bir hayata başlayalım istiyorum. Küçük bir evimiz, bir arabamız olsun, her şeyi birlikte göğüsleyelim. Kutsal evlilik bağıyla sonsuza dek birleşelim.
I'd like us to start a new life together... a little house of our own, a car, the two of us against the world... joined forevermore in holy wedlock.
Kutsal bağ.
Holy wedlock.
Hamd olsun sana ey Tanrım, bu İsrail çocuklarını kutsal evlilik bağıyla evlilik çatısı altında kutsadın.
Praised be thou, O Lord, who has blessed these children of Israel through the covenant of holy wedlock and beneath this chuppah canopy "...
Hamd olsun sana ey Tanrım, bu İsrail çocuklarını kutsal evlilik bağıyla evlilik çatısı altında kutsadın.
Praised be thou, O Lord, who has blessed these children of Israel through the covenant of holy wedlock and beneath this chuppah canopy of marriage.
Prenses Mary, Kralın tüm diğer gayrimeşru oğullarından önce gelir.
Princess Mary is first in line against any son His Majesty may father out of wedlock.
Petrukha ile, hem de resmi nikahla.
To Petrukha, in lawful wedlock.
Evet, doğru. Size söyledim, Wayne beni Los Angeles'teki çok gürültülü bir lokantadan tam 07 : 15'te aradı.
I possess a birth certificate which proves that seven years ago back East you secretly gave birth out of wedlock.
Bu arada dikkat edilmesi gereken husus : Katherine'nin payı, ne kadar olacağı daha sonra belirlenecek, Frank Nicholson'a geçer. Bu madde Frank evlenir evlenmez devreye girer.
Whereby it should be noted that... a part Of Katherine's rights, yet to be determined, shall pass to Frank Nicholson... as soon as he... enters into wedlock.
Bugün burada, iki genç kişinin evliliğin kutsal ve neşeli..... bağı ile bir araya gelişi için toplandık.
We are here today to witness the union of two young people... in the joyful bond of holy wedlock.
Yasal evliliğinizi tebrik ederim, ekselansları!
Congratulations on your lawful wedlock, Your Excellency!
Bu da, Erwin'in, babası kim olursa olsun, bir evlilik içinde doğduğu ve dolayısıyla meşru olduğu için, kocanın onayı olmadan evlatlık verilememesi demekti.
It meant that Erwin whoever his father may have been had been born in wedlock and was a legitimate child who could not be adopted without the husband's consent.
Arthur ve Pearl, bu yüzükle birlikteliklerini pekiştirmek istediler. Bu tecrübeyi daha önce yaşamış bireyler olarak..... kendilerinden eminler. Ve ellerini birleştirerek..... bu mutluluğu ilan ettiler.
Inasmuch as Arthur and Pearl have consented together in wedlock, and have witnessed the same before this company, and thereto have pledged, each to the other, and have declared the same by joining of hands,
nikah tarihi belirleyelim de aynı gün düğün yapalım.
Name the day, and we'll enter wedlock together.
Bay ve Bayan Henry, Amerikalılar, Bir 1941 Ocak gecesinde uyuyorlar.
Mr. And Mrs. Byron Henry, Americans, slumbering in wedlock on a January night of 1941.
Seni doğurduğumda çok gençtim. Ve evli değildim.
I had you when I was very young out of wedlock.
Tam evlenilecek adamsın, doğru ve düzgün!
Born in wedlock you was, right and proper.
Evlilik dışı olarak doğmuşum.
I was born... In wedlock.
Sevgili konuklar bu güzel evde, bu güzel günde toplanmamızın nedeni iki güzel ruhun kutsal evlilik bağıyla birleşmesine tanıklık etmek.
Dearly beloved we are gathered here in this beautiful home on this beautiful day to witness the uniting of two beautiful souls in holy wedlock.
Burada yuvalarımızın koruyucusu olan, Tanrı'nın huzurunda, evlilik bağına girmeye hazır bu çift için, bir araya gelmiş bulunuyoruz. Şimdi Tanrı'nın ve sizler için toplanmış bu kalabalığın önünde cevap verin...
Standing here in the presence of God, the guardian of our homes, ready to enter into the bonds of wedlock, answer each of you in reverence for God and in the hearing of the assembly that have gathered here so joyously with you.
Bu nedenle son arzum şudur ; Evlilik çatısı altında doğacak ve beni adımı alacak bir Bundy erkeği doğuran ilk çift bütün mirasımın sahibi olacak.
Therefore, it is my final wish that the first couple to give birth to a Bundy male named after me and born in wedlock will receive my entire estate.
- Hepsi nikahlı karından mı?
- All born in wedlock?
"Evlilik bir asma kilittir".
Wedlock is a padlock.
Hastahaneye babası Dr. Aage Krger tarafından kabul edilmiş. Yasak bir ilişkiden doğduğu için onu öldürmek istiyormuş.
She was admitted by Dr. Aage Krger, who was her father and wanted to kill her to conceal the fact that he had a child out of wedlock.
Ve Stanley, benim büyük halam Edna'nın Dave Wilson adında bir adamla olan evliliğinden olan oğlu, Dave amca, onun daha sonra evlendiği ama Harvey amca'yla olan evliliğinden önce.
And Stanley was, in fact, my great-aunt Edna's son out of wedlock... to a man named Dave Wilson, Uncle Dave, who she later married... but not until after her marriage to Uncle Harvey.
Roger ve Anita için olduğu kadar... Tanrı'nın önünde, burada bulunanlar... da birlikte bu kutsal evliliğe rıza gösterdiler... ve ellerini birbirine bağlayan bir yüzük ile... birbirlerine aynı sözü verdiler... ve aynı yemini ettiler...
For inasmuch as Roger and Anita... have consented together in holy wedlock... and witnessed the same before God and this company... and thereto have given and pledged their troth either to other... and have declared the same by giving and receiving of a ring... by joining of hands...
Dergimize karşı kampanya yapan birisine, onun Amerikalıların beyinlerini zehirlediğini söyleyen birisine, evlilik dışı ilişkiye ahlaksızlık diyen, içmemeniz gerektiğini söyleyen...
They have the right to say that somebody who has campaigned against our magazine, who has publically said that it poisons the minds of Americans, who says that sex out of wedlock is immoral, you shouldn't drink...
Aklı başında evlilik.
Sanity wedlock.
Ne de olsa kadının iki gayri meşru çocuğu var değil mi?
The woman has 2 children out of wedlock.
Sadece fahişelerin mi gayri meşru çocukları olur?
Well, only whores have babies out of wedlock?
Sonunda bu iki kişi kutsal evlilik bağını kabul ederek Tanrı huzurunda da bu isteklerini yenilemiş bulunmaktadırlar.
For as much as these two people have finally... consented together in holy wedlock... and have witnessed the same before God and this company,
Yeminlere geçmeden önce bu çiftin evlenmemeleri için bir itirazı olan var mı?
Before we begin the vows, is there anyone present who knows of a reason why this couple should not be joined in holy wedlock?
Webster'ın Büyük sözlüğü evliliği şöyle tanımlar....
Webster's Unabridged Dictionary defines wedlock as....