Weirdo Çeviri İngilizce
1,306 parallel translation
Sapığın teki peşime düştüğü için kaç kez taşınmak ya da numaramı değiştirmek zorunda kaldım biliyor musun?
YOU KNOW HOW MANY TIMES I HAD TO MOVE OR CHANGE MY PHONE NUMBER 'CAUSE I WAS BEING HOUNDED BY SOME WEIRDO?
Şimdiye kadar gördüğüm tek tuhaf kişi sensin.
You're the only weirdo I have seen so far.
Ben Matt, arka sıraların tuhaf adamı.
I'm Matt, the weirdo in the back row.
Beni tavladın "Tuhaf Adam Matt"
You had me at "Matt, the weirdo."
Tam Bart'ın ihtiyaç duyduğu türden acaip bir adam.
He's just the kind of weirdo Bart needs.
Acayip biri olduğunu sanıyordum.
I thought you were some weirdo.
Acayip öngörülerinin gerçekleşmesi beni korkutuyor.
I'm just freaked out your weirdo visions are coming true.
Oh, çekil üstümden ucube!
Oh, get off me, weirdo!
Ben mi ucubeyim?
I'm the weirdo?
Öyle olmayınca, kaçık dediklerinde veya Tuhaf Botwin, saldırıyorsun.
And when you don't get it, when they call you weirdo or Strange Botwin, then you wanna lash out.
- Hiç konuşma, gudubet. - Peki.
- Don't even talk to me, weirdo.
Gudubet mi, ruj mu, kokteyl mi yoksa vampir miyim?
Am I weirdo, lipstick, fruit punch or vampire?
Şu tuhaf da kim?
Who's the weirdo?
Özellikle, etrafta herkesi boğazlayan tuhaf adam varken.
Especially with that weirdo out there strangling everybody.
Bunu, ilk tuhaf adamı içeri aldığınız güne bağlıyorum.
I'm taking shit to this day about that first weirdo you dragged in.
Garip Kaptan!
That weirdo captain!
Çocuk parkının bu kadar yakınında böyle bir tipin dolaşması korkutucu.
I mean it's - it's pretty scary having a weirdo like that living right by the playground.
Acayip biri.
Weirdo.
Lanet bir ucube gibisin.
You're such a fucking weirdo.
Yolun karşısındaki tuhaf adamı biliyor musun? - Hangisi?
You know that weirdo who lives across the way?
Ne dedi o ucube, elfler hakkında fikrin için?
What did weirdo say about the elves?
- Ara şu ucube Dante'yi.
- Call that weirdo Dante.
FuelFourU'daki şu tuhaf adamdan sana e-posta geldi.
You got an e-mail from that weirdo at FuelFourU.
Bu Mary denen hatun Bayan Tuhaf'ın hayali arkadaşlarından biri değil mi?
This Mary chick is not another one of Miss Weirdo's imaginary friends like Frizzy?
Burada devamlı senin acayip bir otlakçı olduğunu, esrarkeş bir orospu çocuğu olduğunu düşündüm.
Here I was all this time thinking you was some fucking weirdo freeloading, coke-head son of a bitch.
Üşütüğün biri.
He's a weirdo.
- 25'teki tuhaf adam.
- The weirdo on 25.
- Çok garipsin.
- You are such a weirdo.
Bizim orada bana garipmişim gibi davranırlardı.
Back home I was considered a weirdo.
Garip sevgililer gibiler?
Like, weirdo and weirdette?
- Ne yapıyorsun manyak?
- What are you doing, weirdo?
Jimmy benim, kahrolası bir arkadaşını beni almaya yollamışsın..
Jimmy, it's me. Look... um, some weirdo picked me up in your truck... and drove me home and... and I wanna make sure you're not dead or something.
" Ne tuhaf herif.
" What's this weirdo?
Cep telefonunuzdan denedi fakat çok garip biri cevap veriyordu.
Shetriedyourcell phone but some clueless weirdo keeps answering.
Bir sapığa değil de bana denk gelmiş olmalarına seviniyorum.
I'm just glad I found'emand not some weirdo freak.
Fez sapığın teki.
Fez is a deviant weirdo.
Olmaz, hayır.
They... The kids don't wanna hear some weirdo book that your Nazi war criminal grandmother gave you. No.
Ucube.
WEIRDO.
Ve bence aramızda öpücükten daha fazlası vardı.
And I think there was more to that kiss than... just saving you from some weirdo.
Öyleyse hemen oraya git, seni lanet herif!
Then get over there already, you fucking weirdo.
- Günaydın, tuhaf herif.
Morning, weirdo.
Kötü, ezik, terli, kokmuş, manyak, iğrenç, rezalet, yabancı, spastik, acayip.
He's a bad, poor, sweaty, stinky, crazy, sick, ridiculous, foreign, spazoid, weirdo.
Kötü, ezik, terli, kokmuş, manyak, rezalet, iğrenç, yabancı, spastik, acayip birisinden hoşlanıyorum.
I like a bad, poor, sweaty, sticky, crazy, ridiculous, sick, foreign, spazoid, weirdo.
Ben yabancı bir kaçığım.
I'm a foreign weirdo.
Dar pantolonlar içinde başka bir kahve tenli, her sesi diye çıkaran biri daha.
Another mocca-skinned weirdo in tight pants... who can make any word sounds like boogadaboogadaboogada.
Tipe bak, teleskop!
Weirdo! Telescope!
Kaçık herif.
Weirdo.
Her gün aynı restorana gelip, aynı yere oturan ve hep aynı yemeği ısmarlayan şu garip, saplantılı hastalarından mısın yoksa?
You one of those weirdo compulsives who come to the same restaurant, sit in the same chair, and eat the same food every day?
Bir adam ölür ve Kendi garip kuzeniyle beraber gömülür. Nufusu ikiyüz olan bir sahil kıyısı Köyünde minik bir mezarlık.
A guy dies and gets buried by his own weirdo cousin in a tiny cemetery way up the coast in a town with a population of 200.
Bu eleman biraz garip.
That guy's a weirdo.
- Zaten tuhaf herifin teki.
He always was a weirdo.