Whiney Çeviri İngilizce
31 parallel translation
Whiney denilen şu adam ne yaptığını bilmiyor.
That man Whiney doesn't know what he's doing.
Bay. Caldwell, size bir iş arkadaşımı tanıtmama izin verin, Bay Whiney.
Mr. Caldwell, allow me to introduce an associate of mine, Mr. Whiney.
- Edgar Whiney.
- Edgar Whiney.
Bu Whiney ve diğer herkesin bu sabah aradığı şey...
That's what Whiney and everyone was looking for this morning...
Whiney, bunları kasama koyabilir misin, acaba?
Whiney, would you put these in my safe, please?
- Kalk ayağa, Whiney!
- Get up, Whiney!
Whiney tüm acil fren kablolarını kesti.
Whiney cut all the emergency cords.
Ufacık bir yaralanmada sızlanmaya başlıyorsun.
You get the slightest little injury and you get all whiney.
Mızmız, kendini beğenmiş, bencil insanlar ve basit bir felsefeleri var ; "Onu bana ver, o benim."
Whiney, narcissistic, self-indulgent people with a simple philosophy, Give me that it's mine.
İyisi mi o dört kollu, böcek gözlü, küçük Slijot'a bokunu temizlemesini söyle!
Well, you had better tell that four-armed, bug eyed, whiney little Slijot to get his dren together!
Bana daha çok ilgi göster.
Pay more attention to me! I'm a needy, whiney baby!
Onun, annesine ihtiyaç duyan ve evde hiçbir şey yapmayan bir bebek olduğunu herkes bilir. Doğru.
I mean, everybody knows that he's a whiney baby who needs his mommy and never does anything around the house...
Annesine ihtiyaç duyan bebekmiş!
"Whiney baby, needy mommy!"
Whiney her gün sıcak bir duştan azına dayanamaz.
Whiney civie cry-babies can't stand less than a hot shower every day.
O tamamen ağlamaklı ve sümüklü.
It's all whiney and nasally.
Sızlanıp duruyor ve ışıktan korkuyor.
He's all whiney and afraid of the light.
Kavgacı, mızmız boynu kıvrım kıvrım fahişe.
You feel feisty, you whiney little turkey-necked bitch?
Sence şu mızmız başarabilecek mi?
Think the whiney one'll make it?
Oh, Barney nasıl? Şu dipsiz sürekli inildeyen dipsiz ve çaresiz çukurdan mı bahsediyorsun?
You mean the whiney bottomless pit of neediness?
Kes mızmızlanmayı. Canını yakan yok.
Cut that whiney voice, no one's hurting you.
Ne mızmız bir kancık oldun sen ya!
You're such a whiney little bitch!
Portland sürekli aynı devam eden şarkıları ve sağlıklı görünen insanları geçersen harika bir yer.
Portland is fantastic once you can get over all the whiney music and healthy-looking people.
Üç hafta boyunca ağlayan salaklara, Sümüklü nankörlere ve öğrencilerine Meksika yahnisi servis etmemeye..
Here's to three weeks of not having to serve Mexican goulash to a bunch of whiney, snot-nosed ingrates, and their students.
Bilmiyorum, biraz mızmızca bir hikâye.
Um, I don't know. I mean, it's just a little bit, like, whiney.
Ki Bayan Whiney'i artık aldatamasın.
So he can't cheat on Mrs. Whiney anymore.
Senin gibi provakatörlerin insanların korkuları üzerine oynamak için attığı palavralar.
The same old whiney bullshit that had agitators like you always trot out to play on people's fears.
Küçük, zengin, mızmız, beyaz bir adam.
What a little rich, whiney white guy.
"Annem hayat, çikolata dolu kutuya benzer dedi"
Sittin'there talkin'all that honky-ass whiney crap like,
Mızmızlanan özenti iyi niyet timsalleri de olmayacağız.
We won't be no whiney wannabe do-gooders, either.
Seni bilmem fakat mızmız Berk Hiccup'ı... -...
I don't know about you, but I like whiney Berk Hiccup
İşin içinde biraz acemilik vardı. Seks muhabbetlerini sevdim. Bence çok eğlenceliydi.
take back but I cant and there's also sort of a whiney noise that came out towards the end that uh that probably wasn't my finest hour and I sucked SO-BAD