English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ Y ] / Yaramazlık

Yaramazlık Çeviri İngilizce

1,381 parallel translation
Ve yapacağım birinci şey, eğer olur da yaramazlık yaparsan kafanı uçuracağım!
And if you screw up, I'll blow your head off Gugaev?
- Bir yaramazlık mı yaptı yoksa?
- Tell me if he did anything stupid.
Yine de bu yaşta yaramazlık etmezseniz hangi yaşta edeceksiniz, değil mi?
But it's ok, at this age... If at this age you don't do stupid things... When do you do stupid things, then?
"Eğer yaramazlık yaparsan hayaletler gelip seni alacak."
"lf you're naughty, ghosts will come and get you."
" Hepsi iyiler, bir yaramazlık yok...
" They are all fine, all doing quite nicely,
Santhanam, yaramazlık yapma yavrum.
Don't trouble, Santhanam-Here!
Uslu olup yaramazlık isteyen kızlar için....... siyah likralı bir elbise....
Thanks a lot. Antonio.
Yaramazlık yaptığımız zaman, babam bizi döverdi.
My father used to beat us when we were naughty.
Annem ve Mitsu'nun sağlığı iyi... ve Keijiro hem konuşmayı, hem de yaramazlık yapmayı öğreniyor.
Mother and Mitsu are in good health... and Keijiro is learning both to speak and to make mischief.
Yaramazlık yapma.
" Magic's bad. Behave.
Wilma, ben küçük bir yaramazlık yaptım.
I've done something a bit... Well... naughty.
Yaramazlık yapıp birimize kızıp diğerinin yanına taşınamaz. - Mark, yatılı okulu düşünebilirsin.
Act up, get angry at one and then punish us by... moving back to the other.
Yaramazlık yaptı.
He acted up.
Yaramazlık yapmadığımdan emin olmak için mi yolladı seni lezbişler?
DID THE MUNCHERS SEND YOU TO MAKE SURE I DIDN'T MISBEHAVE?
Düşündüm de birlikte yaramazlık yaparız belki.
I THOUGHT WE COULD MISBEHAVE TOGETHER.
"Baba, yaramazlık yaptım", "Baba, ben kötü bir çocuğum.".
"Daddy, I've been bad. Daddy, I've been a bad boy."
"Baba, yaramazlık yaptım", "Baba, ben kötü bir çocuğum.".
"Oh, Daddy! Daddy, I've been bad."
Yaramazlık edip Ram Dass'dan yardım alarak konuşmasını hazırlayacağından eminim.
I know he's going to be naughty and get Ram Dass to help him write his speech.
Sanırım bu sana masum kızların üzerinde yaramazlık yapmamayı öğretmiştir.
I guess this will teach you to play pranks on innocent little girls.
Yaramazlık yaptığın zamanların sayısını hesapladım, iyi olduğun zamanların sayısını bundan çıkardım.
Yes, i've tallied up all the times you've been naughty And deducted the times you've been nice.
Yaramazlık yapmanın zamanı değil, seni aptal!
This is no time to be goofing off, you fool!
Bu sadece bir yaramazlık değil!
This is not just a prank!
- Kesinlikle değil, nadir zamanlarda ciddi konuşurum o artık yaramazlık yapamayacak.
Not at all. On rare occasions, I speak the truth. He won't get into mischief anymore.
- Tamam, yaramazlık yapmayın.
- Okay, you boys behave now.
Yaramazlık yapmama sözü verirsen.
Just as long as you promise to take it easy, you know.
Son zamanlarda çok yaramazlık yaptı.
He's been very naughty lately.
Yaramazlık eden çocukları veya bahçesine giren köpek yavrularını yiyen cadılar olduğunu herkes bilir.
It's common knowledge that most towns of a certain size have a witch if only to eat misbehaving children and the occasional puppy who wanders into her yard.
- Cici! - Çok yaramazlık yaptın, "cabrón."
- You've been very, very bad, cabron!
Yaramazlık mı yaptın Brandi?
You been naughty, Brandi?
Çok mu yaramazlık yaptın?
You been fucking naughty?
Yaramazlık yapmayın.
Behave, you guys.
Meşhur okul aile birliğimiz ise futbolcuların yaramazlık... yapmadıklarına dair somut kanıtlar görmek istedi.
Our illustrious school board is waiting for proof that these football players... are not up to something they shouldn't be.
- Hayvanlar yaramazlık ediyor mu?
Were the animals misbehaving?
Aa. evet. Benim yaramazlık yaptığım dönemlerdi.
Oh, yes, my more rambunctious days.
- Tekrar yaramazlık yapmayın.
- Don't misbehave again
Eğer herhangi biriniz yaramazlık yaparsa, onun adını aşağı yazarım.
If anyone misbehaves, write their names down
Yaramazlık edenlerin isimlerini not et, tamam mı?
Jot down the names of anyone who act up, okay?
Çok yaramazlık yaptım.
I made so much trouble.
Yaramazlık yapmak ister misin?
Trying to do something nasty?
Yaramazlık yapmak ister misin?
Wanna do something nasty?
Eğer yaramazlık yapmak istersen, Beni her zaman uyandırabilirsin.
If you feel like doing nasty, you can wake me anytime.
Yaramazlık yaptığımdan mı?
'Cos I do silly things?
Erkekler genellikle bu yaşta yaramazlık yaparlar.
Boys are often naughty at this age
Ama okul sizi yaramazlık yapmaktan alıkoyuyor.
But school keeps you away from mischief.
- Cordy yaramazlık yaptı mı?
Has Cordy been a bad, bad girl?
Cordy yaramazlık yaptı mı?
Has Cordy been a bad, bad girl?
Sakın bana o Bayan Namus Timsali'nin yaramazlık yaptığını söyleme.
Don't tell me little Miss Tightly-Wound's been getting her naughty on?
Yaramazlık yaptığında bana bileğini uzat.
... begin to wane before they marry.
Cinsel yaramazlık yok.
Nothing.
Eric yaramazlık yaptı.
Eric's been a bad boy!
Yaramazlık yapıyoruz demek.
Playing hooky.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]