Zev Çeviri İngilizce
62 parallel translation
Büyükbabam Zev'in kemikleri sızlardı eğer üzeri başka kemiklerle kaplı olmasaydı.
My grandpa Zev would turn over in his grave... if it wasn't filled with some veteran.
Ben Detektif Zev Bernstein'ım.
I'm Detective Zev Bernstein.
Zev, teller işe yarıyor mu?
Zev, how are those partials working out?
Neyse, Zev'in katillerini bulup öldürdüğümden beri eğitimime konsantre oluyorum.
Anyway, since hunting down Zev's murderer, I've sort of been concentrating on my studies.
Merhaba Zev.
You know that? Hey, Zev.
Bu defa "Zev'e Sevgilerimle" diye imzalatabilir misin?
Could you have her make it out to "Zev" this time?
- Zev'e sevgilerimle.
- "To Zev..."
- Evet.
- Zev, yes.
Bakın kim gelmiş! - Zev.
Hey, look who it is!
Hemen şimdi gidebiliriz.
I'm just watching Zev's table, but I... um... We could go right now.
Zev'in tezgâhına bakıyordum ama benim yerime birini...
I... I am... I just need to... find someone to...
Benim için zev.
My pleasure
- Ne dersin, Zev?
- What you think, zev?
Zev, gel buraya.
Zev, get in this.
Zev, bana sizin bu olay için kısa kaldığınızı ve güvenlik detaylarına bakmam gerektiğini söyledi.
Zev told me you guys were short, pulled me right out of security detail.
Ne seni, ne de Zev'i daha önce duymadım.
I've never heard of you, never heard of Zev either.
Onu gördüğünde hemen tanırsın.
When you see him, you know that's Zev.
Bu yüzden, sümüklü bir Özel Ajanın komutam altına girdiğini, takımımın bir parçası olduğunu söylemesi adamlarımda hayatlarını ona emanet etmelerini umması... ve Zev adında birinin de ona kefil olması işte şaka budur.
So when some snot-nosed Special Agent comes into my command and tells me he's a part of my team, expects my men to entrust him with their lives just because some guy named Zev vouches for him, that is a joke.
Adi Zev.
His name is Zev.
Aşağı caddedeki Zev Buchwald'ı tanıyorsun şu spor eşyaları satan adamı.
You know Zev Buchwald from down the street, the sporting goods guy?
- Zev.
- Zev.
Zev dolandırıcıların adında bir lekedir.
Zev is a besmirchment on the name of con men.
O Zev'di işte.
That was Zev.
Pekâlâ, Zev'e neyi çaldırtabiliriz?
So, what can we have Zev steal?
Ben bütün detayları yavaş yavaş Zev'e aktaracağım.
I'll spell out all the details for Zev.
Zev oltaya geldi mi sence?
Uh-huh. Do you think Zev took the bait?
Yani Zev 6'da girecektir.
Which means Zev will break in at 6 : 00.
Pekâlâ, Zev gelene kadar 10 dakikam olacak...
All right, so I got ten minutes until Zev gets there,
Zev'in içeri girmenin bir yolunu bulacağını biliyoruz.
We know Zev will find a way in.
Zev geldi.
Zev's here.
Zev içeride.
Zev's inside.
Dediğim gibi, Zev iyi.
Like I said, Zev's good.
Zev'i yakalamak zorundalar.
They have to catch Zev.
Zev'i yakalayamazlarsa bunların hiçbir anlamı olmaz.
None of this matters if they don't catch Zev.
Zev Demetrius, tutuklusun.
Zev Demetrius, you're under arrest.
Neyse ki Zev de dahil buna.
Including Zev, fortunately.
- Tabii ki. Levin Kipnis, Rakel, Zev Jabunsky, Çernikovski.
Levin Kipnis, Rachel, Zeev Jabotinsky, Tchernichovsky...
- Günaydın, Zev.
- Good morning, Zev.
Benim adım Zev.
My name's Zev.
Bana mı dedin, Zev?
Were you talking to me, Zev?
Sen... iyi misin, Zev?
Are... are you okay, Zev?
Zev.
Zev,
Hoşça kal, Zev.
Bye, Zev.
- Zev?
- Zev?
İyi geceler, Zev.
Good night, Zev.
Ben Zev.
This is Zev.
Adı Zev.
His name is Zev.
Adı Zev Guttman.
His name is Zev Guttman.
- Max, ben Zev.
- Max, it's Zev.
Zev.
Zev.
- N'aber, Tarek?
- Zev.