English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İngilizce / [ Ç ] / Çingeneler

Çingeneler Çeviri İngilizce

378 parallel translation
Çingeneler.
Gypsies.
Çingeneler gibi.
Call it "gypsy-ing."
Bütün Çingeneler yakılıp kılıçtan geçirilmeli.
AII Gypsies should be destroyed by fire and sword.
Hazreti Meryem, Çingeneler oradan oraya nasıl savruluyor sen biliyorsun.
Mother of God, you know how Gypsies are cruelly driven from country to country.
- Çingeneler, değil mi?
- Gypsies, huh? - Yes.
Binlerce yıldır biz Çingeneler ölülerimizi bu şekilde gömdük.
For a thousand years we Gypsies have buried our dead like that.
- Çingeneler neden gidiyor?
- Why, the Gypsies are all leaving.
Çingeneler çok konuşur, az öldürür.
Gypsies talk much, kill little.
Çingeneler savaşta ne yaparlar?
And what do Gypsies do in the war?
Çingeneler genelde yalan söylerler ama, o ıslanmış bir kediye benziyordu.
Though Gypsies usually lie. She looked like a half-drowned kitten.
Çingeneler böyle hilelerle hava atarlar.
Gypsies do that to make themselves important.
Siz çingeneler için bir tane saklıyordum. Gallant Lady'nin malzemeleri her şeyimi elimden aldı.
I was saving one for you gypsies, but, well, that Gallant Lady outfit put the bee on me for the whole shebang.
Geri kalanı, köylerdeki çingeneler.
The rest are gypsies from the villages.
Bu lanet çingeneler.
These goddamn gypsies!
Biliyor musun, üçünü de çingeneler kaçırdı sanmıştım.
I got to figuring'maybe them gypsies busted in and done off with all of them.
Çingeneler gideli bir hafta oluyor.
They've been gone a week.
Ne at bulundu ne de çingeneler.
Never caught the gypsy, nor the horse.
Apollonia, çingeneler orasını kendileri tıraş edermiş.
I've heard that gypsy women shave themselves down below.
Mısır Dük'ü ve Çingeneler kralı bu konu hakkında ne diyor?
I'll ask the Duke of Egypt, King of gypsies.
Mutluluk, biz Çingeneler için bir sanattır.
Happiness is a gypsy's trade.
Haydi, Çingeneler!
Courage, gypsies!
Bırakalım, Çingeneler kendi işlerini halletsinler.
Exactly, let's let the gypsies have their domestic peace.
- Çingeneler.
- It's Gitanos.
Çingeneler.
It's Gitanos.
Çingeneler arabistandan geliyor, Mısır'dan.
Well, Gypsy comes from Arabia, Egypt.
Bu çingeneler Madero'ya gidiyorlar.
Them Gypsies, they's on their way down to Madero.
Yalancılar ve pahalı çingeneler.
Liars and expensive tramps.
"İçimizde şeytanlar var ; komünistler, liberaller, Yahudiler, çingeneler."
"There are devils among us... communists, liberals, Jews, Gypsies."
Sen ve annen, çingeneler gibisiniz.
Like gypsies, you and your mother.
Pazar yeri soytarıları, Sizin ülkenizdeki çingeneler gibi.
Market place entertainers, much like the gypsies in your country.
Bir zamanlar çingeneler kadar hürdüm
Once I was free as a gypsy
Çingeneler tarafından eğitilmiştir.
She's gypsy-trained.
Adrian Çingeneler ile arkadaştı.
Adrian and the gypsies were friends.
- Çingeneler, buraya!
Here, Gypsies!
Ormanlar çingenelerle doludur ve çingeneler arasında bir sürü madrabaz bulunur, kılıç yutanlar kırık cam yiyenler ve alev yutanlar.
The forests are full of gypsies and the gypsies are full of shenanigans such as swallowing swords and chewing broken glass, eating fire.
"haydutlar ve çingeneler yaşıyordu."
"with robbers and gyp"
Teşekkürler, "çingeneler... ve denilir ki çingeneler,... etrafta dolaşan yabancıları öldürüp cesetlerini yerlerdi."
Thank you, "gypsies... " and gypsies, of whom it was said, would eat the corpses of killed wanderers. "
Çingeneler gibi sürekli göçüp duramazsın.
You can't keep moving like a gypsy.
Seninle bu gece tanışmamız tesadüf değil. Seni çingeneler yolladı.
You may not believe this, but our meeting tonight was no accident.
Çingeneler mi?
- The gypsy sent you.
Hey çingeneler!
Hey, gypsies!
Bütün bu insanlar ne diye şehri terk ediyor? Neden çingeneler gibi çadırlarda yaşıyorlar?
Why are all these people leaving the city and camping here like a tribe of gypsies?
Uzun yolculuğum sırasında Ben de mutlu bir çingeneyle tanıştım. Hey, çingeneler!
... "As I travelled on my long journey" "I met a happy Gypsy, too" "Hey, Gypsies!" "Hey, people!"...
Siz çingeneler sünger gibi içiyorsunuz.
You Gypsies drink like fish.
Biz de çingeneler kadar yoksuluz.
We're as poor as the Gypsies.
Siz çingeneler bile Isa düşmanları yüzünden çalışmaya zorlanıyorsunuz
Even you Gypsies are forced to work, because of the antichrists!
Çingeneler idare eder.
Gypsies are all right!
- Çingeneler.
- Gypsies.
Çingeneler benimkini çaldı.
The gypsies stole my horse away.
ve benim çingeneler sirkim ve şimdi, beceriklilerin en beceriklisi!
"... and now, the sensation of sensations!
- O çingeneler kızımız çaldılar.
They're gypsies who steal people.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]