Özleyeceğim Çeviri İngilizce
4,075 parallel translation
Denny'nin tüm ücretsiz doğum günü yemeklerini çok özleyeceğim.
I will miss all the free birthday meals at Denny's that come with them.
Sizi özleyeceğim millet.
I'm gonna miss you guys.
Seni özleyeceğim.
I'm going to miss you.
- Hayır ben seni özleyeceğim.
- No. I promise you won't.
Bunları özleyeceğim.
I'm going to miss all this.
Ufaklığı özleyeceğim cidden.
I'm gonna miss that little half-wit.
Bu insanları özleyeceğim.
I'm gonna miss these guys.
Yine de bu eski mekânı gerçekten özleyeceğim.
Although, I am really gonna miss this old place.
Seni özleyeceğim Claire.
I'm really gonna miss you, Claire.
Burayı özleyeceğim.
I'm gonna miss this place.
Ben de sizi özleyeceğim.
I'll miss you.
Seni özleyeceğim Bay P-I-P.
I'm going to miss you... Mr P-I-P.
Ben de seni özleyeceğim, Bayan E-V-E.
I'll miss you too, Miss E-V-E.
- Ben de sizleri özleyeceğim.
- I'm really gonna miss you guys, too.
Seni özleyeceğim, satranç adam.
I'm going to miss you, chess man.
Onu ben de özleyeceğim.
I'm going to miss him, too.
Onu özleyeceğim.
I shall miss him.
Senin hakkında daha çok şey öğrenmeyi özleyeceğim.
I'll miss finding out more about you.
"Sue Sue" yu özleyeceğim.
I would miss "Sue Sue."
Christine'i özleyeceğim.
I'm gonna miss Christine.
Bedava çocuk bakımını özleyeceğim.
I'm gonna miss the free childcare.
Ama sizi çok özleyeceğim, Ajan Booth.
But I'm gonna miss you, too, Agent Booth.
- Ben de sizi özleyeceğim.
- Well, I'm gonna miss you too.
- "Huzzah" demeyi özleyeceğim
[Clears throat] - I'm gonna miss saying "huzzah."
onu özleyeceğim.
I'm gonna miss him.
Seanslarımızı özleyeceğim. Ben de.
I'm going to miss our sessions together.
Clive'ı özleyeceğim.
Oh, I'm going to miss Clive.
Seni özleyeceğim.
I'll miss you.
Mutfaktaki çocukları özleyeceğim.
Gonna miss the boys in the kitchen though.
- Casey, seni çok özleyeceğim.
I know. Casey, I'm gonna miss you too much.
Bunu çok özleyeceğim!
I'll miss it, for sure
Gitmem gerekiyor, seni özleyeceğim
I got to get going, but I'm gonna... I'm gonna miss you, so...
Ama o benim babam ve onu kesinlikle özleyeceğim.
But he was my dad, and I'm sure gonna miss him.
O kulübü gerçekten özleyeceğim.
I'm really gonna miss that club.
" Ama bilmeni isterim ki seni tahmin edemeyeceğin kadar çok özleyeceğim.
"BUT I WANT YOU TO KNOW I MISS YOU " MORE THAN YOU'LL EVER KNOW.
Seni gerçekten çok özleyeceğim.
And I will miss you very much.
Bir gün bunu özleyeceğim.
Someday I'm gonna miss this.
Seni özleyeceğim, Sebastian!
You will be missed, Sebastian!
Özleyeceğim, her anını özleyeceğim.
I'm gonna miss it. I'm missing every bit of it.
Onu çok özleyeceğim.
I'm gonna miss him.
Diğer tüm çalışanlarımız gibi onun da yokluğu fark edilmeyecek ama elmalı kırıntı pastasını özleyeceğim.
Like all our staff, none close enough To note her absence, Though I will miss her apple crumb cakes.
Seni özleyeceğim.
I'm gonna miss you.
Ben de seni özleyeceğim.
I'll miss you, too.
- Özleyeceğim. Hem de çok.
Yes, so much.
Seni gerçekten özleyeceğim, Axl.
I'm really gonna miss you, Axl.
Sonuç olarak, şunu söylemek istiyorum her ne kadar kuşkucu biride olsam gerçekten burayı özleyeceğim.
( Cassidy ) So in closing, I just wanna say even though I'm a pretty cynical person, I'm really gonna miss this place.
Burada takılmayı çok özleyeceğim.
I'm really gonna miss hanging out here.
Saçma gelebilir ama tokat iddiasını özleyeceğim.
You know, this may sound crazy, But I'm gonna miss that slap bet.
Aramızdaki bu "Bir oda bulun" şakalaşmasını özleyeceğim.
I'm going to miss our playful, "Get a room already" banter.
Neal, bunu çok özleyeceğim.
I'm gonna miss this.
- Seni özleyeceğim.
I'll miss you.