English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ A ] / Abercrombie

Abercrombie Çeviri İspanyolca

125 parallel translation
Her neyse, bir taksi lazım. Ann, Bay Abercrombie'yi çağır.
De todos modos, necesitamos un taxi.
Abercrombie'ye önümüzdeki pazartesi yanında başlayabileceğini söyledim.
Le dije a Abercrombie que podía comenzar el próximo lunes.
Bay Abercrombie seninle tatilin hakkında konuştu mu?
¿ Le ha hablado a usted el señor Abercrombie por sus vacaciones?
Kokteyl sırasındaydı, küçük bir zebra sürüsünü Abercrambie's'den aldığımız şeritli güneşliğe benzetti.
Fue durante la hora del cóctel, y confundió una pequeña manada de ellos por el toldo a rayas que acababa de comprar en Abercrombie.
Genç bayan benim yerime park etti. Ben burda çalışıyorum..
Trabajo en Abercrombie Fitch.
Abercrombie and Fitch.
Le dije que lo quitara.
Abercrombie and Fitch in resmi temsilcisi olarak.
Así es, como representante oficial de Abercrombie Fitch.
SonraAbercrombie and Fitch de işe girdim ve balıkçılıkla ilgili ne varsa okudum
Empecé en Abercrombie Fitch. Leí mucho sobre pesca.
Ben Abercrombie. Kocanızla çalışıyorum. - Evet.
Aquí Abercrombie, trabajo con su marido.
Üzerinde deney yapmayı sever köpeğinin, Abacrombie, yaratmak umudu içinde korkunç bir zombi.
Le gusta experimentar con su perro Abercrombie, con la esperanza de crear un horrible zombie, asi él y su horrible perro zombie,
Abacrombie'yi gördü, onun zombi kölesi, ve mezarının çok altından geldi karısının sesi.
Vió a Abercrombie, su zombie esclavo, y escuchó a su esposa llamarlo desde más allá de la tumba.
Ve şimdi bayanlar baylar, General bujilerinin üreticileri, İnsani Duygular Müzesi programında sizlere, aşk, nefret, ihtiras konularının dünyaca ünlü ismi Thomas Abercrombie'yi takdim ederler.
Y ahora, damas y caballeros, los fabricantes de bujías General presentan Tribunal de las emociones humanas con el renombrado asesor en asuntos del corazón, Thomas Abercrombie.
Tabii ki annemler, Bay Abercrombie'nin programına hiç katılmadılar.
Naturalmente, mis viejos no fueron nunca a ese programa.
- Savaştan önce Abercrombie davasıyla ilgilenmiştiniz, değil mi?
El caso de la falsificación de Abercrombie, ¿ verdad? Justo antes de la guerra.
"Abercrombie and Blair" yayın evi kurucusu, sarhoş ya da ayık.
Abercrombie y Blair, editorial. Borracho y sobrio.
Abercrombie and Blair söz verdiyse arkadaşının kitabı en üst düzey gizlilik içinde basılacaktır.
No se preocupe. Con Abercrombie y Blair, puede estar segura de que la publicación del libro de su amigo será secreta.
Abercrombie and Blair.
Abercrombie y Blair.
Abercrombie and Blair.
¿ Abercrombie y Blair?
Abercrombie davasından beri pek çok kez Belçika Polisi'ne yardımcı oldunuz ve ülkem de buna müteşekkir.
En varias ocasiones, desde el caso Abercrombie, usted ayudó a la policía belga, y mi país le está muy agradecido.
Eğer erkek iç çamaşırları reklam dergisi olsaydı çabucak bu odayı boşaltırdık.
Si tuviera un catálogo de Abercrombie y Fitch disponible podríamos desocupar el cuarto mucho más rápido.
Yani Abercrombie kazaklar giyen gay erkeklerden korkan, mızmız, heteroseksüel erkeklerin radyosu burası.
Tu programa es para heterosexuales despechados que se sienten amenazados por gays declarados que usan suéteres Abercrombie.
Abercrombie Fitch'den giyinen.
Mándeme una Pizza Fogosa.
Tamam. Evet, bunlar Abercrombie ve Fitch kataloglarından alınmış külotları popolarının yarısında duran erkek resimleri.
Estas fotos son de los catálogos Abercrombie y Fitch, con hombres que se pasean con los calzoncillos a medio culo.
Ama beni Abercrombie Fitch modeli gibi gösteriyor bence.
Creo que me hace ver como modelo de Abercrombie Fitch.
Evet, kolsuz Abercrombie Fitch tişörtü verdiğiniz sürece...
Mientras pueda usar una camiseta Abercrombie Fitch.
Abercrombie üstümü giyeceğim.
Debo ponerme mi camistea de Abercrombie.
Bu Abercrombie ve Fitch, su topu oynayan hıyarlar Corona'da iki dakika bile yaşayamazlar.
Abercrombie y Fitch, esos jugadores de waterpolo no durarían ni dos minutos en Corona.
Bu Abercrombie!
¡ Es Abercrombie!
Merhaba Abercrombie.
Hola, ropa de mercadillo.
Abercrombie Fitch herifiyle akraba mıyım? Hayır.
Bien, creía que estabas siendo generoso mientras pasaba por un período difícil de mi vida.
Hadi ama, seni Abercrombie'ye bırakırım.
Vamos. Te llevamos a Abercrombie.
Neden Abercrombie Fitch marka kıyafet giyen parti çocuklarından birine yaptırmıyor?
¿ Por qué no envía a sus modelos a hacer estas cosas?
Onun adı Wallow ve onu Abercrombie'den satın aldım.
Se llama Waldo y lo compré en Abercrombe.
Abercrombie KALTAK!
¡ Abercrombie puta!
Güzel Tanrım, imparatorluk yapmak Abercrombie Fitch kataloğunda çeşit bulmaktan bile daha zor.
Dios mió, estar a cargo de un imperio es mas difícil que... encontrar diversidad en un catalogo de ropa.
Kutsal Abercrombie.
Qué bombón.
Biliyor musun, ben genellikle varoş, sporcu, Abercrombie giyen adamlarla pek takılmam.
Por lo general no me atraen los deportistas suburbanos...
Niye Abercrombie Fitch'e gitmiyorsun?
¿ Por qué no vas a Abercrombie Fitch?
Abercrombie'den teklif almıştım, ama kabul etmedim ve buraya gelip iletişim okumaya başladım.
Me ofrecieron un contrato con Abercrombie, pero lo rechacé para que pudiera venir aquí y estudiar comunicaciones.
Eğer çamaşırlarının güzel yıkanmasını istiyorsan, Abercrombie'de çalışmıştım,
Si quieres que tu ropa esté bien lavada yo solía trabajar en Abercrombie, así que...
Eğer çamaşırlarının güzel yıkanmasını istiyorsan, Abercrombie'de çalışmıştım, Oldukça iyiler.
Sabes, si quieres tu ropa bien lavada, solia trabajar en una empresa de limpeza tengo, un buen curriculunm.
Abercrombie şimdi de insan üretiyor sanki.
Es como si Abercrombie ahora fabricara gente.
Uzmanlar depremin merkezi olarak çekici, 20'li yaşlarda, 80'lerin müzikleriyle dans eden Abercrombie Fitch marka giyinen,...... light bira içen bir grup gencin bulunduğu yer olarak belirledi.
Los sismólogos han identificado el epicentro en un moderno distrito cuyos residentes son atractivos veinteañeros que bailan mala música de los 80 usan Abercrombie Fitch, y les gusta la cerveza baja en alcohol.
Tabii ki gelecek!
Abercrombie decía "Esto es bueno"
Hala o Abercrombie giyen hıyarla mı çıkıyorsun?
¿ Sigues con el patán que usa Abercrombie?
Kurt Cobain, boktan bir Abercrombie and Fitch mağazasında çalışırken onu keşfeden adam.
Encontró a Kurt Cobain trabajando en una tienda de ropa.
Kokainleri olduğunu söyleyen iki züppe yüzünden bizi satan bir çift kızla konuştuk.
Hablamos con un par de chicas que nos plantaron por estos socios modelos de Abercrombie que dijeron tener cocaina.
Geri git, Abercrombie ve Şıllık.
Atrás, Abercrombie y Putita.
- Gloria Abercrombie.
- Gloria Abercrombie.
- Abercrombie reklamındaki çocuklar gibi görünüyor.
Pero Zach también juega al waterpolo y se parece al chico de los anuncios de Abercrombie.
- Şuradaki çift.
Los gemelos Abercrombie de allí.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]