English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ A ] / Allanon

Allanon Çeviri İspanyolca

35 parallel translation
Allanon?
¿ Allanon?
Bu Allanon Paranor'un son Druid'i.
Este es Allanon... El último Druida de Paranor.
Allanon buradaysa önümüzde karanlık günler var demektir.
Si Allanon está aquí hay días oscuros por delante.
Ben Allanon.
Soy Allanon.
Allanon!
¡ Oye, Allanon!
Seni sevdiği için Allanon.
Porque ella te amaba, Allanon.
Aslında Allanon seni korumam için beni yanında getirdi.
En realidad, Allanon me trajo aquí para protegerte a ti.
Bence Allanon'u beklemeliyiz.
Creo que deberíamos de esperar a Allanon.
Bu Allanon.
Este es Allanon...
Allanon.
Allanon...
Hey, hey, Allanon!
¡ Oye, oye, Allanon!
- Ben Allanon'la kalsam iyi olur.
- Debería quedarme con Allanon.
Soyadım Ohmsford ama Allanon'a göre Shannara neslinin bir parçasıymışım.
Mi apellido es Ohmsford, pero de acuerdo a Allanon, soy parte de la línea de sangre Shannara.
Seni ve Allanon'u saraya ulaştırır ulaştırmaz Storlock'a yöneleceğim.
Me dirigiré a Storlock tan pronto como te lleve y a Allanon, de vuelta al Palacio.
- Amberle'yi terk edemezsin.
No puedes dejar a Amberle. ¿ Acaso Allanon te metió en esto?
Allanon yalnızlık çeker diye düşündüm.
Me imaginé que Allanon se sentiría solo.
- Allanon, ne - - Alt tarafı bir insan.
Allanon, ¿ qué... ¿ Es sólo un hombre?
Onunla buluşmaları için Amberle, Wil ve Allanon'a eşlik edeceksin.
Escoltarás a Amberle, Wil, y Allanon a su encuentro.
- Amberle ve Allanon mu demek istiyorsun?
- ¿ Te refieres a Amberle y Allanon?
Lütfen bunu Allanon'a ilet.
Por favor, pásaselo a Allanon.
Ben ve Allanon haricinde iki şahit daha vardı.
Además de mí y Allanon, había otros dos testigos.
Allanon ve ben gözlerimizle gördük onu.
Allanon y yo la vimos con nuestros propios ojos.
Allanon görümde yoktu.
Allanon no estaba en mi visión.
Allanon, Dagda Mor'un Arborlon'da casusu olduğunu söylemişti.
Allanon dijo que el Dagda Mor tenía un espía en Arborlon.
Bu doğruysa eğer, Allanon Amberle'yi bir tuzağın içine göndermiş olabilir.
Si eso es cierto, entonces Allanon puede haber enviado a Amberle a una trampa.
Kendinde değilsin Allanon.
No eres tú mismo, Allanon.
Hayır Allanon, bu tam da benim.
No, Allanon, este si soy yo.
Allanon, Amberle'nin tohum elinde yola çıktığını söyledi.
Allanon me asegura que Amberle tiene la semilla y ya viene de camino.
- Allanon mu yolladı seni?
No te preocupes, ella estará bien.
Allanon.
Allanon.
- Allanon!
¡ Allanon!
Onu orada gördüm, Allanon.
Lo vi allí, Allanon.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]