Baines Çeviri İspanyolca
342 parallel translation
Baines, Büyükelçi'nin arabası kapıda mı?
Eh, Baines... ¿ está el coche del embajador a la puerta?
Baines, odasına çiçek koy.
Ah, Baines, unas flores para su habitación.
Baines.
Baines.
Baines!
¡ Baines!
Bayan Baines'in cinleri tepesinde yine.
La Sra. Baines está en pie de guerra otra vez.
Hayır, Bayan Baines.
No, Sra. Baines.
- Pazartesi görüşürüz, Bay Baines.
- Le veo el Lunes, Sr. Baines.
Bu öğleden sonra beni yürüyüşe çıkarır mısın, Baines?
- ¿ Me llevarás de paseo esta tarde, Baines?
- Bayan Baines doldurmamızı istedi.
- La Sra. Baines nos dijo que lo llenáramos.
Ben, Bayan Baines ve Phile'den başka kimse yok.
Esto queda vacío excepto por la Sra. Baines, Phile y yo.
- Onu çok çalıştırmayın, Bay Baines.
- No abuses de él, Sr. Baines.
Dolu değil ve Baines emniyet kilidini açık tutuyor.
No está cargada, y Baines mantiene el seguro.
İyi sabahlar, Bay Baines.
- Buenos días, Sr. Baines.
Baines bugün öğleden sonra beni yürüyüşe çıkaracak.
Baines va a llevarme a dar un paseo esta tarde.
Baines'in beni yürüşüye götürmesine niye izin vermiyor sunuz?
¿ Por qué no puede llevarme de paseo Baines?
- Bay Baines burada değil mi?
- ¿ No está el Sr. Baines aquí?
- Baines, bu bir Ford.
- ¿ Lo prometes?
Bayan Baines balkonda.
Oh, mira. La Sra. Baines está en el balcón.
Yalan söylemeni istemiyorum, ama Julie ile tanıştığından Bayan Baines'e bahsetmeye gerek yok. - Bu bir sır mı?
No te pido que digas algo que no es verdad, pero... no hay necesidad de mencionarle a la Sra. Baines que has conocido a Julie.
Bana güvenebilirsin, Baines.
Desde luego.
Bayan Baines ağzından laf almaya çalışacaktır.
puedes confiar en mí, Baines. La Sra. Baines conseguirá sacártelo si puede.
Seni asla hayal kırıklığına uğratmam, Baines. Tuhaf, değil mi?
Ah, nunca te defraudaré, Baines.
Sanırım öğleden sonra Bay Baines ile bir şey yapmadanız.
- Nada. Supongo que no habéis hecho nada esta tarde... tú y el Sr. Baines.
- Baines ile çene çalmak da yok. Tepsinizi alıp dosdoğru yukarı çıkın.
Coge su bandeja y ve directamente arriba.
- Baines'e rastlamanız ne tesadüf, değil mi?
- Te divierte reunirte con Baines, ¿ no? - Sí.
- Baines demek istedim.
- Baines, quiero decir.
Bayan Baines'i ciddiye almamalısınız, Efendi Phillipe.
No debes preocuparte por la Sra. Baines, Señorito Phillipe.
Bayan Baines nerede?
¿ Dónde está la Sra. Baines?
- Bütün gün yalnız mı olacağız, Baines?
- ¿ Estaremos solos todo el día, Baines?
Yılanları görmeyi tercih ederdim, Baines.
Prefiero ver las serpientes, Baines.
- O kadar yaşlı değilsin, Baines.
- No eres tan viejo, Baines.
- Ama bir adam vurdun, Baines.
- Disparaste a un hombre, Baines.
- Hayır demem, Baines.
- Debería decir que no, Baines.
- Yılanları göremez miyiz, Baines?
- ¿ No podemos ver las serpientes, Baines?
- Bayan Baines'ten.
- De la Sra. Baines.
- Bayan Baines.
- La Sra. Baines.
Bak, Baines.
Oh, mira, Baines.
Bayan Baines bilse çok kızardı!
¡ La Sra. Baines se enfadaría si lo supiera!
Bayan Baines'in sırlarını bile mi?
¿ Incluso los secretos de la Sra. Baines?
Bayan Baines'in sırlarını bile.
Incluso los secretos de la Sra. Baines.
- Baines'e çok düşkünsün, değil mi Phillipe?
- Tienes mucho cariño a Baines, ¿ no?
Baines de sevmiyor.
A Baines tampoco. No realmente.
Bayan Baines'den.
Es de la Sra. Baines.
Bayan Baines de sır saklar mı?
¿ La Sra. Baines guarda secretos?
Bayan Baines Macgregor'u sevmiyor.
A la Sra. Baines no le gusta Macgregor.
Ama Baines de onu sevmiyor.
Pero Baines no la quiere.
- Baines!
- ¡ Baynes!
Anlarsın ya, Bayan Baines Julie'yi sevmiyor.
Mira, a la Sra. Baines...
Heyecanlı, değil mi Baines?
¿ No es emocionante, Baines?
- Özür dilerim.
- Y no más charlas con Baines.
- Hayır, Bayan Baines.
- No, Sra. Baines.