English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Türkçe → İspanyolca / [ B ] / Berlin

Berlin Çeviri İspanyolca

4,051 parallel translation
- Berlin'in kuzeyine.
- Al norte de Berlín.
Berlin'de ziyaretime gelebilirsin.
Podrías venir conmigo a Berlín.
Berlin'dekinde yaşıyor muydun?
¿ Ya habías nacido en los de Berlín?
Berlin Duvarı'nın bir parçasını görmek ister misin?
¿ Quieres ver un trozo del Muro de Berlín? Mira esto.
Bana Berlin'den bahsetti.
Me habló sobre Berlín.
Berlin'den sonra, New York gizli silahlanmanın merkezidir.
Junto a Berlín, Nueva York es la meca de armamento arcano.
Çünkü bir yıl oraya değil, Doğu Berlin'e gitmiştim.
Un año fui a Berlín.
Berlin, Hamburg New York, New Orleans Londra.
Berlín, Hamburgo... Nueva York, Nueva Orleans... Londres.
Berlin'desin sanıyordum.
Creía que habías vuelto a Berlín.
Olmam lazımdı ama Berlin'in çok uzakta kaldığını farkettim bazı şeylerden.
Se suponía que lo haría, pero Berlín parece tan lejano... de cosas, así que yo...
Bu benim kişisel Berlin Duvarı'm.
Es mi muro de Berlín personal.
( Haziran 1941 ) Altı ay önce, Berlin'de ailelerimizle vedalaştık. Bir insan ömrü.
Seis meses antes en Berlín nos despedimos de nuestros padres de una vida completa.
Noel'de, Berlin'de.
- Navidad en Berlín.
- Noel'de Berlin'de.
- Navidad en Berlín.
Noel'de Berlin'de.
Navidad en Berlín.
Berlin'deki son gecemizi hatırlıyor musun?
¿ Recuerdas nuestra ultima noche en Berlín?
Sonra da beşimiz Berlin'de buluşacaktık
Y que los cinco estaríamos juntos en Berlín.
Berlin'de vedalaşalı 2 yıl oldu.
Dos años atrás nos dijimos adiós en Berlín.
Berlin Yahudiler'den temizlendi, bilmiyor musun?
Berlín está libre de judíos ahora, ¿ lo recuerda?
Berlin'de görüşürüz.
Te veré en Berlín.
Berlin'de.
En Berlín.
Berlin'den geriye ne kaldıysa.
O lo que queda de este.
Berlin Duvarı anıtımızı görmüş müydün sen ya?
¿ Has visto nuestro monumento al Muro de Berlín?
Kara kutunun Berlin'e niye ulaşamadığını başkana açıklayacak olan hikâye.
Toma. La que le explica al canciller por qué la caja nunca llegó a Berlín.
NCIS - 10. Sezon 21. Bölüm Berlin
NCIS 10x21 Berlín
Onun yerine Berlin'e gidiyoruz.
Vamos. En lugar de eso vais a ir a Berlín.
Berlin mi?
¡ ¿ A Berlín?
Berlin'e mi?
¿ Berlín?
Tüm yol boyunca Berlin'e neden gittiğimizi bir kere bile sormadın.
En todo el viaje en coche del aeropuerto hasta aquí, no has preguntado por qué vamos a Berlín.
Beni Berlin'e yönlendiren, babamdı.
Mi padre es quién me ha llevado hasta Berlín.
Bodnar'ın banka hesapları kapanırken Berlin'deki elmas satıcılarıyla yapılan bazı işlemler gözüme çarptı.
A medida que Bodnar cerraba las cuentas, me di cuenta de un claro repunte en las transacciones de los distribuidores en Berlín.
Berlin'de elmas kovalamacasından bahsediyoruz öyleyse.
Así que nos enfrentamos a una caza del diamante por todo Berlín.
Birkaç saat içinde Berlin Tegel'a inmiş olurlar.
Deberían aterrizar en el aeropuerto de Berlín en un par de horas.
Berlin gibi mi?
¿ Como lo de Berlín?
Pekâlâ, itiraf etmeliyim ki, Ziva Berlin'in tahmin ettiğimden daha iyi bir manzarası varmış.
Bueno, debo admitirlo, Ziva, Berlín tiene mejores paisajes de lo que me esperaba.
Ve McGee'nin bilgisayar takibi Bodnar'ın Berlin'de olduğunu doğruladı.
Y la localización que hizo McGee del ordenador confirmó que Bodnar está en Berlín.
Bunlar, Berlin.
Esto es... Berlín.
Berlin'e.
Por Berlín.
Yaniv Bodnar, Berlin'de tutuklandı.
Yaniv Bodnar ha sido detenido en Berlín.
Ama şimdi, benim Berlin'e gitmemle aynı sebepten burada olduğunu düşünüyorum.
Pero ahora creo... que estaba aquí por el mismo motivo por el que yo fui a Berlín.
Berlin'e gidiyorsun.
En vez de eso, os vais a Berlín.
- Beni Berlin'e sürükleyen babamdı.
Es mi padre quien me ha llevado a Berlín.
Berlin'de bu isimde biriyle karşılaştın mı?
¿ En Berlín os encontrasteis con alguien con ese nombre?
Berlin'den geri getirdiğimiz o bütün torbanın ne kadar edeceğini hayal edebiliyor musunuz?
¿ Os imagináis lo que deben valer todos los que trajimos de Berlín?
Doğru. Berlin!
¡ Claro, Berlín!
Berlin'de nasıldı?
¿ Cómo estuvo en Berlín?
Berlin hakkında bana söylemediğin bir şey var mı?
¿ Hay algo que no me has contado de Berlín?
Berlin Duvarı'nı geçmişliğim var.
Una vez logré atravesar el Muro de Berlín.
Bettina'nın arabasını hava alanında bulduk. Berlin'e uçmuş.
El auto de Bettina está en el aeropuerto.
BERLİN, ALMANYA
BERLÍN, ALEMANIA
Berlin'e 100 km'den az kaldı.
Ahora solo quedan menos de 100 kilómetros para Berlín.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]