Beyefendiler Çeviri İspanyolca
501 parallel translation
- Zarif bayanlar ve zarif beyefendiler. Göstermiş olduğunuz ilgiye minnettarım..
Damas y Caballeros, quiero agradecerles mucho por su atención.
Zarif bayanler va zarif beyefendiler. Teşekkür ederim. Bitirdim..
Damas y Caballeros, muchas gracias He terminado.
- Zarif bayanlar ve zarif beyefendiler. Teşekkür ederim...
Damas y Caballeros, gracias He terminado.
Beyefendiler işte kaçamayacağınız gerçekler insanı hayatta tutan sadece kirli işler.
Señores, no se hagan ilusiones : ¡ El hombre sólo vive haciendo el mal!
- Beyefendiler ne istiyordu?
- ¿ Qué desea el caballero?
Beyefendiler odalarına çıkıp dinlenmek isterler mi?
¿ Les gustaría retirarse ahora?
Beyefendiler. Bu eski loca, gelecek hafta Chicago'daki yıllık kongremizde.. .. % 100'lük bir şekilde bulunarak, Çölün Oğulları'nın'Ulu Emirleri'ne uymalıdır.
Caballeros quiero que sepan que los Hijos del Desierto deberán estar presentes en la próxima concentración de Chicago la semana que viene.
Beyefendiler ve hanımefendilerle tanışacaktım.
Tenía que trabajar con damas y caballeros.
Beyefendiler, Söyleyebileceğimden biraz daha fazlası var.
Señores, no hay mucho más que pueda decirles.
Beyefendiler, nedensiz bir cinayet günümüzde adetmiş gibi görünebilir.
Pero señores, el crimen sin móvil parece estar de moda hoy en día.
Fakat beyefendiler yasaklamalar gitti ve beraberinde gangsterler ve katiller onlarla birlikte gitmeli.
Pero señores, la prohibición pasó y los gánsteres y asesinos que vinieron con ella, deben desaparecer con ella.
Beyefendiler, Blackie Gallagher cinayetten suçlu bulunuyor. Bir ölünün intikamından daha fazlasıyla yüzleşmemiz gerekiyor.
Señores, en la resolución del caso de Blackie Gallagher como culpable de asesinato, nos enfrentamos a algo más que una muerte por venganza.
Buyurun subay beyefendiler, yemek zamanı.
Señores oficiales, hora de cenar.
Subay beyefendiler, dikkat!
¡ Atención, señores oficiales!
Beyefendiler böyle kavga etmez.
London Evening News.
Beyefendiler kalıyor mu?
¿ Se quedarán los caballeros?
- Geliyor, beyefendiler.
- Enseguida, señores.
Beyefendiler benden kurtulmak için acele ediyorlar.
Los caballeros tienen prisa por sacarme de aquí.
Şikayet ettiğimi sanmayın. Ama beyefendiler bunu kaçırırsa yazık olur.
No me quejo por razones sociales pero es una pena que esos caballeros se pierdan esto.
Bütün beyefendiler ayakkabılarını arıyor.
Todos las están esperando. Hay una revolución en el castillo.
Beyefendiler seni görmeye gelmiş efendim.
- El caballero desea verlo, señor.
Ve eski usul beyefendiler gibi, onu öldürdü!
Y, como buen caballero de la vieja escuela, él la mató.
Sizin gibi beyefendiler benim için kendini yormamalı.
Los caballeros como usted no deberían molestarse por mí.
Beyefendi gibi konuşuyorsun ama beyefendiler, kızlardan para istemez.
Habla como un caballero, pero ésos no andan pidiéndole dinero a las chicas.
West Point'de beyefendiler var sanırdım!
¡ Creía que West Point era un lugar para caballeros!
Beyefendiler yemekte teklif yapmaz.
Los caballeros no se declaran mientras comen.
İyi geceler beyefendiler.
Buenas noches, señor. Ya le dije que era una auténtica tontería.
Hanımefendiler, beyefendiler hepinize iyi akşamlar, en sevdiğiniz yayımcı, "Dehşetin Sesi", sizlere Zeisberg'den sesleniyor.
Buenas noches, señoras y señores. Su locutor favorito, la Voz del Terror les llega desde Salzburgo.
Bu yüzden, Emniyet Müdürlüğü'ndeki beyefendiler bizzat Emniyet Müdürü de dahil olmak üzere 100,000 Frank'ı aşkın para toplayacaklardır.
De los que la Seguridad General se llevará más de 100.000 francos, y el señor director también se beneficiará.
Eşinden gizlenen bir beyefendinin kullandığı bazı doğru olmayan isimler vardı efendim ama bu beyefendiler kitaplarla zaman geçirmezdi.
A veces nos da el nombre equivocado algún caballero que quiere ocultarse de su esposa. Pero esos señores no se entretienen leyendo libros.
Hanımefendiler ve beyefendiler, sizler John Dillinger'in suç geçmişinin sadece önemli noktalarından bir bölüm izlediniz.
Damas y caballeros, acaban de ver un resumen de la vida criminal de John Dillinger.
Beyefendiler, sizi koğuş arkadaşım Bay Dillenger ile tanıştırmak istiyorum.
Señores, mi compañero de celda, el señor Dillinger.
O "Beyefendiler" le anlaşıp, dostlarını sattığın doğru mu, Jericho?
¿ Es verdad eso que dicen, que vendes a tus amigos, Jericó?
Hanımefendiler ve beyefendiler... Bestecimiz, George Harvey Bone.
Damas y caballeros... el compositor George Harvey Bone.
Bu beyefendiler ceset için geldiler.
Estos caballeros han venido a ver el cadáver.
Bu beyefendiler sizin kabahatinizi affedecek, buradaki savcılar hakkımdaki tüm davaları erteleyerek... bana büyük bir iyilik yaptılar bile.
Estos caballeros pasarán por alto sus altercados, tal como el juez aquí presente me ha hecho el favor de suspender los procedimientos empezados contra mí.
Beyefendiler her zaman Blue Boar'da kalır.
Los caballeros siempre se alojan en el Blue Boar.
Lordlarım, hanımefendi ve beyefendiler...
Señoras y señores, damas y caballeros...
Lordlarım, hanımefendi ve beyefendiler... İspanyol polkası için lütfen eşlerinizi seçin.
Señoras y señores, damas y caballeros, escojan pareja para la polka española.
Parmak izlerine kadar tam birer beyefendiler.
TREINTA Y UNO NEGRO. MAMÁ, EL NUESTRO.
Kabul edersiniz ki o bir beyefendi ve beyefendiler çıplak kadın resmi yapmaz.
- Hemos dicho que es un caballero. Los caballeros no pintan mujeres des...
Beyefendiler gibi arabayla çıkacağız buradan.
Vamos a salir en el auto como caballeros, un paseo.
İşte bu kadar hanımefendiler ve beyefendiler
Eso es todo, damas y caballeros. Eso es todo.
Beyefendiler, dua ediniz.
Señores, empiecen a rezar.
İyi akşamlar, hanımefendiler ve beyefendiler.
Muy buenas noches, señoras y señores.
- Profesör... Kendiniz ve diğer beyefendiler hakkında hiç doğru söylememişsiniz.
Profesor, no me dijo la verdad sobre usted y estos señores.
Serseriler beyefendi olmuş, beyefendiler serseri yerine konuyor.
Como a cualquiera nombran caballero, mucho caballero hay que es un cualquiera.
Sevimli bayanlar, nazik beyefendiler, kendimi tanıtayım.
Damas y caballeros, permítanme presentarme.
Beyefendiler!
¡ Señores burgueses!
Beyefendiler geldi. Onları kabul etmeye hiç hazır değilim.
Los señores han Ilegado y no estoy lista para recibirles.
Kendisi dilsizdir beyefendiler.
Es mudo, señores.